Benim bilmediğim, senin bildiğin neydi, aklım bir erseydi? "demeyeceğim!"
Lacivert bir uzaya dökülmüştük, yıldızlar ; allı, turunculu, yeşilli rengarenk kıvrıl kıvrıldı.
Kostümsüz, tuvaletsiz...işte öyle.
Anlatamam sevgilim, bu çok uzun bir hikaye.
Biliyorsun, başka bir ülkenin o kentinde, odamızın duvarlarını dinamitlercesine patırtı
edip, zamanlar
iç-içedir, zamanlar iç-içedir, iç-içedir, iç-içedir
Bu kadranı küflü saat, onikiye bölük, ortası milli, milleri dönen kollu, kolların her biri gürzlü balyozlu oraklı bilcümle kesici, parçalayıcı dolu, bir adet olmaz,
iki de az..
Ah keşke sevişmek, sevmeye yetseydi birini! Demiştim.
-üç de değil...
Döööööööört!
Haklıydın, onikiye bölük kadranlarda dört adet olmak
gerekti...
Geçmiş...
Şimdiki ve gelecek zaman.
İçimdeki umut taneleri öyle diyor:
Dördüncüsü ise,''BULUNMAYI İSTEDİĞİMİZ''zaman.....mış.......
Cebimdekanatseslerim
Kadir Ünal