1936 yılında, eğitim alanında, kırsal kesimde yaşayan halk ile kentliler arasındaki bozuk dengeyi eşitlemek, köy ve kent arasındaki uçurumu kapatmak ve köy halkına pratik bilgi vermek amacıyla bir eğitim programı hazırlanır. Atatürk'ün vefatından sonra 1940 yılında dönemin Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel ve İlköğretim Müdürü İsmail Hakkı Tonguç'un araştırıp geliştirdikleri köy enstitülerinin amacı, köyün içinden köyü yönetecek liderler çıkarmak, ekonomik ve sosyal açıdan güçlü, eğitimli, çağdaş bir köy halkı yetiştirmektir. Köy enstitüleri kültür dersleri yanında, ziraat dersleri olarak tarla tarımı, bahçe tarımı, kümes hayvanları bilgisi, arıcılık, balıkçılık gibi dersler yanında, köy demirciliği, kiremitçilik, duvarcılık, tuğlacılık, biçki, dikiş, nakış dersleri de verir. Devamlılığın sağlanması ve kurumsallaşması adına mecliste de 3803 sayılı köy enstitüleri kanunu çıkartılır. Kanun tasarısı meclise geldiğinde bir çok başkanlıkta tartışmalara sebep olur. Şiddetli eleştirilere maruz kalır. Buna rağmen kabul edilir. Ama ömrü çok uzun olmaz maalesef. Köy Enstitüleri, eğitim sisteminden çok bir yaşam biçimi olarak bir dönem halkı, sosyolojik ve psikolojik olarak başarıya ulaştırmış, izleri uzun yıllar kalıcı olmuştur. Köy Enstitülerinin düşünce aşamasından hayata geçilmesi aşamalarına kadar her türlü bilgiyi ortaya koyan bir eser. Tarihimizde bir yıldız olarak parlayan Köy Enstitüleri’nin oluşum sürecini herkesin okunmasını dilerim. #AydınlanmaYolundaKöyEnstitüleri ^ ^ #alıntı Bir ülkede ulusal eğitimin başarılı olabilmesinin iki şartı; toplumsal yaşamın ihtiyaçlarıyla bütünlük oluşturması ve evrensel gerçeklerin göz önünde bulundurulması. ^ En büyük savaş cahilliğe karşı yapılan savaştır. ^ ^ #bloghemsire #köyenstitüleri

Aydınlanma Yolunda Köy EnstitüleriFatoş Ekşi Kılıç · Az Yayınları · 20237 okunma

·

35 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

bloghemsire