Gönderi

56 syf.
7/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 3 hours
Hepimiz Gogol'un Palto'sundan çıktık
kainatta bundan daha büyük bir övgü sözü olabilir mi? dostoyevski dese, ben gogol'ün paltosundan çıktım diye hadi tamam yine büyük olay, dostoyevski sonuçta ama anlaşılabilir. fakat hepimiz gogol'ün paltosundan çıktık sözü bambaşka, olağanüstü bir övgü. bunu tahayyül edebilmek için bahsedilen "hepimiz"i açayım: maksim gorki ivan turgenyev lev tolstoy ivan gonçarov fyodor dostoyevski anton çehov bu bir "çıkış" gerçekten de. palto'nun altında gizlenmek de bir seçenekti. gogol'ün kopyası olmak, tekrar etmek, korkmak, risk almamak, yeni şeyler söylememek... ama olabilir miydi bu? dostoyevski mesela, durabilir miydi? daha ilk kitabında insancıklar'da bir karşı çıkış sergilemeden durabilir miydi? insancıklar'ın bir yerinde kadın karakter tarafından makar devuşkin'e palto'yu okuması tavsiye edilir. makar devuşkin kitabı okur fakat kitabı hiç beğenmez hatta tepki gösterir: "niçin gerekliymiş ki bu? okurlardan biri kalkıp bana palto mu yaptıracak? yeni çizmeler mi alacak? hayır, varenka, okuyup yoluna gidecek. bazen saklanır insan, saklanır, yakalanmamak için gizlenir, burnunun ucunu bile göstermeye korkar; yerini belli etmez, çünkü önyargı kol geziyordur, çünkü yeryüzünde başka şey kalmamış gibi, herkesin arasından seni bulup şamataya alırlar, bir bakarsın senin özel hayatın da, aile hayatın da edebiyata girmiş, hepsi yayımlanmış, okunmuş, alaya alınmış, değerlendirilmiş! o zaman sokağa çıkacak hali kalmaz insanın; her şey öyle bir anlatılmıştır ki, kardeşimizi sırf yürüyüşünden bile tanırız artık. birazcık ucundan da olsa düzeltse, bir şeyleri yumuşatsa, ne bileyim, sözgelimi adamın kafasına evraklar atıldıktan sonra olanları değiştirse; sonuçta bu adamda her şeye rağmen dürüst biri, iyi bir yurttaş, arkadaşlarının böyle davranmasını hak etmiyor, büyüklerini dinliyor (bu bir örnek olabilir mesela), kimseye bir fenalık istemiyor, tanrı’ya inanıyor ve ölüyor (yazar onun hemen ölmesini istiyorsa eğer), o zaman da arkasından ağlıyorlar. en iyisi onun, bu zavallının ölmesine izin vermemek, paltosu bulunsun, iyiliklerini ayrıntılı olarak öğrenen general onu kendi kalem dairesine alsın, rütbesini yükseltsin ve iyi bir maaş versin, böylece görüyor musunuz neler olurdu; kötülük cezalandırılmış, iyilik de zafer kazanmış olurdu ve memur arkadaşlarının da yaptıkları yanına kalmazdı. mesela, ben böyle yapardım; yoksa bunun özel yanı ne, iyi olan ne var burada? günlük, rezil hayattan böyle bir örnek vermek boş. yani bana kalkmış böyle bir kitap göndermişsiniz, bir tanem. bu kitap kötü niyetli bir kitap, varenka; kısacası muzır bir kitap, çünkü böyle bir memurun var olmasına imkân yok. zaten böylelerini şikâyet etmek lazım, varenka, resmî olarak şikâyet etmek." bu düşünceler dostoyevski'ye değil makar devuşkin'e aittir tabii. makar devuşkin kimdir peki? makar devuşkin palto'nun kahramanı akaki akakiyeviç'te kendi yansımasını görmüş biridir. akakiyeviç'in kopyası değildir. akakiyeviç'in o pısırık görüntüsünden rahatsız olan, yeni şeyler söylemek isteyen, karşı çıkan, onun isyankar tarafıdır. bir nevi dostoyevski'nin gogol'ün paltosu'ndan çıkmış olması gibi devuşkin de gogol'ün paltosu'ndan çıkmıştır ve tıpkı dostoyevski gibi o da palto'dan bambaşka biri olarak çıkmıştır...
Palto
PaltoNikolay Gogol · Can Yayınları · 202037.3k okunma
·
28 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.