Gönderi

NEFİS TESKİYESİ - 2
Bundan sonra kimle ne yaşasam isim vermeden paylaşacağım. İyiden iyiye kafam rahalıyor. İkinci yazımda yine isim vermeden beş bayandan bahsedeceğim. Dördü aynı yerden biri başka bir yerden tanıdık. Bu anlatacağım bayanlardan ilk ikisinin gerçekten iyi insan olduğundan eminim diğerleri de yüzeysel iyi olabilir düşüncesindeyim. Çünkü ilk ikisi düşüncelerini hiç bir kuşku duymadan belirtiyorlardı. Ben bu beş bayanın iyiliğini anlatacağım ama sanki kimse iyilik yapamazmış gibi değil iyiliğinde bazen bir kalıp olarak kullanıldığı için yazacağım. Şimdi meseleye geleyim. İlk anlatacağım hanımefendi benim yaşlarda ismini sormayı unuttuğumu 1 sene sonra hatırladığım birisi. İsmini gizlesem de gizlemesem de değişen bir şey olmaz çünkü ismini bilmiyorum hâlâ. Bununla birlikte kendisiyle birlikte aynı yerde oturan başka bir hanımefendinin de adını bilmiyorum. İyi insanlarla tanışırken isimlerini sormayı unutuyorum. Neyse ilk kişiyi anlatmaya başlayayım. Bunun adı da X olsun. X Trakyalı kendi hâlinde, muhabbet etmeyi seven birisi. Hayatımda ilk defa gördüğümde sevinçle "vay benim gardaşım gelmiş" dediğim kişilerden. Belki kızın bende gönlü vardı ben böyle tepki veriyorum. Bende ki de cinslik. Bu X kişisi nöbet tuttuğum yere veyahutta beni gördüğü herhangi bir yere gelirdi birisi sohbeti kesip içine etmediği sürece akşama kadar beynimiz uyuşana kadar muhabbet ederdik. İş yoğunluğundan beynim uyuştukça resmen Allah'a dua ediyordum ki o kız gelsin muhabbet edek. Kızın bana karşı duygusu neydi bilmem ama muhabbeti güzeldi. Aynı lisedeyken ki arkadaşım Elif gibi kendi içinde yaşıyor ama söylemiyor. Kız bana terapi gibi geliyordu, nöbette anlaştığım diğer site sakinleri gibi akşamları yedirip içiriyordu beni. Elif'ten sonra hoş muhabbet ettiğim ikinci kişi. Gerçi kankalık konusunda Elif'in eline kimse su dökemez ayrı konu. Bu kızın Allah razı olsun çok iyiliğini gördüm hemde karşılıksız. İkinci anlatacağım kişi de Y olsun. Buda benim yaşlarda engelli biri. Yürüteç yardımıyla yürüyor. Gideceği yere yakın sitelerinin rampasıydı. Bu kız mesela duygularını, düşüncesini açıkça belirtiyordu. Sitenin yanında bir dişçi vardı. Oranın çalışanları sigarayı yakıp toplanıp gelir bedava düşük bütçeli Yaprak Dökümü izler gibi bu iki kızla muhabbetimi izlerdi. Bu engelli kız ne yaptıysa etti beni her türlü muhabbete soktu. Bende kendime nefis teskiyesi yapıyorum. Üçüncü anlatacağım Z kişisi de benim gibi güvenlikti. Benden birkaç yaş büyük, Karadenizli ve durduk yere sinirlenen biri. İlk benle anlaşamazdı. Ben resmen onla nöbet tutmak istemezdim. Buda arada nefsimi sınadı. Şimdi bunun iyiliğine yüzeysel diyebilirsiniz. Bundan sonra anlatacağım A kişisi vesilesiyle aramızdaki buzlar çözüldü. Kendisine olgunluğundan "abla" diye hitap ederdim. A kişisi yeni işe başlamıştı ve kendisi aslında mimarlık mezunu ama güvenlik işi yapıyor. Oda kendi hâlinde biriydi. Bir gün işi öğrensin diye bunu devriye yapmışlar. Benim de öğlen namaz kımam lazımdı. Amire anons geçtim A kişisi değişime geldi. Namaza gittim geldim Z kişisi bağırıyor "Aykut'a kurban olayım" diye. Allah Allah yine bilmeden kısmet açma düğmesine mi bastım? Şirket patronu sitenin ikinci etabında otururdu. Mafyavari bir tip. O geçerken A kişisi Z kişisine bakmış. Z kişisi normalde bana karşı önyargılıydı. Baktım meğer kafasında beni işe yaramaz gibi düşünüyormuş A kişisi bunu dellendirmiş şirket sahibi geçerken. Şirket sahibi muhabbet ediyorlar sanmış kıyameti koparmış. Z kişisiyle 1 sene ondan sonra içli dışlı olduk ama onunda arada herhalde travmaları debreşiyor bana yüzüğünü gösterip duruyordu. Şimdi A kişisini anlatayım. A kişisi normalde mimarlık mezunu ama anlamadığımız bir şekilde güvenlik işi yapıyor. Bunla şahsen muhabbet ettik kendisi aynı benim gibi kendi kendisine nefis ve edep teskiyesi yapıyor. Kişilerin hâl ve tavırlarına göre davranıyor. A kişisi de enterasan biriydi ama iyi kızdı. Şimdi son olarak B kişisini anlatayım. Bu tam zaten nefis teskiyesi. Bunla da Esenyurt'ta ilk çalıştığım sitede tanıştım. Kendisi yaşıtım Türkmen biri. Ablası ve eniştesiyle yaşıyor. Eniştesi kokoreç satıyor. Bir gün hemşehrim bir site sakini sitenin arkasındaki kıç kadar alana domates ekti. Çocuklar basmasın diye de demir kapı yaptı ve bir anahtar da bana verdi. Neyse bu Türkmen kız bir sabah ben nöbetteyken affedersiniz sadece paltonu hariç bana diyor ki "Aykut benim pantalon balkonda. Balkonda eniştemle ablamın yatak odası tarafında kalıyor. Eniştemden utanıyorum. O kapıyı açar mısın gidip pantalonu alayım" dedi. Bende içimden "eniştenden utanıyorsun da benden utanmıyor musun? Ben ki daha el adamıyım" diye diye açtım kapıyı bakmadan. Bir yandan da tövbe çekiyorum. Balkonları giriş katın biraz üstünde. Kız pantalonu aldı bana seslenerek teşekkür ediyor. Benim birden "lan yürü git" diyesim geldi. Anlattığım iki kişi haricinde bana iyi imtihan oldu kadınlar.
60 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.