2023'ün sonunda peş peşe okuduğum kötü kitaplardan sonra 2024'e mükemmel bir giriş yaptım. Önce eski kitaplardan Erdem Yılı'nı okudum ve ilaç gibi geldi hemen sonrasında yeni çıkan kitaplardan olan Geceye Meydan Oku'yu okudum ve bayıldım. Bu yıl okuma listemde böyle yüksek puan verdiğim kitaplar uçuşur umarım. Gelelim Geceye Meydan Oku yorumuma. Yazarımız, Robin Hood hikayelerinden esinlenerek, ölümcül bir salgın hastalığın kol gezdiği Kandala Krallığında, sadece üst tabakanın ulaşabildiği Ay Sarmaşığı iksirini fakir kesime ulaştırabilmek için çalan şifacı kızımız Tessa Cade ve yoldaş olsalarda tehlike sebebiyle yüzünü hiç görmediği Weston Lark ile başlıyor. Bir de Kral'ın Yargıcı olan Prens Corrick'imiz var... Bir bölüm Tessa'nın bir bölüm Corrick'in ağzından okuyoruz bu sebeple iki karaktere de müthiş bağlanılıyor. Yazarımız Dünyayı o kadar güzel kurmuş ki sanki bir dizi izliyormuşum gibi her şey gözümde canlandı. Hikaye çok tutarlı bir şekilde ilerliyor aynı şekilde karakterlerde. Yan karakterler yazılmak için yazılmamışlardı gerçekten hikayeye katkısı olan karakterlerdi ve bu durum benim için çok önemlidir. Ülkemizdeki kitap influencerlarının sırf pr için şişirdiği balon kitaplardan o kadar daralmıştım ki bu kitap ilaç gibi geldi. Umarım hak ettiği değeri görür ve bir an önce devam kitapları çıkar. Gönül rahatlığıyla herkese tavsiye ediyorum. SPOİLERLI KISIM Kitaba hakkında hiçbir şey bilmeden arka kapağını dahi okumadan başladım ve bu durum beni çok büyük ters köşe yaptı. Yüz sayfa boyunca okuduğum hikayede kafamda şekillenen kurgudan çok farklı bir yere evrildi kitap. Ben büyük ihtimalle Corrick'in emriyle Weston ölür ve Tessa intikam almak için şifacı olarak saraya sızar diye düşünüyordum. Bir noktaya kadar doğru çıktı ama Weston'ın Prens Corrick çıkması benim için büyük sürpriz oldu. Bu durum kitaptan aldığım zevki iki katına falan çıkardı. Yazarımız karakterlerin iç düşüncelerini, çaresizliklerini o kadar güzel yazmış ve hissettirmiş ki kendimi sürekli cümlelerin altını çizerken buldum. Corrick'in sürekli iki karakteri arasında gidip gelmesi ve Kral'ın Yargıcına dönüştükçe yaşadığı buhran içimi dağladı. Tessa desen hem dostu bildiği hemde sevdiği adamın aslında düşman olarak gördüğü Prens olduğunu öğreniyor... Gerçekten bu ikiliye hiç doyamadım bir an önce ikinci kitap çıksın ve onları okuyayım istiyorum. Gelelim yan karakterlere. Harristan her ne kadar harika bir Kral olmasada kusurlarıyla sevdiğim bir karakterdi. Corrick ile ilişkisi çok güzel işlenmişti. Kardeşini en az kendisi kadar söz sahibi olsun diye Yargıç yapmasını anlıyorum ama Corrick'in hiç istemeden bir katile dönüşmesi çok üzücüydü. Zindana bir kere bile olsa Corrick'le beraber inse bu görevi ondan alacağına emindim. Neyse ki kitabın sonunda tatlıya bağlandı bu durum. Kitap boyunca Harristan hastalığa ha yakalandı ha yakalanacak diye diye bir hal oldum. Bu konuyu ikinci kitaba saklıyorlar sanırım. Ve Quint.... Gerçekten kalbimi çaldı kitaplarda görmek istediğim dost profili tam olarak bu. Corrick'in ona sonsuz güveni ve sevgisi gerçekten hissediliyordu. Qunit'in Tessa'ya sürekli canım diye hitap etmesi çok tatlıydı Tessa'da bu tutumdan dolayı ona hemen bağlandı zaten. Son olarak Allisander Sallister seni öldüreceğim. Öleceksin. Kitabın içine girip boğazlayasım geldi yemin ederim böyle bir gıcıklık olamaz. Daha fazla uzatmadan yorumumu burda bitiriyorum çünkü bana kalsa sabaha kadar kitabı övebilirim. Sonra ki yorumlarımda görüşmek üzere hoşça kalın.