Gönderi

TOPLUM YAZILARI SERİSİ-12
Günaydın yüreği güneşe selam duranlar. Günaydın aşını taştan çıkaranlar. Uzun bir aradan sonra yeni bir toplum yazılarıyla merhaba diyelim yeni güne ne dersiniz? Bildiğiniz üzere bugün okullar açıldı. Her yer çocuk sesleriyle doldu taştı. Sanırım dünyanın en güzel müziği bu olsa gerek çocuk sesleri ve güzel bir kış yağmurunun sesi. Bugünkü yazımızın konusu uzun zamandır üstünde durduğum bir kelime ama nasıl dolduracam içini diye düşündüğüm için tam olarak yazamadım lakin bugün artık kalem dile gelip artık yaz dedi bende kaleminin döndüğü derece kadar bir şeyler yazacam umarım okur ve kendinize birer derscik çıkarırsınız. Ha yazıda iğneleme veya taşlama aramayın çünkü artık iğne ve taş atmak pahalı eylemlere giriyor sakın denemeyin. Gel gelelim kelimemize "Nezaket". Evet bugünkü kelimemiz sihirli kelime nezaket. Nezaket, nazik olma durumunu ifade eden bir kelime olarak kullanılır. Kişinin başkalarına karşı saygılı, nazik ve düşünceli davranışları anlamına gelir.Kelime ne kadar naif ve dolu dolu değil mi? Ah birde bu kelimenin hakkını verebilsek ne güzel olurdu. Hayatın her alanında kendimizi vazgeçilmez bir unsur olarak görüyoruz ve daima bu çerçevede yaşayıp gidiyoruz. Herşeyin en mükemmellini biz biliyoruz ve herşey bize muhtaç. İnsanlara eğilmek şöyle dursun onlarla konuşmak bile sanki bizim için eziyetmiş gibi bir havaya bürünüp duruyoruz. İşte burada başlayan iç çürümemiz zamanla bizi kendine esir edip nezaketten uzaklaştırmaya başlar. "Teşekkür etmeyi,rica etmeyi"vs bu tür kelimeler hayatımızın hiçbir deminde yer almamaya başlar. Çünkü bunlar bizim için kullanıldı mı bir silah gibi patlar elimizde. Aman ha dikkat olun kendinizi vurmayın derim. Malum insan kendisine teşekkür etmeyi bilmeli ki başkasına da etmeyi şiar edinmeli. Ama biz sabah uyanıyoruz bir koşturma haliyle işimize gidip işimizi yapıyoruz ve akşam eve gelince hadi buradan tüm dünya bana bir teşekkür konuşması yapsın diyoruz. Kusura bakma sen sabah uyanırken yanında uyandığın kişiye teşekkür ettin mi?Servise binip inince teşekkür ettin mi?Veya iş yerinde senin için çalışan arkadaşına/arkadaşlarına bir teşekkür ettin mi ki teşekkür bekliyorsun. Bekleme. Çünkü sen sadece gününü yaşayıp ölen bir ottan farkın olmayacaktır. Sadece cebin dolu olacak ama ruhun aç olacak. Gülüşün hep asık suratla olacak asla ama asla dolu dolu gülmeyeceksin. Çünkü senin prangaların nezaketin olacak. Belki diyebilirsiniz yahu ama abarttın neymiş bu "Teşekkür etme"ya da nezaket ifadelerinin değerini. Sana kalsa yoldan geçen herkese teşekkür edelim diyecez dediğinizi duyar gibiyim. Ben yolda her geçene değil kendinize teşekkür etmenizi ve sizi yaratana teşekkür etmenizi istiyorum. Malum bizi yaratanı unutur oldukta bir teşekkürü çok görmeyelim sevgili halkım ne dersiniz? Sonuç olarak şunu diyip konuyu bağlayalım; Nezaket insanın gönlünü hoş eder, gönlü hoş olan insanın sohbeti hoş olur,sohbeti hoş olanın sureti güzel olur,sureti güzel olanın Allah razı olur. Ve en önemlisi de güzel ahlakın temsilcisi bu nezaket üstüne gönderildim deyişi vücut bulur bu bağlamla. Hadi kalkın bakalım şimdi aynaya koşun ilk önce kendinize sonra göğe bakıp bir teşekkür konuşması yapın. Ardından ailecek bir güzel sohbet kurup gönül kapılarınızı herkese açın ki haneniz huzura ersin. Ne dersiniz bugünde hayata ilk teşekkür günümüz olsun mu? Hepinize yüreğinizdeki kendiniz gibi bir gün diliyorum... Yazan:Fuat Şahin
·
1 plus 1
·
59 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.