Gönderi

Osmanlı Demiryollarının oluşumu
“Orient Express treninin 1883’te çıktığı ilk yolculuk, Fransız Wagons-Lits şirketinin birkaç yıl içinde ne kadar geliştiğini göstermek üzere düzenlenmişti; bundan sonraki hedef hattı Avrupa’nın öteki ucuna, İstanbul’a kadar uzatmaktı. Avrupa’nın ikinci derecede önde gelen şahsiyetlerinden bazıları bu ilk yolculuğa davet edildi; seyahat yazarları, makale yazarları, Fransız ve Belçikalı bakanlar, Alman gazeteciler, Osmanlı elçiliği başkâtibi, Avusturyalılar, Romanyalılar ve Londra Times Gazetesi muhabirleri. Avusturya-Macaristan ile Romanya arasındaki sınırda 11 kişilik bir müzik grubu yolculara katıldı, yemek vagonuna yerleştiler ve tren Karadeniz’e doğru yol alırken, valsler, şarkılar çaldılar. Ne var ki bu ilk yolculuk yarı yola kadardı. Yolcular Varna Limanında trenden inip İstanbul yolculuğunun geri kalanını gemiyle tamamladılar. Bütün yolculuk böylece 81 saat 40 dakika (!) sürdü. Buna Karadeniz’deki 15 saatlik buharlı gemi yolculuğu dahildi. Uzun sürmesinin nedeni ise, Orient Express sahibinin hırsının Osmanlı alt yapısının gerçekleriyle uyuşmamasıydı. Çünkü 1850 yılları civarında Osmanlı İmparatorluğunun bir kilometrelik bile demiryolu yoktu (!). Oysa Avusturya-Maceristan’da bini aşkın, Britanya’da on bine yakın kilometrelik ray sistemi vardı. Yüzyılın sonuna doğru Osmanlılar hızla demiryolu döşemeye giriştiler. Ama onlar için önemli olan payitahtı Avrupa merkezlerine bağlamak değil, imparatorluğun muazzam genişlikteki topraklarını birbirine bağlamaktı. Başlangıcı cesaret kırıcı olsa da, Orient Express’in projesi arzu edilen etkiyi göstermişti. Beş yıl içinde Osmanlı demiryolları İstanbul’a tam hizmet verir hale gelmiş, Avrupa’nın demiryolu ağıyla birleşmişti.”
·
1 plus 1
·
1,585 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.