Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

183 syf.
7/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Nilgün Marmara sevmek ayrıcalıktır :)
İnsanın, en sevdiği yazarın kitabı hakkında bir şeyler yazması ne kadar da zor, hele ki erken yaşta veda etmişse bu dünyaya... Nilgün Marmara'yı; "Yabancıların en yakınıydın sen!" Cümlesiyle tanımıştım lise dönemlerinde. Edebiyat hocam ondan bahsederken bir de şu bilgiye değinmişti: Nilgün Marmara'nın intiharından sonra, kocası şöyle söylemişti onun hakkında: “Şiir yazdığını bile bilmezdim. Bir kenarda pıtır pıtır bir şeyler karalardı.” O gün, o kadar dokunmuştu ki bana, böyle önemli bir şairin eşinin bu kadar uzak ve ilgisiz oluşu. Boşuna dememişti, Yabancıların en yakınıydın sen, diye. Aradan o kadar zaman geçti ben hâlâ onunla ilgili bir şey okuduğumda yüreğimin en derinliklerinde hissederim onun hissettiklerini. Bu kitabında da hissettim. Yazdığı şiirlerde ondaki bipolar kişilik bozukluğunun etkileri hissediliyordu. Bazı şiirler ölüme hazırlık gibiyken bazıları daha hayat doluyudu. Kitapta tarih sıralamasına göre şiirleri toplandığı için okudukça şairdeki gelişimi görebiliyoruz. Bazı cümleleri öyle farklı ki... öyle güzel ifade etmiş öyle güzel imgeler kullanmış ki hayran olmamak elde değil. Ben kitabı beğendim fakat Nilgün Marmara'ya olan sempatimden dolayı bazı şeyleri yeteri ölçüde eleştirmemiş olabilirim ee ne de olsa insan sevdiğini eleştirirken biraz daha hasas davranabiliyor. İncelememi onunla ilgili bir kaç bilgiyle noktalandırıyorum, keyifli okumalar. 13 Ekim 1987'de 29 yaşındayken kaldığı evin balkonundan atlayarak intihar etti. İntiharının ardından Ece Ayhan, Meçhul Öğrenci Anıtı başlıklı şiirinde "Aldırma128! İntiharın parasız yatılı küçük zabit okullarında." mısralarıyla kendisine seslendi. Ferda Erdinç, “üstü ağır oturaklı bir kadın, altı ayak parmakları birbirine bakan bir çocuktu”, Cemal Süreya 841. gün başlıklı eserinde, "Nilgün ölmüş. Beşinci kattaki evinin penceresinden kendini aşağı atarak canına kıymış, Ece Ayhan söyledi. Çok değişik bir insandı Zelda. Akşamları belli saatten sonra kişilik, hatta beden değiştiriyor gibi gelirdi bana. Yüzü alarır, bakışlarına çok güzel ama ürkütücü bir parıltı eklenirdi. Çok da gençti. Sanırım otuzuna değmemişti daha. Bu dünyayı başka bir hayatın bekleme salonu ya da vakit geçirme yeri olarak görüyordu. Dönüp baktığımda bir acı da buluyorum Nilgün’ün yüzünde. O zamanlar görememişim. Bugün ortaya çıkıyor." dedi. Cezmi Ersöz ise, ölümünün ardından Kırk Yılda Bir Gibisin başlıklı kitabı yazıp, kendisine ithaf etti. Ayrıca Seyhan Erözçelik, Nilgün Marmara'nın intiharının ardından Nilgün'ün Göztaşı başlıklı şiiri yazdı. Özlemle anıyoruz...
Daktiloya Çekilmiş Şiirler (1977-1987)
Daktiloya Çekilmiş Şiirler (1977-1987)Nilgün Marmara · Everest Yayınları · 20143,521 okunma
·
94 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.