Gönderi

Eee tümgeneralim sizin arkanızda tarikat yoksa ne bekliyordunuz ki
Davut Ala, tedavisinin ardından üniformasını yeniden giydi, terfiler aldı. Tümgeneral oldu. Cumhurbaşkanından bakanlara, devleti yöneten herkesin kahramanımız dediği Davut Ala, 2020 yılında Erzincan'a atandı. Sağlık açısından sürekli doktorlara ve tam teşekküllü hastanelere ihtiyacı vardı. Üst düzey emekli askerlerin anlattığına göre, böyle durumu olan askerlerin, hele de gaziyse mutlaka ya Ankara ya da İstanbul'da görev yapmaları sağlanırdı. TSK, böyle personeller için sağlık hizmetinin en iyi olduğu yerlerde görev yapması için karar alırdı. Ama Davut Paşa Erzincan'a gönderildi. Bir yıl geçti... İki yıl geçti... Üçüncü yıl geldi... Erzincan görevi bir yıl daha uzatıldı. Halbuki Erzincan için normal şartlarda generaller için görev süresi iki yıldır. Davut Paşa, birçok dostuna sitemli mesajlar gönderdi. Kendisini hiç tanımadım, hiç de görüşmem olmadı. Bu sitemli mesajlar bir şekilde bana gelince, Davut Ala'yı tanıyan yakın çevresine ulaştım. Davut Paşa'nın sitem dolu mesajlarını sordum. Bir mesajında şöyle diyordu: "Ya Rabbi, sana yalvarıyorum. Beni üzenleri, bana kin tutanları, bilerek bana zarar vermek isteyenleri, kalbimi, hevesimi, hayallerimi kıranları, zalimleri, zalimlere yardım edenleri öncelikle sana havale ediyorum. Bu dünyada ummasınlar, gülmesinler, gün yüzü görmesinler. (...) İyi insanlara muhtaç olsunlar, ahirette cehennemin hışmı ile yanıp kavrulsunlar ve dahi dünyada bana yaptıklarını hatırlayıp tekrar yansınlar. Hem bu dünyadaki hem de ahiretteki kul ve gazilik hakkım haram ve zıkkım olsun. Amin." Konuştuklarım, "15 Temmuz kahramanı bir gazimizi eceliyle ölsün diye mi oraya atadılar?" diye söylediler. Evet, gerçekten insanın sorası geliyor. Hâlâ neden Erzincan'da? Emekli olsun mu isteniyor? Orada kaderine terk edilmesi mi arzulanıyor?
Sayfa 188
20 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.