Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

256 syf.
·
Puan vermedi
·
15 günde okudu
Kitaptaki yazılar, esas itibariyle başta TRT'nin çeşitli kanalları olmak üzere farklı televizyon kanallarındaki konuşmalarından derlenmiş. Bazı metinler yazarın başka kitaplarında farklı vesilerle ele alınmış. Hadislerin belli bir dizge alınarak seçilmemiş. Ele alınan hadisi şeriflerin muhtelif vesilerle karşılaşılan üzerinde düşünmeye çalışılan metinler olmuş. Yazar Riyazü's salihin derlemelerine müracat etmiş ve aynı zamanda Rudani'nin Cem'u'l-fevaid kitabına da atıfta bulunmuş. Kitaptaki metinler bu iki kaynaktan referans almış. Yazar, hadisler üzerinde topluca düşünürken onların tümünün aynı anlamı bütünlediğini fark ettiğini, hadislerin her birinin bir müslümanın dünyasının nasıl oluşacağının ipucu olduğunu söylüyor. Kitabın ilk baskısı Hadislerin Işığında Hz. Muhammed adıyla yayınlanmış daha sonra Hadislerin Işığında Hz. Peygamber olarak değiştirilmiş. Kitap iki bölümden oluşuyor. Birinci bölümdeki konu başlıkları "O; İnsanlığın Ekmel Noktası", ikinci bölümdeki konu başlıkları ise "Hadisler Üzerine" ana başlığı altında toplanıyor. Hicret başlığı altında; hicretin üç farklı anlamda tecelli ettiğini, bunlardan birininde hicretin küfür düzeninin ölçütlerini terk ederek, kafaların İslam'ın düsturlarıyla arındırılmasıyla da simgesel anlamda hicret yapılabileceğinden bahsediyor. Hicreti hoşlanmadığımız hal ve tavırlardan uzaklaşarak, İslami yaşamı daha fazla içselleştirerek sağlayacağımızı söylüyor. Kitabı okurken, peygamberimizin, gündelik hayatta aile reisi, baba, çocuk, dede kayınpeder, damat, mesaj sahibi, hukukçu, komutan, devlet yöneticisi, diplomat ve tüccar sıfatıyla üstlendiği işlevlerin her birinde kemal notada olduğuna vurgu yapılıyor. Sünnet Dolayımında İslam başlığı altında da; müslümanca yaşamın gündelik hayata geçirilmesi, etkinliklerin gündelik hayatta müslamanca bir kaşılık bulması hususunda yol göstericinin peygamberimizin uygulamasını hayatımızın zeminini oluşturması gerektiği söylenerek, Allah Resulü'nün uygulamasını rehber olarak kabul etmeden Kur'an'ın öngördüğü ilkelerin hayata nasıl aktarılması gerektiği hususunda elimizde başka kaynak olmadığı belirtilmiştir. Hadisin Tarihsel Niteliği ve Kur'an Karşısındaki konu başlığında da; Kur'an'ın tarihsel olup olmadığı tartışmalarını mercek altına almış. Kur'An'ın lafzı ve onun mutlak anlamının tarih dışı olduğu, zamanla sınırlanamayacağını belirtmiş. Keza hadislerin de tarihsel olup olmadığı konusundaki bakış açısınıda paylaşmış; Resullah'ın sözlerinin tarihsel süreç içinde meydana gelmiş olması hasebiyle tarihsel, ancak onlara ait olan anlamın tarih dışı olduğunu kabul etmiş. Bu sebepten ötürüde dinin yenilebilir olması anlamına ulaşmış. Kur'an'ın ve hadisin lafzının değiştirilmeden bırakılarak, onların zamanımızdaki sorunlara cevap olacak şekilde yeniden yorumlanması yönünde bir sakınca görmemiş. Bir başka yerde de İslam'ın yenilenmesinin Hristiyan anlayışındaki reformla denk tutulmaması konusunda şerhini düşerek, bunun tam tersine, dine bulaşmış olan bidatleri, yani dine sonradan sokulmuş olan yanlışları dinden arındırmaya matuf bir işlem olduğunun altını çizmiştir. Bu mesele Cumhurbaşkanı tarafından 3-4 sene önce "islamın güncelleştirilmesi lazım" lafı ile dile getirilmiş. Fakat bazı kesimler tarafından tepki ile karşılanmıştı. Tepki üzerine bir daha dillendirilmedi. Kitabın Hadisler Üzerine ana başlıklı ikinci bölümünde alt başlıklar altında kitap için seçilmiş hadislere yer veriyor. Hadislerin bazısı duyduğum, bazısı ise hiç duymadığım hadislerdi. Yazar hadislerde ne demek istendiği anlatıyor ve hadisler üzerinden peygamber efendimizin dünyaya bakış açısını konumlandırıyor. Tövbe ve Ahlak başlığında Tebük Gazasına katılmayan Kab bin Malik (ra)'dan bahsediyor. Onun başından geçenleri her safhasında oluşan ibretleri ard arda gelen üç-dört başlık altında da inceliyor. Yazar her başlığı bir hadis'e ayırırken, tövbe, ahlak, dürüstlük, sadakat, hatalardan arınma gibi olguları sahabe Kab bin Malik'in davranışı üzerinden işliyor. Yazar, doğruluk ve dürüstlüğü birbirinden ayırıyor. Hadislerle de dürüst davranan sahabelerden örnekler veriyor. Her doğrunun, dürüstlük barındırmayacağını söylüyor. Doğruluğun ikiyüzlülük barındıracağını fakat dürüstlüğün ikiyüzlülük barındırmayacağını söylüyor. Dürüstlüğün ölçüsü için "insanın kendi nefsini" ölçü koyuyor. Nefsin igvasına (oyununa) düşmeden dürüstlüğümüzü muhafaza edeceğimizi söylüyor. Yazar kitabın sonunu sevgi konulu hadisi şerifleri işleyerek bitirmiş. İslam'da ki ibadetlerin insanların yalnızlaşmasına izin vermediğini, hiç kimse ile birliktelik kuramazsa bile ibadetlerle yine yalnız kalmadığımızı Allah ile baş başa kalındığını söylüyor. İbadet yapmayanların, başka müslümanlarla bütünleşmeyenin, yalnız kaldığında zararlı alışkanlıkları kullanarak (sigara, alkol, televizyon, sosyal medya v.b) kendini yalnız hissetmeyeye çalışacağını söylüyor. Batıdaki okuma oranının yüksek olmasını bile kitap okuma merakının yanında yalnızlıklarını gidermek için araç olarak bu metaları kullandıklarını söylüyor. İlginç bir bakış açısı daha önce olaya hiç böyle bakmamıştım. Son olarak kitap hakkında genel olarak güzel olduğunu söyleyebilirim. Seçtiği hadisleri okura sunarak, okurun unuttuğu hadisleri, ne demek istediğiyle birlikte hatırlatıyor veya hiç bilinmeyen hadisleri okura öğretiyor. Hayatınızın mihenk taşının ayetler ve hadisler olması dileğiyle....
Hadislerin Işığında Hz. Muhammed
Hadislerin Işığında Hz. MuhammedRasim Özdenören · İz Yayıncılık · 2018144 okunma
·
45 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.