Tarihsel olarak Dorian Gray'in Portresi, ilk yayınlandığı andan itibaren ahlaksızlık olarak algılanması nedeniyle tartışmalara maruz kaldı. Ancak zamanla zekası, sosyal yorumları ve felsefi temaları incelemesiyle tanınan ünlü bir eser haline geldi. Romanın kalıcı önemi, toplumsal yargıların yüzeysel doğası ve kişinin temel içgüdülerine teslim olmasının sonuçları hakkında düşünceyi kışkırtma yeteneğinde yatmaktadır.
Dorian Gray'in Portresi'nin uyarlamaları çeşitli biçimler almıştır; Albert Lewin'in yönettiği 1945 tarihli iyi yapılmış bir film bunun dikkate değer bir örneğidir. Bu uyarlamalar, Wilde'ın romanının eskimeyen temalarını keşfetmeye devam ederek, romanın edebiyat ve popüler kültür üzerindeki kalıcı ilgisini ve etkisini ortaya koyuyor.
Oscar Wilde'ın 1890'da yayınlanan 
Dorian Gray'in Portresi , ahlakın ve kontrolsüz arzuların sonuçlarını net bir şekilde ifade edebilen bir eser. 19. yüzyılın sonlarında Londra'da geçen roman, Lord Henry adında bir adamın hedonistik ideallerinden büyülenen genç Dorian Gray'in hayatını konu alıyor. Dorian'ın kendisi yerine portresinin yaşlanmasını istemesiyle hikaye karanlık bir hal alır ve bu da onun hoşgörülü yaşam tarzından kaynaklanan ahlaki çürümenin rahatsız edici bir şekilde açığa çıkmasına yol açar. Wilde'ın Viktorya toplumuna, insan doğasının ikiliğine ve estetiğin cazibesine yönelik eleştirisi, okuyucuları etik sınırlara bakılmaksızın haz peşinde koşmanın sonuçları üzerinde düşünmeye davet ediyor.
Her kitabı okuduktan sonra üstünde yoğunlaşıp araştırmaya çalışıyorum ancak okunduğu dönemde bu denli şeytani eleştiriler de beni bu kitaba karşı bir nebze soğutmadı değil. Her düşünce benim için önemlidir ancak bu tavır kitabın kütüphanemde sonlarda olmasını engelleyemedi. Toplumsal baskının bu denli beni rahatsız edeceğini düşünmemiştim. Bunu eleştiri olarak algılamanızı istemem lakin tarihsel açıdan çok fazla yıpranmış bir eser olduğunu da unutmanızı istemem.
·
30 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.