Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

552 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
"𝑬𝒏 𝒂𝒛𝒊𝒏𝒅𝒂𝒏 𝒚𝒂𝒔𝒊𝒚𝒐𝒓𝒖𝒛... 𝒀𝒂𝒔𝒂𝒎𝒂𝒌 𝒅𝒆𝒏𝒊𝒓𝒔𝒆." Öncelikle bu serinin ilk iki kitabının ortak bir incelemesi olacaktır, bunu söylemek isterim. "Bronz" aslında benim tamamen öylesine, kafa dağıtmak için başladığım ve belki bu yüzden belki değil ama beklentimin üstüne çıkan ve beni tam olarak aradığım şekillerde tatmin eden bir kitap oldu. Lakin bir şeyi hesaplayamadım o da serinin dört kitap olacağını ve daha 3. kitaptan bile bir haber olmadığını bilmemem oldu. Hal böyleyken ve ikinci kitap da iyi bir yerde bitmişken beklerken bir hayli merak edeceğime eminim -ki şimdiden merak etmeye başladım bile. Öncelikle ilk kitabın konusundan bahsetmek istiyorum, böylece pek "spoiler" da içermemiş olacak. Ana karakterimiz Hisar Alatav ama kendisine His olarak hitap edilmesini seviyor. Kendisi dünyaya bir amaç için getirilmiş, doğumu da ölümü de planlı, öleceği güne kadar her gününe mum yakıyor. Kimse tarafından sevilmemiş ve bir asker veya daha doğru tabirle kurban olarak yetiştirilmiş. Kitabın evreninde tarot kartlarından oluşan bir düzen var. Aslında ben konusuna ilk baktığımda kast sistemi gibi tüm insanları ilgilendiren bir sistem hayal etmiştim ama anladığım kadarıyla öyle değil. Ve kitabı birçok açıdan çok sevsem de sistemde açıklanmayan kısımlar akıl karıştırmaktan ziyade kitabın eksikleri gibi göze çarpıyor. Neyse ben devam edeyim elde var olanlarla. His'in büyükannesi Arkana denilen ve dünyayı yönettiği söylenen bir grubun üç kurucusundan biriymiş ve kartı İmparatoriçe'ymiş. Herkesin bir kart sahibi olup görevlerinin böyle belirlendiği ve kartın her şey demek olduğu bir düzen düşünün. Ama İmparator ve Şeytan tarafından ihanete uğramış ve kartı hiç var olmamış gibi bir hale gelmiş. Büyükannesi özellikle de annesi tarafından hiç sevilmeyip üzerine bir de nefret edilen His'i ileride İmparatoriçe kartını kullanabilsin diye yetiştiriyor, babası da aynı şekilde onu bir asker gibi eğitiyor, ailesini öldürmekten suçlanıp hapse giriyor, ardından da KALE denilen bir askeri organizasyona dahil oluyor. Açıkçası His'le ilgili çoğu şey ikinci kitabın sonunda bile bize bir gizem olmaya devam ediyor. Babadan oğula kartların geçtiği, kartsızların dışlandığı bu düzene zamanında başkaldırmış bir karakterimiz de var, kitaba adını da veren Bronz. Bronz da İmparatoriçe'ye ihanet eden İmparator Altın'ın torunu ve şimdiki İmparator. Herhangi bir kimliği yok, onu tanıyan, gören, bilen yok. Kitabın daha başlarında His'in karşısına çıkıyor. Daha önce kimseyi öldürmeyen ama bir ölüm makinesi gibi yetiştirilen ve dışarıdan ünlü bir piyanist olarak görülen His onu göğsünün solundan vuruyor ve öldüğünü düşünüyor. Oysa kalbi sağda olan Bronz hiçbir şey olmamış gibi geri dönüyor ve başına getirilen bazı şeylerden onu sorumlu tutuyor. His bunları kabul etmeyince gerçekler ortaya çıkana kadar Bronz yanında kalmasını istiyor ve His Bronz'un evine misafir oluyor... Ya da her şey bu kadar basit mi oluyor? Önümüze çok akıllı ve dünyayı parmaklarında oynatıyor olarak lanse edilen iki karakterin elbette böyle basit hamleler yapmayacağını hepimiz tahmin ediyoruz. Bronz His'ten onunla ortak olmasını isterken ikisinin de herkesten, birbirlerinden ve hatta kendilerinden sakladıkları bazı şeyler var. Genel olarak bazı şeyleri tahmin etsem de bazı şeyler benim için şaşırtıcı oldu ve bunu çok sevdim. Her kitapta açığa çıkan yeni sırlar beni kitaba daha da bağladı. Dediğim gibi Arkana sistemi çok güzel olsa da bence tam oturmamış, umarım yazarımız bunu toparlar. His'in annesinin nefret dozunu arşa çıkarması gereksiz abartılı, sırf biz His'e bağlanalım diye yapılmış gibiydi, dünya meselesi gibi olan bir konuda sadece Rus ve Türklerden bir iki kişiyi görmemiz kitabı basite indirgemişti, annesi onu sevsin diye her şeyi yapan His'in ona yasakladılar diye annesinin ana dili olan Rusçayı öğrenmemesi -Duolingo'dan bile bakabilirdi- tuhaftı. Bunlar gibi birkaç detay hatta detaydan ziyade konuyu belirleyen şey vardı ki abesti. Yine de özellikle ikinci kitap sonlara doğru içimi kıpır kıpır etti ve beklediğimi bana verdiği için yüksek bir puanı hak etti. Karakterleri sevdim, konuyu sevdim, yazarın dilini ve anlatımını sevdim -ne abartılı ve yapmacık ne de fazla basitti. Bu kitapta devreye giren yan karakterden anlatım olayınaysa hiç gerek yoktu, kitap uzasın diye yapılmış gibiydi. Ama His'in yanında Bronz'dan bölümler olmasını sevdim hatta üçüncü kitapta daha çok bekliyorum. Tamamını okumasam da "Ateşpare" gibi vurdulu kırdılı ve kadın karakterin çılgın olduğu, Wattpad düzeninde yazılmış kitapları seviyorsanız, "Cam Şato" serisindeki gibi karakterlerin okuyucudan bir şeyler saklayıp sonra sizi ters köşeye çekmesi hoşunuza gidiyorsa, yine "Siyam"daki gibi gizemli ve bildiğimiz gibi olmayan erkek başrolleri seviyorsanız tavsiye ederim. Kafa dağıtmak için uygun olan, sıkılmadan okuyabileceğiniz, aşktan ziyade gizemin ağır bastığı, aksiyon sahneleri de içeren, güçlü kadın karakterin hedeflendiği, düşmandan aşka temalı, ikilinin arasındakilerin yavaş geliştiği (slowburn), kurgu itibarıyla genç-yetişkin olan, özellikle ikinci kitabı abartılı olmasa da yetişkin içerikler barındıran bir kitap. Okumayı düşünüyorsanız aklınızda bulunsun diye belirtmek istedim...
Bronz 2
Bronz 2Özge Naz · Ren Kitap · 2023386 okunma
·
216 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.