Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

368 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
22 saatte okudu
“Sana güvenmek istedim, Denedim. Ama kendime o kadar ağır bir yalan söylemedim.” *SPOİ KAZANANIN LANETİ Tüm seriyi tek bir inceleme altında toplamak istiyorum bu yüzden ilk iki kitabi bitirmis olarak kısa özetler şeklinde anlatacağım. İlk kitap başarılıydı. Yazarın anlatım dilini pek sevemedim, betimlemeleri ve bir seyleri örneklemesi karman çormandı. Sadece olay örgüsünü iyi bir şekilde aktarmıştı. Bu kitapta Arin ile Kestrelin tanışma sahnelerini ve beraber yasayacaklari olayları, birbirine nasıl bağlandıklarını, birbirlerine ne kadar benzediklerini, özellikle kestrelin arine bu kadar merakla yaklaşımını ve arinin gizemli duruşlarını okuyoruz. Ana karakterimizi sevdim. Gerçekten zeki bir karakter. Cesur da bir karakter. İlk kitapta en etkilendigim olay arin icin duelloya çıkmasıydı. Çok cesurca bir hareketti. Ve arin karakterini de cok sevdim. Ülkesine bu kadar bağlı ve özlem içinde olmasını, Valoryalilara öfkesini görebildim. Aslında tum kitapta Herranilerin öfkesini okutabiliyoruz. Valoryalılara esir altın olmaları yüzünden normal bir sey. Köleleştirilmeleri ve valoryalıların onları cok ucuza satmaları, davranışlarında bile nasıl mal olarak gördüklerini okuyoruz. Bu kısımları okurken bende kendimi bir herrani gibi öfkeli hissettim. İlk kitap benim icin başarılıydı ve cok beğendiğimi söyleyemebilirim. KAZANANIN SUÇU İlk kitabi ne kadar cok begensem de bu kitap benim icin öyle olmadı. Pek sevemedim çünkü yazar bazı kısımları gereksiz uzatmıştı. Evet olay örgüsü var ama 50 sayfa bence betimleme ile gecti. Bu kitaptada Herranilerin biraz daha özgürleşmelerini ama açlık ile yüz yüze gelmelerini okuyoruz. Arinin bunu engellemek icin Kraliçe ile anlaşma yapıyor ama bunun sonuclarini 3. Kitapta göreceğiz. Bu kitapta arine bazı zamanlarda cok fazla kızdım. İlk kitapta kestrel arine yaklaşmak için uğraşıyordu ama bu kitapta da tam tersi olmuştu. Arin yakinlasmak ve eskisi gibi olmak icin elinden geleni yapiyor ama kestrel kırgınlığından dolayi asla adım atmadı. Her iki kitaptada Şiddetli hazlardaki gibi imkansız bir aşk okuyoruz ve okurken iki kitabinda birbirinden konuca farkli ama temelde ne kadar benzediğini de fark ettim. Bu seride ülkelerdeki düşmanlık daha baskın. Kestrel icin her şeyin kötüye gittigi bir kitap oldu. Ana karaktere gerçekten üzüldüm çünkü ilk kitaptaki tüm dost sandığı herkesi kaybetti. En yakin arkadaslari hatta babasını bile. Ne kadar zeki olsa bile yaşadığı olaylar yüzünden en dibe çekilişini izliyoruz ve surekli yaptığı ya da yapmak zorunda kaldığı hataları okuyoruz. Bunlari düzeltmek icin ne kadar çabalasa bile asla kurtaramadı bir şeyleri. Bu kitabi pek sevemedim. İlk kitaptaki gibi sıcaklık yoktu. Her sey tepetaklak oldu. Umarim 3. Kitap biraz daha her şeyin toparlandigi bir kitap olur. KAZANANIN ÖPÜCÜĞÜ seriyi tamamen bitirdim. 3 kitap inanilmaz iyiydi. Ve tüm kitaplarin içinde en sevdiğim kitap oldu diyebilirim. Dolu dolu bir kitapti. Yazarın örneklemeleri biraz tuhaftı ve bazı şeyleri sacma sekilde dramatize etmeye çalışması dışında dili diğer kitaplara göre daha başarılı olmus. Bu kitapta ilk 200 sayfada bambaska bir kestrel okuyoruz, bir mahkum olarak ilaclar yüzünden hafızasını kaybetmesini ve ilaçlara yoksunluk sendromunu canlı bir şekilde anlatmış yazar. Uzun zamandır okudugum en zeki karakterdi. Özellikle ben bile rishaya cok güvenmişken onun düşünce yapısı, olaylara cok farklı yönlerinden bakması, ana karakter bakımından yazar başarılı bir iş çıkarmış diyebilirim kısaca. Bu kitapta kestrelin yasadigi seyler ve tekrar arine ısınması için, ilk kitapta aralari cok bozuk olmasina ragmen bu kitapta buzların biraz daha eridiğini görüyoru. Ve tabikide savaş bölümlerini okumak cok heyecanlıydı. Kitapta roshar karakterini inanılmaz cok sevdim. Son kitapta tanışmak beni üzdü, ilk kitaptan beri okumak isteyeceğim bir karakterdi. Yazar bu kadar harika bir karakteri son kitaba birakmamaliydi diye düşünüyorum. Kitap elimde su gibi aktı. Dil bakımından cok sürükleyiciydi. Okurken sayfalar elinizden akıp gidiyor. Benim icin tek olumsuz kısım, birbirini bu kadar cok seven iki karakterin, birbirlerini sevmemeleri icin engelleri olmasiydi. Birbirlerine bu kadar aşık oldukları halde yan yanayken uzak durmaları da bana sacma geldi. Seriyi cok ama cok sevdim. Cok tatlı karakterler okudum. Dolu dolu bir seriydi. Kölelik üzerine uzun zamandır bir şeyler okumuyordum benim icin farkli bir seri oldu. Yer yer ağlayacak kadar üzüldüğüm yer yer de cok güldüğüm zamanlar oldu. Arin’in cesareti ve ülkesine bu kadar bağlı kalmasını ve tabiki de kitapta sürekli gördüğüm merhamet ve vicdanıyla beni büyüleyen bir erkek karakter oldu. Benim icin güçlü bir karakterin cinsiyeti önemli degil. Bu seride iki güclü karakter okumak güzel bir deneyimdi. Seriyi sevmeyen insanlar olmuş, saygı duyarım ama ben kesinlikle öneriyorum.
Kazananın Laneti
Kazananın LanetiMarie Rutkoski · Pegasus Yayınları · 2016476 okunma
·
165 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.