Küçük yaşlarda babasının yaptığı bir hata yüzünden yaşadıkları yerden sürgün edilen Lazaro'nun hikayesi. Babasız kaldığında annesi onlara bakmak için gittikleri kasabada iş bulur. Bu iş, seyislerin elbisesini yıkamaktır. Zaman içinde gittiği ahırda bir siyahi ile tanışır ve tanışma onların bebekleri olmasına kadar gider. Babasının yaptığı hatayı, siyahi adam da yapar ve oradan da sürgün edilirler hem bu sefer daha ağır cezalar ile. Belki de Lazaro'nun hayatının böyle olmasına sebep olan şeyler bunlardır. Babasının yapmış olduğu hatalar, sürgün edilmeleri. Bunlar Lazaro'nun daha küçükken belki de ona doğru yol gibi gelip kişiliğinin oluşmasına sebep olmuştur. Daha sonra annesinin vasıtası ile kör bir adam ile tanışır. Bu adam dilencidir. İnsanların duygularını sömürerek onlardan para koparır. Hamile kadınların bebeklerinin cinsiyetlerini tahmin ederek, eşleri ile kötü giden evliliklerine çözüm arayan kadınlara dua ederek ya da ruhlarını bu sözler ile doyurmak isteyen insanlara duymak istedikleri kelimleri söyleyerek onların çeplerini boşaltır. Annesi Lazaro'yu daha iyi bir geleceği olsun diye bu adamın yanına verir ama adamın ne kadar cimri ve açgözlü olduğunu tahmin edemez. Lazaro için artık kötü günler başlamıştır bu adamın yanında. Açlıktan uyuyamaması, yemeği kör adamdan bir parça fazla yedi diye yemediği dayak kalmaması, kör adamı yanlış yoldan götürüyor diye başından bastonun eksilmemesi gibi bir sürü durum içinde kalır. Üstelik bu kör adamın gözlerinin görmemesi onun için engel değildir, hisleri onu her zaman doğru yola götürür ve bu yolun sonunda da Lazaro genelde dayak yemiş olur. Kör efendisinden ayrıldık zorunda olduktan sonra kaçtığı yeni kasabada bir papazın yanında papaz çömezliği işine girer. Bu iş Lazaro'ya para kazandırmaz aksine burada hayatta kalmaya çalışır çünkü yeni efendisi olan papaz o kadar cimridir ki Lazaro eski efendisinin yanında cenneti yaşadığını anlar. Papaz evine giren herşeyi tane tane saymakta ve azaldığını görürse çok sinirlenmektedir. Topladığı ekmekleri hergün en küçük parçsına kadar dahi saymaktdır. Yeni yerinde yiyeceği o kadar az yemek vardır ki Lazaro'nun üstelik bu yemekleri yeri geldiğinde efendisi fark etmesin ve azaldığı belli olmasın diye diye fare gibi kemirerek yemek zorunda kalır. Hayat burada da yüzüne gülmez ve papazın yanından da ayrılmak zorunda kalır. Lazaro için tek çıkış yolu artık başka efendiler bulmak olur. Lazaro gittiği başka bir efendisinin yanında ise başka şeyler yaşar. Burada karnı doyurur rahatı yerindedir ama vicdanı huzurlu değildir. Bu efendisi köy köy gezerek insalara cennetten yer satar, bunu her türlü yolu deneyerek hem de. Yeri geldiğinde insanları korkutarak, yeri geldiğinde oyunlara başvurarak, yeri geldiğinde ise kızgın haç ile yaparlar. Efendisi insanların vicdanları ile o kadar iyi oynar ki, gittiği köylerdeki insanlar artık sadece kendileri için değil eşi, çocuğu, hizmetçisi, kundaktaki bebeği hatta daha doğmamış bebekleri için bile alırlar. Efendisinin yaptığı bunca şeyden sonra Lazaro vicdanının sesine kulak verip oradan da ayrılır. Lazarillo küçük yaşından büyüyene kadar bir sürü sıkıntı atlatır. Ama onun için önemli olan onurudur. Yanında yaşadığı her efendisi onun hayatında bir etki bırakmış olsada onuru için her yolu dener. Yazıldığı dönemde yazarı belli olmadan yazılan Tormesli Lazarillo, döneminin baskıcı yönetiminden dolayı toplanıp yakılıyor ama halk kendi yaşantısını, sefaletini, açlığını anlatan bu eseri gizli de olsa okuyor ve çok seviyor. Edebiyat ve sanat her ne kadar baskılanmış olsada kendini gün yüzüne çıkaracak bir damarı her zaman bulur.

Tormesli LazarilloAnonim · Can Yayınları · 20191,380 okunma

·

33 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Ali söğüt