Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

272 syf.
·
Puan vermedi
Cesur Yeni Dünya
CESUR YENİ DÜNYA Bu kitap aynı ismi gibi okuduğunuzda yaptıkları şeylerin çok cesaret gerektirdiği bir dünya görüyoruz. Bu cesaretten kastımız ne peki? Mesela aile kavramını yok etmek. Bizim şuan müstehcen saydığımız şeylerin onlar için müstehcen olmaması aksine anne-baba gibi kelimelerin müstehcen sayılması , doğurganlığı ortadan kaldırmak ve çocuklara daha küçüklerken bazı cinselliği “oyunlar” vasıtasıyla öğretmek gibi. Benim için bu kitabın 4 tane başkarakteri var. Tabi ki asıl kahramanımız John yani namı değer “Vahşi” ancak ben 4 tip karakterin ön plana çıktığını düşünüyorum. Bu karakterler: John, Lenina, Bernard, Helmholtz. Kitap öncelikle müdürün öğrencilerine bebeklerin oluşum yerlerini ve uyarken onlara sürekli tekrar ettikleri odaları tanıtıyordu. Bu çocuklara var oldukları andan itibaren uyurken bazı bilgileri söylüyorlar ki çocuklar büyüdüklerinde bunları normal bulsunlar istiyorlardı. Bebeklerin genetikleri ile oynuyorlar, sınıfsal olarak ayırıyorlardı mesela epsilonlar kısa boyludurlar gibi fiziksel özelliklere müdahale ediyorlard.. Bu toplumda bir tabakalaşma vardır. Alfa, Beta, Gama, Delta ve Epsilon bu tabakanın isimleridir. Doğduklarından beri kimin hangi sınıfta var olacağına karar verilir ve onlar buna eğitilir. “İnsanlara, kaçınılmaz toplumsal yazgılarını sevdirmek” “ ‘...hepsi yeşil giyerler’ diye cümle ortasından başlayan yumuşak ama net bir ses konuşmaya devam etti ve Delta çocukları haki giyerler. Yo, hayır, ben Delta çocuklarıyla oyun oynamak istemiyorum. Epsilonlar daha da kötüler. Okuyup yazamayacak kadar aptallar. Üstelik siyah giyerler, ki siyah canavarca bir renktir. Beta olduğum için öyle mutluyum ki.” Bir sessizlik oldu; sonra ses yine başladı. ‘Alfa çocukları gri giyerler. Bizden çok daha sıkı çalışırlar, çünkü korkulacak kadar zekidirler. Gerçekten de Beta büyük olduğu için öyle mutluyum ki. Çünkü o kadar çok çalışmıyorum. Üstelik biz Gamalar ve Deltalardan çok daha iyiyiz. Gamalar aptaldırlar. Hepsi yeşil giyerler. Delta çocuklar da haki giyerler. Yo, hayır. Delta çocuklarıyla oyun oynamak istemiyorum. Epsilonlar daha da kötüler. Okuyup yazamayacak kadar…’ Müdür düğmeye tekrar bastı. Ses kesildi. Sadece sesin kısık hayaleti, seksen yastığın altından mırıldanmayı sürdürdü. “ Bernard, Lenina ile beraber Vahşi Ayrıbölgesine giderler. Orada John ve Linda ile karşılaşıyorlar. Ve orada iki farklı dünyayı karşılaştırmaya başlıyoruz. Bernard kendisine prestij sahibi olacağını düşünerek John ve Linda’yı alıyor ve kendi dünyalarına götürüyorlar. Ancak insanlar John’u ilgiyle Linda’yı ise dehşet içinde karşıladılar. Çünkü onlarda yaşlanma yoktu sadece zihinsel ve ruhsal olarak çöküyorlar bedenleri genç kalıyor. Ve Linda yaşlanmıştı bu ise insanların onu çirkin bulmasına sebep oldu. Bence eğer 5. ana karakteri olsaydı Linda olurdu. Vahşi hayatın ötesinde daha manevi şeyler ararken içine düştüğü dünya tamamen maddi ve çıkar ilişkisine dayalı. Duygusal olarak öfkeyi bile hayatlarından çıkarmışlar. Hep mutlu olmaları için bir hap bulmuşlar. Bu hapın adı ise somadır. Lenina’ya karşı sevgi duymaya başlıyor. Lenina’da Vahşi’ye karşı bir hoşlantı duyuyordu ancak Vahşi gibi değil Vahşi daha manevi bir hayat istiyordu evlilik gibi lakin Lenina bunu istemiyordu aksine ona evlilik onun için çok uzaktı. Çünkü en başta bahsettiğim gibi Evlilik müstehcen bir olay ve kavramdır. Lenina, Vahşi’ye bu şekilde yaklaştığında çok büyük bir tepkiyle karşılaştı. Vahşi bir müze de sergilenen bir nesne gibiydi. Gelen giden sürekli onla konuşmak ve görmek istiyorlar. Ama Vahşi buna dayanamadı, bu yapay hayatları, mutlulukları, insanların olmayan amaçlarını görmek istemiyordu bu yüzden kendini uzaklaştırdı kendince inzivaya çekildi. Ve Lenina artık onun için sadece bir günaha dönüştü ve bu yüzden kendini cezalandırmaya başladı. Kitabın olay örgüsünü en yalın bu şekilde anlatabilirim. Bahsettiğim 4 ana karakterden sadece 3’ünü yazdım. Peki 4. Karakter nerede? Helmholtz John’u anlayan tek kişi diyebiliriz. Kitapta çok bir sahnesi yoktur ama bana kalırsa buna rağmen çok derin bir karakterdir. Bir benzetme yaparsam onca deli arasında tek akıllı sayılabilecek kişi Helmholtz sayılır. Ve benim hayran kaldığım kısım bundan dolayı bir çekince veya anormallik hissetmez. “ ’Her şey farklı olsaydı, insanın hissedebileceği şeylerden mi söz ediyorsun?’ Helmholtz başını salladı. ‘Pek sayılmaz. Bazen kapıldığım tuhaf bir hissi düşünüyorum da, söyleyeceğim önemli bir şey ve bunu söyleyebilme gücüm varmış hissi; sadece ne olduğunu bilemiyorum ve bu gücü herhangi bir şekilde kullanamıyorum.” ………………………………………………………………………………………………………………………………………………… “ İnsan ne kadar yetenekli olursa, insanları yoldan çıkarma gücü de o kadar büyük oluyor. Bir çok insan yoldan çıkacağına, bir tek insan acı çeksin, daha iyi…..Cinayet sadece bireyi öldürür; sonuçta birey nedir ki?.......Kolayca yeni bir birey üretebiliriz, hem de istediğimiz kadar.” ………………………………………………………………………………………………………………………………………………… “Berbat bir gerçeklikti ama yüceydi, anlamlıydı, son derece önemliydi çünkü çok yaklaşmış olan o şey, bunları daha da korkutucu kılıyordu.” Benim hayatımdı, benim kararımdı, benim hissettiklerimdi belki acılıydı ama benimdi, gerçekti. *Lenina tamamen topluma uyan ve devlet diyebileceğimiz kurumun istenilen bir karakterdir. Şüpheye düşmez, sorgulamaz, her şey olması gerektiği gibidir diye düşünür. Olayların hiçbir aksi halini düşünmez. Kitabın bir özelliği de kitaptaki karakterler çok fazla karakteristik özellik gösterir. Bana her bir karakter bir düşünce biçimini ifade ettiğini düşünüyorum. *Bernard ise benim tam anlayamadığım bir karakter. Yani hem başkaldırmayı düşünüyor, bazı durumları anlamsız buluyor birazda sorguluyor ama o cesareti kendinde bulamıyor. Bir de ne yazık ki biraz çıkarcı biri. Ve hayatındaki konforu sevdiği için bazı şeylere ve kendini düşüncelerini başkalarına karşı susar. Kendisinde birazda aşağılık kompleksi olduğunu düşünüyorum çünkü alfalara göre boyu biraz daha kısadır ve kendisinden uzun boylu birini görünce de kendini küçük görmeye başlıyor. Benim incelemem bu kadardı. Çok fazla yetersiz bir inceleme bana kalırsa ama kitaba karşı genel bir düşünce ve çerçeve oluşturur. Yani kitap gerçek anlamda incelenmeye kalksam günler sürer, böyle bir donanıma sahip. Önsöz ve sonsözlerin okunmadan geçilmemesi gerektiğini düşünüyorum. Ama önsözü kitabı okumadan anlamak biraz zor lakin kitabı bitirdikten sonra tekrar okunursa daha anlamlı oluyor. Ben kitabı iki kere okudum ve ilkinde hiçbir şey anlamadığımı fark ettim. Bu kitabı okuyanlar biraz kitapları tanıyan az çok bu tarz kitapları okuyan, yani buna şu şekilde ifade edebilirim “kitap birikimi” olan insanlar okumalı. Kitap okumaya yeni başlayanlar için ağır gelebilir. Ağır gelen kısım dili değil ama basit olay ve kelimelerle oluşturulmuş anlam yoğunluğudur.
Cesur Yeni Dünya
Cesur Yeni DünyaAldous Huxley · İthaki Yayınları · 202160,6bin okunma
·
56 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.