@herteldenkitapkulubu ile okumak ne kadar güzel olsa da şu an bu kitabı Seda varken okumadığıma pişmanım. Kıymetin bilinmese de en güzel işlere imza attın sen. Geride seni tanıyanlar olarak yaptığın güzel işleri asla unutmayacağız. Ayrıca ne kadar Editör kimliğine saygı gösterilmese de bu kitabın editörü olduğun için kitabı daha çok sevdim ben. Senin hatrına senin elinden çıktı diye böyle aşkla okudum. Uzun uzun Sürü anlatmayacağım, bir an önce Göç okumak istiyorum çünkü. Sadece küçük bir kasaba aşkı hikayesi olmaktan çok uzaktaydı bence kitap. Üstelik kurgunun bir daha yeni başladığını, olayların asıl 2 ve 3'te olduğunu da hissediyorum. Cecelia karakterini çok sevdim ben. Yaşına rağmen aklı başındaydı bence. Kitaptaki "çoklu ilişki" olayı sevmeyene ya da ilk kez oluyana ağır gelebilir ama beni rahatsız etmesi. En baştan bir düzeni vardı yazarın, bir olay örgüsü. Bence ilmek ilmek çok güzel işledi. Ancak bu kitapta ne dersem diyeyim asıl bir şeyleri anlamam ve oturtmam ikinci kitapta olacakmış gibi geliyor. Sean'dan nefret ettim ben. Ukala tavırları, gizemli olmaya çalışmaları, tavırlarındaki felsefi bakış açısı... Sürekli "whatever" diyerek okudum valla. G ile başlayan o kelime diyorum Sean'a sadece. Düzgün gibi görünen ama ş* olan karakterleri sevemiyorum. Dominic bir tık sevdirdi kendini ama. Huysuz karakteri, sert halleri kendine çekti beni. Ancak en çok sondaki "Fransız" Bey'i merak ettim. Açıkçası ben sevdim, merak ederek okudum. Üstelik bölüm araları kısa, kitap da akıcı olunca okuması keyifliydi. Kitabı hâlâ okumayıp merak edenler varsa önce içeriğini, olay örgüsünü bir araştırsın. Bir nokta da olan şeyler hoşunuza gitmezse okumayın.

SürüKate Stewart · Olimpos Yayınları · 2023226 okunma

·

46 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Ümmühan