Bazı kitaplar 500 sayfadır su gibi akıp gider. Bazı kitaplar 360 sayfadır bitirmek için çaba sarf etmeniz gerekir. Paraziti bitirmek için çokça sabır gösterdiğime inanıyorum. İlk sayfa sayısını görünce ben bunu bir günde bitiririm dedim. Dedim dedim de kitap elimde kaç gün süründü, artık bitirmem gerektiğinden başına oturup bitirmek için kendimi zorladım. Kitabın olumsuz yönlerini yansıtıyorum yoruma hep bunun nedeni de Yazarın bende yerinin çok ayrı olması ve beklentimin yüksek olmasıydı. Yorumumun da, puanlamam da anlayacağınız üzere kitabı sevemedim. Olumsuz düşünmemeye çok uğraştım ama olmadı ne yazık ki. Kitabın son 50 sayfasında olması gereken aksiyon ve olayların olması okurken beni en çok zorlayan kısımdı. İlk 200 sayfasında zaten bir şey olmuyor. Aslınsa son 50 sayfası hariç ben bir şey okumadım sanki. Oluşan dünyaya adapte olmaya odaklandı ben de. Birde karakterleri sevmeye. Ne Maggienin amaçları uğruna başka kimseyi ve hiç bir şeyi önemsememesini sevdim nede Quentinin süt oğlan ve sert olma arasında gel gitlerini. Karakter ile bağ kuramayınca o kurguyu okumak benim için zaten çileye dönüşüyor. Karakterler dışında Neg diye adlandırılan kısmın mantığı kabul edin gerçekten çok saçmaydı. Ne yani bir teknoloji sizin 3'den fazla kişi ile eşleşmeniz de negatif sonuçlanması sonucunda sizi toplumdan dışlayarak yer altında mı yaşamaya mahkum ediyor. Neden? Bir amaç veya toplumdan bu denli dışlanmak için geçerli bir sebep göremedim ben burada. Yazarın daha güçlü bir sebep sunmasını çok isterdim. Birde Neg'in sebebini farklı olduktan sonra Maggie'nin yer altında hapsolmuş bir Neg ile aşk yaşamasını çok isterdim. Sanırım imkansız ve ulaşılması zor şeyleri daha çok seviyorum. Gerçekten kitabın başlarında okumak istediğim kurguda tam da buydu. Hatta kendi kendime umarım bu şekilde bir kurgu vardır dedim ama, bu sistemin kurucu ailesinden birisi ile devam edeceğini okuyunca tüm ümitlerimde gitti açıkçası. Yazarın cidden 'İki Hayat Arasında' kitabını ne kadar çok seversem seveyim ve ne kadar çok kişiye önersem de bu kitabı bende aynı etkiyi ve heyecanı bırakmadı. Bir şeyler eksikti kitapta. Distopya, bilim kurgu tarzındaydı ama süreklilik yoktu sanki. Kitabı elimden bırakınca acaba ne olacak diye heyecanlanıp elime alma isteği uyandırmadı bende. Yazar fantastik türünde çok daha iyi yazıyor bence. Karakterler birbirinden çok fazla kopuktu. Tıpkı olay örgüsü gibi. Duygu geçişlerini bir türlü hissedemedim. Onlar üzülünce üzülemedim mesela. Bu duyguyu bana veremedi yazar. Gerçekten seveceğim sanırım diye başladım ama kitabın kapağını kapattığım da şükür bitirebildim dedim. İkinci kitabını çok düşük bir ihtimal alabilirim...

ParazitJessica Shirvington · Yabancı Yayınları · 2016338 okunma

·

21 views

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

RÜMEYSA ÖZDEMİR