Gönderi

Özür dilemek ile aranız nasıl?
Bazı insanlar için ‘özür dilerim’ diyebilmek çok zorken bazılarının bunu çok sık yapması hakkında ne düşünürsünüz peki? Türk Dil Kurumuna göre özür dilemenin iki anlamı var. Birincisi, yapılan bir yanlıştan ötürü bağışlanmayı dilemek, ikincisi ise kişinin özrünü ileri sürerek bir işi yapmayı istememesi ve o işten bağışlanmasını dilemesi. Her iki tanımda da ötekiyle ilişkiye vurgu var. Ya ilişkiyi onarmak ya da zedelememek için yaptığımız bir eylem, özür dilemek. Hata yapmak ya da başkalarını (istemeden de olsa) zor durumda bırakmak gibi durumlar kaçınılmaz olduğuna göre, özür dilemek de insan olmanın bir parçası. O zaman yazımın başındaki sorunun cevabını ötekiyle kurduğumuz ilişkide aramak gerekir. Hatayı genellikle kendimde arayan, çatışmadan kaçınan, birilerinden bir şey talep etmekte zorlanan, ‘hayır’ diyemeyen biriysem kendimi insanlardan sık özür dilerken bulabilirim. Bu durumda; Beni sürekli hatalı gören eleştirel iç sesimi, sağlıklı olandan ayırabilmek, Gerektiğinde çatışmayı göze almak ve bunun beni güçlendireceğini bilmek, İnsanlardan bir şeyler talep edebilmek, Gerektiğinde ‘hayır’ diyebilmek ve bunun için suçlu hissetmemek gibi bazı konular üzerinde düşünebilirim. İki zıt davranışın sıklıkla aynı yerden köken aldığını hatırlatarak özür dilemekte zorlanma kısmına gelelim. Baş etmemiz gereken bir durumu üç şekilde karşılarız: Teslim olma, savaşma ya da kaçma. Eğer özür dileyemeyen biriysem, burada ya kaçıyorumdur ya da kendimi her daim haklı görüyorumdur ( Savaş ya da kaç ). Kaçmanın ne demek olduğu açık, savaşmaya da şöyle bir örnek vereyim: Özür dilememe davranışım kendimi her zaman haklı görüşümdense, temelde katı bir eleştirel iç sese sahip olmam oldukça olasıdır. Bu sesle baş edebilmek için onun söylediğinin tam tersine kendimi ikna etmiş olabilirim. Yani her zaman hatalı değil, her zaman haklıyım. (Şema terapide aşırı telafi dediğimiz bu savunma, kişinin bilinçli tercihiyle ortaya çıkmaz.) Dilimizde, bildiğim kadarıyla bazı yabancı dillerde de, özür dilemek (‘kusura bakmayın’, ‘affedersiniz’ gibi özür dilemenin farklı biçimleri de buna dahil), aynı zamanda bir nezaket ifadesi olarak kullanıldığı için arka planında yatan nedenler gizlenebilir. Ancak ne şekilde olursa olsun ölçülü olmayan bir özür dileme(me) davranışı söz konusu olduğunda, bu yazıda tartıştığım nedenleri düşünmek gerekir. Bu yazıya da Harry Potter serisinden sevgili Neville Longbattom iyi gider diye düşündüm. Neville, serinin ilk filmlerinde düşük kendilik değeri nedeniyle kendine güvenmeyen, sık hata yapan ve çok özür dileyen bir karakterdir. ‘Serinin ilk filmlerinde’ kısmına dikkati tekrar çekeyim :)
·
39 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.