Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Sosyal medyada rastladığım anonim bir paylaşımda şöyle yazıyordu: "Kendini sevmek bencillik değildir. Kendinizi nasıl seveceğinizi öğrenene kadar başkasını sevemezsiniz." Oysa kendimizden önce başkalarını sevmemiz istendi hep. Bu yüzden ne kendimizi, ne de başkalarını gerçekten sevebildik. "Grubunu, partini, kurumunu, liderlerini, devletini, toplumunu, ulusunu, ideolojini, inancını v.s. her şeyi sev. Ama kendini sevme." Yani kendin hariç birçok şeyi sevmene izin veriyorlardı. Işte buydu bize öğretilen. "Ben" olmamamız, kendi benliğimizi unutarak, "biz"in sıradan bir parçası, bir vida olmamız istendi. Bu yüzden ne ben olabildik, ne de biz. Çünkü ben olamayan, biz de olamazdı. Ne kendimiz olabildik, ne de başkası. Kendisi olamayan insan ancak bütünün bir vidasından başka bir şey olamazdı. Bunu da yıllar sonra öğrendik. Önce ben olacak, bir kişilik olacak, özgün olacak; ondan sonra biz'in, bütünün bir parçası olacaksın istersen. Ama gönüllü olarak ve bütünden bağımsız durarak aynı zamanda. Biz ile kaynaşmadan onun bir parçası olabilmek. Çünkü kaynaştığın anda kendi özgün kişiliğin yok olacaktır. *** Kendimizi sevmeye yeltendiğimizde, kendimizi düşündüğümüzde ya da kendimiz için bir şey istediğimizde hemen susturulduk, bencillikle suçlandık. Başımızı öne eğip susmamız ve yalnızca itaat etmemiz istendi. Bize hep "Kendini feda et başkaları için, kendini hiç düşünme." dediler. Bize kendimizi feda etmemizi söyleyenler, kendilerini asla feda etmediler. Bizi tornadan çıkmış gibi birbirimize benzetmek istediler. Gözümüzü kırpmadan kendimizi feda ettik de, hep başkaları için bir şeyler yaptık; kendimizi asla düşünmedik. Ama bunun yanlış olduğunu yıllar sonra anladık. Kendimizi de düşünmeliyiz, başkalarını da. Ne başkalarını kendimiz için, ne de kendimizi başkaları için feda etmeliyiz. Başkaları için bir şey yapacaksak, bir "feda ruhu" ile ya da başkaları istediği için değil, kendi isteğimizle yapmalıyız bunu. "Dahası kendimi sevmeyi bile başaramıyorum. Neden kendimi sevemiyorum, çünkü başkasını sevemediğim için. İnsan birilerini sevmek ve birileri tarafından sevilmek yoluyla, kendini sevme yöntemini bulur. Söylediklerimi anlıyor musun? Birilerini sevemeyen bir insan, kendisini de doğru dürüst sevemez." [Haruki Marukami, 1Q84, sayfa 516] Öyleyse kendini sevmenin, kendini düşünmenin bencillik olduğunu söyleyen yanlış anlayışı yıkmalıyız. Kendini düşüneceksin elbette, ama yalnızca kendini düşünmeyeceksin. Öyleyse yanlış olan kendini düşünmek değil, yalnızca kendini düşünmektir. Yanlış olan kendini sevmek de değildir. Çünkü kendini sevmeyen insan kendisiyle barışık olmayan insandır. Ve o insan gerçekte neyi sevdiğini de bilmeyecektir. Fernando Pessoa ise sorunun kökenine iner ve şöyle der: "Biz aslında insanları sevmeyiz. Sevdiğimiz, bir insan hakkında oluşturduğumuz fikirdir. Kısacası kendi uydurduğumuz bir kavramı ve sonuç olarak kendimizi sevmekteyizdir." [Fernando Pessoa, Huzursuzluğun Kitabı, sayfa 212-113)] Sonuç kısa ve öz olarak hep denildiği gibidir: Başkalarını sevmek için, insanın öncelikle kendisini sevmesi gerekir. Kendi içinde huzur olmayan, kendisiyle barışık olmayan insan ise ne kendini, ne de başkalarını sevebilir. Böylesi bir insanın varoluşu da etrafına mutsuzluk kaynağı olmaktan başka bir işe yaramaz. Ben kendisi olmaya çalışan bir insanım sadece. Diğer insanlardan üstün ve yukarıda değilim. Ama ben özel, eşsiz bir insanım. Tıpkı diğer insanlar gibi. Bu nedenle insanca bir muamele görmeyi hak ediyorum. Herkesin hak ettiği gibi. Ama herkesi sevmiyorum artık, kendi açımdan yalnızca sevilmeyi hak edenleri seviyorum. Erol Anar Kendimizi Sevmek Üzerine,
·
3 artı 1'leme
·
95 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.