Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Yazar: Muhammed Hüseyin RA Kitap: Ayetlere Dua ve İstiğfarla Cevaplar 2023, 2. Baskı ISBN: 978-605-69892-3-0 diyaryayincilik.com "Sizden Biri Allah ile Konuşmak İsterse Kur’an Okusun.”(Hadis-i şerif) “Ramazan ayı o aydır ki Allah Kur’an’ı o ayda bulunan Kadir Gecesi’nde indirmiştir.” Her zaman söylüyoruz “Ramazan ayı Kur’an ayıdır.” Resulullah (s.a.v.) Efendimiz ile Cebrail (a.s.) her Ramazan ayında Kur’an’ı mukabele eder, ilk inen ayetten son inen ayete kadar her bir ayeti karşılıklı tekrar ederlerdi. Bununla beraber okuduğu her ayete göre de mutlaka bazen gizli bazen de açıktan Allah’a cevap verirdi. İnsanın da bir kul olarak her ayet okuyuşunda o ayetle ilgili rabbine cevap vermesi gerekir. Mesela; Allah bir emirde bulunmuşsa o emirle ilgili olan ayet okunduğunda “lebbeyk, ya rabbi! Emrettiğin gibi yapacağım” demesi, bir yasakta bulunmuşsa “lebbeyk, bundan da vazgeçtim ya rabbi” demesi gerekir. Bununla beraber bazı ayetlere karşı da istiğfarda, tövbede bulunması gerekir. İnsan, bu şekilde her ayete karşı bir cevap içinde olmalıdır. Öyle ki Kur’an okuduğunda rabbiyle konuşmuş olsun. “Kim Kur’an’ı okusa sonra da ‘ben rabbimle konuştum’ deyip yemin ederse doğru söylemiş olur, yeminine bir kefaret gerekmez” buyurdu Resulullah (s.a.v.) Efendimiz. Kur’an, Allah’ın, kulu ile konuşmasıdır, kulunu muhatap almasıdır. İnsan, Kur’an okurken Allah’ın kendisine ne söylediğini okur, dolayısıyla rabbi onunla konuşmuş olur. Bizim de Kur’an okuduğumuzda rabbimizle ne konuştuğumuzu bilmemiz ve Kur’an’ı bu idrak ile okumamız gerekir. Onun için Kur’an okurken rabbimizle konuştuğumuzu bilelim diye Kur’an ayı olan Ramazan ayında kardeşlerimizle beraber “Nüzul Sırasına göre Ayetlere Dua ve İstiğfarla Cevaplar” sohbetlerini yaptık ki rabbimize nasıl cevap vermemiz, ayetlerle nasıl istiğfar etmemiz, dua etmemiz, kısacası rabbimizle nasıl konuşmamız gerektiğini bilelim, anlayalım. Bunu anladığımızda ise hayatımızı artık rabbimizle sohbet ederek, rabbimizle muhatap olarak yaşayalım. “Ayetlere Dua ve İstiğfarla Cevaplar” sohbetlerinde bir kısım sure ve ayetlerin mukabelesini yapmaya çalıştık. Elbette ki zaman sorunundan dolayı bir ay gibi kısa bir sürede bütün surelere ve ayetlere tek tek cevap vermemiz mümkün değildir. Bu nedenle bütün ayetleri okuyamadık, bir kul olarak acil ihtiyacımız olan surelere ve ayetlere yer verdik. Bazı ayetlerin de yalnızca bir kısmını okuyabildik. Buna rağmen Allah’ın izniyle okuduğumuz sureler kardeşlerimizin ayetlere nasıl cevap vermeleri gerektiğini anlamaları ve ayetlerle nasıl dua ve istiğfar edeceklerini öğrenmeleri için yeterlidir inşallah; çünkü sohbetimizde ayetlerle dua etmekten ziyade aslında her bir ayet karşısında Rabbimize nasıl cevap vermemiz, onunla nasıl mukabele etmemiz gerektiğini anlatmaya çalıştık. Aynı zamanda “Ayetlere Dua ve İstiğfarla Cevaplar” kitabının gerçek manada tamamlanması ve rabbimize bir kul olarak onun razı olacağı şekilde nasıl cevap vermemiz gerektiğinin tam manasıyla anlaşılması için kitabın sonunda bir de “Ayetlerle ve Esmau’l Husna’yla Dua” bölümüne yer verdik. Öyle ki rabbimize cevap verirken, dua ederken aynı zamanda kiminle muhatap olduğumuzu da bilelim ve edebimizi kaybetmeyelim. Bununla beraber rabbimize onun isimleriyle dua edelim, etmeyi öğrenelim. Böylelikle hayatımızı yaşarken “en güzel isimler Allah’ındır. Ona o güzel isimleriyle dua edin”1 ayet-i kerimesiyle amel edebilelim. Eğer kardeşlerimiz, sohbetleri gönüllerini açarak okur ve yaptığımız her duaya “âmin” derlerse kitabın sonunda hâllerinin değiştiğini, rableriyle olan ahidlerinin, imanlarının tazelendiğini görecekler, bununla beraber artık her Kur’an okuduklarında veya dinlediklerinde rableriyle konuştuklarının idrakında olan, her bir ayete göre rabbine nasıl cevap vermesi gerektiğini bilen kullar haline gelecekler inşallah. . . . Kur'an'ın Özü, Kapısı, Fatiha Suresi'nin Tefsiri 2017, 1. Baskı ISBN: 978-605-66192-5-0 SAYFA sayısı 384. diyaryayincilik.com "Fatiha, ümmül kitaptır (kitapların anasıdır), Kur'an'ın özetidir, özüdür." (Hadis-i şerif) Bütün Kur'an'ı bir sayfada toplamaya kalksak çıkacak sonuç Fatiha olur. Fatiha'yı da tek bir kelimeyle özetlesek bu kelime de muhakkak ki "la ilahe illallah"tır, çünkü Fatiha Suresi Kur'an'ın kapısıdır, nasıl ki bir odaya girmek için önce kapıyı açmak gerekiyorsa Kur'an'a girmek için de kapısı olan Fatiha'yı açmak gerekir. Fatiha, Kur'an'ın özü olduğu için Allah bütün Kur'an'ı Fatiha'da özet olarak anlatmış, izah etmiştir, yani Fatiha'yı tefsir etmeyen, Fatiha'nın da tefsir etmediği tek bir ayet bile yoktur. Eğer Fatiha Kur'an'ın özetiyse ve Allah da ayetlerinde kendisinden başka ilah olmadığını ve sadece kendisine kulluk edilmesi gerektiğini anlatıyorsa bu durumda "la ilahe illallah" da Fatiha'nın özü, özeti, demektir. Bu yüzden Fatiha'yı bilen, manasını hikmetleriyle beraber anlayan bir kul bütün Kur'an'ı beraberinde özetle anlar. Nasıl ki Fatiha'yı bilenler Kur'an'ı özetle bilmiş oluyorsa bir de bunun tam tersi olarak Fatiha'yı bilmeyenler Kur'an'ı bilemez, Fatiha'yı anlamayanlar da Kur'an'ı anlayamaz; çünkü Allah'ın Kur'an'da anlattığı her şey Fatiha'da özet olarak mevcuttur. Öyleyse Kur'an'ı öğrenmenin, Allah'ın bize indirdiği vahiylerdeki muradını anlamanın en kestirme yolu Fatiha'yı manasıyla beraber bilmek, Allah'ın Fatiha'da bizden ne istediğini öğrenmektir. Herkesin Kur'an'ı kitap olarak öğrenme imkânı olmayabilir; ama herkesin Fatiha'yı öğrenme imkânı mutlaka vardır; çünkü Allah 23 yılda indirdiği vahyini Fatiha'da yedi cümleyle özetlemiş, beyan etmiştir ve Fatiha tam olarak inen ilk suredir. Bu durumda bize düşen; Kur'an'ın özeti olan Fatiha'yı öğrenmek, anlamaya çalışmak ve iman edip amel etmektir. "And olsun ki biz sana tekrar edilen yediliyi (Fatiha'yı) ve Kur'an'ı indirdik" (HİCR 87) Fatiha, Kur'an'ın içinden bir suredir, Kur'an'ın bir parçasıdır; ama Allah ayetinde tekrar edilen yediliyi, yani Fatiha'yı ayrı, Kur'an'ı ayrı olarak zikretmiştir. Fatiha, Kur'an dan bir parça olduğu halde Allah ayetinde Fatiha'yı ve Kur'an'ı ayrı olarak zikrediyorsa o halle bunun bir hikmeti vardır ve bu hikmeti anlamak lazımdır. Allah nasıl ki ayette önce Fatiha'yı indirdiğini söylemiş, sonra Kur'an'ı indirdiğini beyan etmişse bu durumda bunun hikmeti; Kur'an'a önce Fatiha'dan başlamak, önce Fatiha'yı anlamaktır. Nasıl ki bir kitaba başlamadan önce o kitap hakkında bilgi sahibi olmak için tanıtım yazısını okuyorsak ve bu sayede o kitapta ne yazıldığı hakkında bilgi sahibi oluyorsak işte Fatiha da Kur'an'ın tanıtım yazısıdır ve Allah Kur'an'da ne anlattığını Fatiha'da kısaca beyan etmiştir. Bu yüzden Fatiha'yı bilen hiç kimse "ben Kur'an'ı bilmiyorum" diyemez; çünkü Fatiha'yı manasıyla beraber öğrenen herkes Allah'ın Kur'an'da ne anlattığını kesin olarak öğrenmiş olur. Biz de kardeşlerimiz namazlarda günde en az yirmi sefer tekrarladığı Fatiha'nın ne manaya geldiğini bilsin, Fatiha'yı okurken Allah'a nasıl bir söz verdiğinin farkında olsun, öyle ki Fatiha'nın ne kadar önemli olduğunu, Fatiha'nın kendisi için bir nimet olduğunu anlasın, ona sarılıp "el hamdu lillahi rabbil âlemin" ayetine doğru bir yolculuk yapsın ve "ben Kur'an'ı anlamadım, bilmiyorum" diyen hiç kimse kalmasın diye Fatiha sohbetlerini yaptık, kardeşlerimizle yaptığımız bu sohbetleri de "Kur'an'ın Özü, Kapısı, Fatiha Suresi'nin Tefsiri" adıyla kitap haline getirdik. Bu yüzden rabbini bilmek, tanımak ve kendisine ne vahyettiğini anlamak isteyen herkes; "Kur'an'ın Özü, Kapısı, Fatiha Suresi'nin Tefsiri" kitabını okuduğunda hangi ayetin Fatiha'daki hangi ayetle ilişkili olduğunu öğrenecek, Fatiha'nın neden Kur'an'ın özü, özeti, kapısı, anası olduğunu bilecek ve bunun hikmetini en ince noktasına kadar anlayacak, bir de okuduğu her ayeti Fatiha'ya bağlayabilme seviyesine gelecek inşallah.
·
101 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.