Gönderi

Bilgilendirici sosyal etki mekanizması yoluyla kadınlar kültürlerinde belirli bir dönemde hangi beden türünün çekici kabul edildiğini öğrenirler. Kadınlar çekici bedenin ne olduğunu (ve diğer bedenlerle nasıl karşılaştıracaklarını) aile, arkadaş çevresi ve medyadan öğrenirler. İdeal kadın bedeninin zayıf olduğu mesajı bütün basın yayın biçimleriyle aktarılabilir. Örneğin, araştırmacılar genç kızlara ve yetişkin kadınlara yönelik dergilerdeki yazı ve reklamların yanı sıra televizyon programlarındaki kadın karakterleri de kodlamışlardır (Barriga, Shapiro, & Jhaveri, 2009; Cusumano & Thompson, 1997; Fouts & Burggraf, 2000). Kadınlar kendilerini olduklarından daha kilolu ve toplu görme eğilimi sergilerler (Cohn & Adler, 1992) ve medyadaki zayıf kadın imgeleriyle karşılaştıklarında bu etki daha da güçlenir (Bassenoff, 2006; Fredrickson, Roberts, Noll, Quinn, & Twenge, 1998; Grube, Ward, & Hyde, 2008; Strahan eve ark., 2008). Ortalama bir Amerikalı kadının 1,63 cm boyunda ve 63 kg. ağırlığında, Amerika'daki ortalama reklam modellerinin 1,80 cm boyunda ve 53 kg ağırlığında olduğu düşünülürse bu sonuç şaşırtıcı değildir (Locken & Peck, 2005). Aslına bakılırsa, ulusal çapta düzenlenen bir tarama çalışması Amerikan toplumun da kadınlara karşı "kilo ayrımcılığının" giderek yayıldığını ve neredeyse ırk ayrımcılığı denli yaygın bir hale geldiğini ortaya koymaktadır (Puhl, Andreyeva, & Brownell, 2008). Normatif Sosyal Baskı kadınların rejim yaparak -ve işin kötüsü bazen de anoreksiya nervoza ve bulimia gibi yeme bozuklukları yoluyla- ideal bedene ulaşmaya çalışmasını açıklar (Bearman, Stice, & Chase, 2003; Stice & Shaw, 2002). Henüz 1960'lı yıllarda araştırmacılar lisede okuyan kız öğrencilerin yüzde 70'inin bedenlerinden hoşnutsuz olduğunu ve kilo vermek istediğini bulmuştur (Heunemann, Shapiro, Hampton, & Mitchell, 1966; Sands & Wardle, 2003). Günümüzde kadınlar üzerinde etkili olan sosyokültürel zayıflık baskısı normatif sosyal etkinin potansiyel olarak ölümcül bir biçimidir. En son 1920'lerin ortalarında çok ince kadın bedeni standart olarak kabul edilmiş ve bu dönemde bir yeme bozuklukları salgını baş göstermişti (Killen ve ark., 1994; Silverstein, Peterson, & Perdue, 1986). Günümüzde yine aynı şey, bu kez daha genç yaştaki kızlarda yaşanıyor: Amerika Anoreksiya Bulimia Birliği yakın zamanda 12 ila 13 yaşlarındaki kızların üçte birinin aktif olarak rejim, kusma, müshil ya da rejim hapları yoluyla kilo vermeye çalıştığını gösteren istatistikler yayınlamıştır (Ellin, 2000). Benzer şekilde, son çalışmalar henüz 7 yaşındaki Amerikalı kızların bile bedenlerinden memnun olmadıklarını söylediğini ortaya koyuyor (Dohnt & Tiggeman, 2006; Grabe & Hyde, 2006).
Sayfa 454Kitabı okudu
·
1 plus 1
·
31 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.