Gönderi

SUYUN ÜSTÜNE BIRAKTIĞIM NOTLAR
Bu başlığı kullandım çünkü son zamanlarımda kendimi boğuluyor gibi hissediyorum içimde bir şeyler yapma isteği var ama gücü yok yani isteklerimle güçsüzlüğüm arasında sıkışmışım ne yapacağımı bilmiyorum kendimi denizin ortasında boğulmamaya çalışan her su üstüne çıktığında imdat çığlıkları atan boğulmaya başlamış ama bir umut belki kurtulurum diyen kişi gibi hissediyorum belki bu notlarım yazılarımda bunun içindir bilemiyorum ama hissediyorum. Son zamanlarda yazılarımda bir şey fark ettim sürekli sanırım belki gibi kendimden emin olmadığımı belli eden kelimeler kullanıyorum ne ara böyle oldum anlamıyorum yargılanmaktan mı korkuyorum? Yoksa fikirlerimin düşüncelerimin arkasında durmaktan mı? Kendime olan güvenimi mi kaybettim yoksa bunu benden aldılar mı? Bi de son zamanlarda sürekli bu ikilemleri yaşıyorum sanırım zaman geçtikçe her şeye yabancılaştım kendimde bile yabancılaştığımı fark ettim bunu sebebi olarak son zamanlarda bulunduğum durumlar için de beslediğim durum ideallerimin birbirini tatmin edememesine bağlıyorum. Geç kalkıyorum bunu hiç sevmem çünkü zaten bir gün uyanmak istesek bile uyanamayacağımız kadar çok uyuyacağız o yüzden vücudumuza yettiğinden fazla uyumayı, geç kalkmayı sevmiyorum birinde ömründen çalıyorsun diğerinde ömrünün günlerinden çalıyorsun düşüncesi bile üzücü ama ne hikmetse bugünler de hiç kalkmak başlamak istemezcesine uyumak istiyorum adeta kendini öldürmekten korkan bir adamın uyuyarak ölümünü beklemesi gibi ne komik değil mi? Hayallerim var ideallerim, planlarım, savunmak istediğim düşüncelerim var ama bu küçük mantık parçacıkların hepsi birleşince büyük bir mantıksızlık parçası oluşturuyor bu da bana savaşmak için ayağa kalkıp dövüşmek için uydurduğum bütün motivasyonların ne kadar da aptalca olduğunu kanıtlıyor. İşin garip kısmı içim de derinlerde bir yerde sürekli bir üretme isteği var zayıf çelimsiz bir ses hayatımdaki ufak bir problem kolayca bu sesi susturabiliyor hemencecik. Bu notlarımın yazılarımın birine umut vermesi mi gerek bilmiyorum ama bu notumun benim iç sesime kulak vereceği kesin herkesi hep daha fazlası için yoruyoruz ihtiyaçları var mı bilmeden aslında çoğu zaman geçip gideni hiç gitmeyecekmiş gibi kovalıyoruz yakaladıktan bir süre sonra ya o gidiyor ya sen göç ediyorsun sanırım bu pesimistlik fazlasıyla bu umutsuz benliğime yetti. Artık kendimi daha mı iyi hissediyorum pek sanmam ama en azından daha rahat hissediyorum çünkü sürekli savaşmam gerekmediğini anladım zaten bir deniz havası alıp biraz hoş sohbet edip göçeceğiz tabi eğer biraz şanslıysak biraz sevip seviliriz de. Seneca MOON 16:33 Budapest XIII. Kerület 08/02/2024
·
13 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.