"Çocuklarınız var, paranız yok değil mi? Evlatlarınız âhir ömrünüzde size bir feci yaprak dökümü manzarası seyrettirmekten gayri saadet vermezler." işte bu cümleyle başlamıştı "Yaprak Dökümü" macerası ve Ali Rıza Bey bu manzarayı acı bir tecrübe ile izlemişti. Modernleşme sürecindeki Türk toplumunda sosyal değişimle yitirilen değerlerin Ali Rıza Bey'in ailesinde sebep olduğu dağılma ve yıkım izleyen veya okuyan herkesi etkilemiştir mutlaka. Bir babanın ailesi ve en önemlisi çocukları için hayatı boyunca çalışıp onları "Bir babanın çocuklarına bırakacağı en kıymetli miras temiz bir isimdir." anlayışıyla iyi yetiştirmeye çalışmasının sonucunda uğradığı hayal kırıklığını ciğerimde hissettim. Fikret, Şevket, Leyla, Neclâ ve "tekne kazıntısı" diye adlandırdıkları Ayşe'nin birer yaprak gibi dökülüp babalarına böylesi bir acıyı yaşatmaları ne acı. Çok eski bir dizi olmasına rağmen televizyonda tesadüfen rastladığım ve beni derinden etkileyen bu dizinin kitabını da evde tesadüfen kitaplığın arkalarında bir yerlerde buldum. Dizi ile kitap arasında belirgin farklar olduğunu gördüm kitabı okuduktan sonra meselâ ek karakterlerin eklenmesi, senaryonun daha karışık hale getirilmesi gibi. Buna rağmen dizi de kitap da sizi kesinlikle etkisi altına alıyor.Kitabı okurken bilinmeyen sözcüklerin fazlaca kullanılması sizi daha sade dil ile yazılmış basımlara yöneltebilir fakat sonuç itibari ile Reşat Nuri, kalemine bayıldığım yazarlardan bir tanesi. Okuyun, izleyin derim. Keyifli seyirler, keyifli okumalar. Son olarak; dizinin son bölümlerindeki yorumlara baktığımda izleyenlerin çoğunun burdan "Aşk-ı Memnu" ya ya da "Dudaktan Kalbe" ye geçtiğini gördüm, ben tercihimi "Aşk-ı Memnu" dan yana kullanıyorum. Burdan dooğğru "Aşk-ı Memnu" ya, orada görüşmek üzere. :)

Yaprak DökümüReşat Nuri Güntekin · İnkilâp Kitabevi · 199028,7bin okunma

·

34 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Asiye KÖKSAL