Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Aşırıya kaçan ve yanlış yönlendirilmiş bilgilere dayanan sosyal etkinin örneklerinden biri, görünürde hiçbir fiziksel nedeni olmamasına karşın bir grup insanda benzer fiziksel belirtilerin görüldüğü kitlesel ruhsal hastalıktır (Bartholomew & Wessly, 2002; Colligan, Pennebaker, & Murphy, 1982). Örneğin, 1998 yılında Tennessee'deki bir lise öğretmeni sınıfında benzin kokusu aldığını bildirmiş ve kısa bir süre sonra baş ağrısı, mide bulantısı, nefes darlığı ve baş dönmesi hissetmeye başlamıştı. Sınıf boşaltıldıktan sonra okuldaki diğer insanlar da aynı belirtileri hissettiklerini söylemeye başladılar. Sonuçta bütün okulun boşaltılmasına karar verildi. Herkes ögretmen ve öğrencilerin ambulanslara yerleştirilmesini izledi. Yerel uzmanlar okulu incelediler ve herhangi bir sorun saptayamadılar. Okul yeniden açıldı ve hasta olduğunu söyleyen insanların sayısı gittikçe arttı. Okul yeniden boşaltıldı ve kapatıldı. Çeşitli devlet kurumlarından uzmanlar epidemiyoljik ve çevresel inceleme yürütmek üzere okula çağrıldı. Yine herhangi bir soruna rastlanmadı. Okul yeniden açıldığında gizemli hastalık salgını da sona erecekti (Altman, 2000). Tennessee Sağlık Müdürlüğü'nden Timothy Jones bu sıra dışı vaka üzerine bir çalışma başlattı. Toplam 170 öğrenci, ögretmen ve personel benzer semptomlarla hastanelere kaldırılmış ancak hiçbir organik neden bulunamamıştı. Bu salgın tipi genellikle bir ya da birkaç kişinin fiziksel semptomlar hissettiklerini söylemesiyle başlar; bu insanlar genellikle hayatlarında bir tür stres bulunan kişilerdir. Çevrelerindeki diğer insanlar da bu hastalığa mantıklı görünen açıklamalar getirmeye başlarlar. Bu açıklama, yani duruma getirilen yeni tanım, yayılır ve aynı semptomları taşıdığına inananların sayısı artar. Salgına yakalanan insanların sayısı arttıkça hem fiziksel semptomlar hem de bunlara getirilen sözde açıklama daha inanılır hale gelir ve bunun sonucunda daha da fazla yayılır (Colligan ve ark., 1982; Kerckhoff & Back, 1968; Singer, Baum, Baum, & Thew, 1982). Tennessee'deki lisede hastalanan öğrenciler, hastalanmayan öğrencilerle karşılaştırıldığında, büyük olasılıkla bir teneffüste hasta birisini gören ya da bir sınıf arkadaşının hasta olduğunu bilen öğrencilerdi. Hiç kuşkusuz muğlak semptomları (hatta hiç var olmayan semptomları) binadan kaynaklanan korkutucu bir hastalık olarak tanımlayan "bilgi", doğrudan temas yoluyla yayılmıştı. Ayrıca, medyanın yaşanan bu olaya dramatik bir şekilde geniş yer vermesi de insanların kaygılarını arttırmış ve olanlarla ilgili sözde "bilgilerin" daha da fazla yayılmasına neden olmuştu.
Sayfa 432Kitabı okudu
·
1 artı 1'leme
·
22 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.