Gönderi
Kitabımız Penellaphe, yakın kişilerin onu çağırdığı isimle Poppy adlı kızımızın kendini kafes içerisinde hissettiği malikaneden kaçıp Kızıl İnci adında bir mekana gitmesiyle başlıyor. Mekanda kumar, cinsellik gibi şeyler döndüğü için aslında kızımızın tabiatına uygun bir yer değil. Çünkü Poppy yıllardır bir bakire olarak yaşamaktadır ve bunu da Tanrılar için yapmaktadır.
O yüzden kimseyle beraber olmadığı gibi, basit eğlencelerden uzak kalması gerekir. Yanında her zaman birkaç koruma bulunur ve yüzüne taktığı peçe ile dolaşmak zorundadır. Aksi takdirde Dük ve Düşes tarafından ağır cezalar almaktadır.
Kitabın eleştirisine gelirsek, bunu spoi vermeden yapamayacağım. O yüzden bu paragraftan sonraki kısmı okuyup okumama kısmı size kalmış.
Şimdi kitabın dili muhteşemdi. Evet çeviri sıkıntıları olabilir ama yazarın yarattığı dünya, olaylar gerçekten oldukça akıcıydı. Kendimi gerçekten fantastik bir dünyada buldum ve kızımızın sorunlarını paylaştım.
Fakat çoğu okurun şaşırtmalı yerler dediği kısımları okurken şaşırmadım. Çünkü başından beri olaylar tahmin ettiğim neticede ilerledi. Hawk'ın davranışları, kızla olan durumları zaten başından beri belliydi.
Kızımızsa pek deneyimimi olmamasından olsa gerek bu tuhaf davranışları hep görmezden geldi. Bir şekilde hayır o çok iyi diye kendini kandırdı.
Ama yazar maalesef beni şaşırtmadı.
Hawk karakterine ise hiç ısınamadım. Hele başlangıç olarak başka bir kadınla karıştırması, bence bayağı iğrenç bir durumdu. Poppy'nin bunu bile bile onu öpmesi, bir şekilde şehvet duyması daha bir iğrençti.
Sonrasında tabi bunun Hawk'ın planı olduğu ortaya çıkıyor ama başlangıç noktasındaki durum gerçekten onayladığım bir sahne değildi.
Kızımızın ne kadar yoklukta olduğunu o sahneden beri anlamıştım. Yok adam yakışıklıymış, o bilmem neymiş... Yok ısınamadım. Kusura bakma Hawk. Seni sevmiyorum.
·
47 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.