Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

182 syf.
9/10 puan verdi
·
8 günde okudu
#Okudum #KitapYorum #İktidarsızlar #FatihAltınöz #ÇınarYayınları #Roman #178Sayfa Merhaba arkadaşlar, Bugün sizlere Çınar Yayınlarından çıkan, Fatih Altınöz’e ait "İKTİDARSIZLAR" isimli romanla geldim. Bu kitabı çok sevgili arkadaşım Mustafa Yıldırım sayesinde okudum. Varlığı o kadar değeli ki!.. Kendisinin sevdiği, tavsiye edebileceği eserleri paylaşmış olması büyük şans!.. Zira iki binin üzerinde kitap okumuş bir kitap profesörü. Hediye etmese sayın ve çok kıymetli yazarımız Fatih Altınöz’ü tanımazdım. Çoook teşekkür ederim. Müthiş memnun kaldım. Altınöz romanın anahtar sorusu "nasıldı" ? diye sorsa..? Net cevabım "Aliyülâlâ" derdim. Yani kitap efendim... Küçük bir nazire olsun bu da. Saça takılan toka misali. Vazo içinde tek bir gül, ya da kavanoz biçimli bir kadeh içinde Tawny Port şarabı (fındık aromalı) olanından. "İKTİDARSIZLAR" ; doksanlı yılların önemli dergisi Şizofrengi’nin kurucusu, yazarı aynı zamanda anti psikiyatri konusunda ülkenin önemli kişilerinden Fatih Altınöz’ün ikinci romanı. Sırada "KUTSAL AİLE" isimli kitabı var. O da sevgili Mustafa'dan. Romanda yaşadığım fiziksel hissiyatı açıklama kısmına geçmeden halî ahvalimi sunmak isterim. Böyle yaralarınız kabuk düşerken ki tatlı bir kaşıntı olur ya; azcıkta tırnağınızla kanırtmak istersiniz. Daha rahat kaşımak için. Biraz da gıdıklar hani!.. Hafifte tatlı acı uyumu yaşanır ona yakın bir şey. Dalga dalga yükselen, dozu yerinde, sanki sınıfta öğretmen tahtada sırtı dönük Logaritmayı anlatıyor, sen de sıranın altında "İKTİDARSIZLARI" kaçak okuyorsun gülme krizindesin, görmeden karnından gülüyorsun. Bir yandan ter kan içindesin. Yakalanmamak içün üstün mücadele veriyorsun. Düdüklü tencerenin gazını bırakma haline yakın. Aman diyim; olur ya bir marazınız vardır karnınız dikişlidir o zaman okumayın. Demedi demeyin dikişleriniz atar. Yeminlen. Ben samimi, insan hallerini dümdüz anlatan, aman ayıp olur şu kelimeyi kullanmayım, daha usturuplu cümleler kurayım demeyen, sanatı sanat için değil de halk için yapan, ev hallerini ayan beyan ortaya koyan, kitabın o gizli bağlarını okurun kalbine bağlayan yazarları ayrı seviyorum. Altınöz adamım yani. Kitabın kaderine ortak etti zira. Vallahi tam da ben bunu derdim diyorsanız iş bitmiştir. Biliyorum çok uzattım. Ama bunları demesem olmazdı. Şimdi konu diyelim: Size bir hikâye anlatayım. Canım istedi. Canm da istemedi aslında mecburum. Karar da veremiyorum. Beri bakın hele. Şöyle oldu:..... Diye başlıyor evlere şenlik hikâye. Okuru Erosladı bile. Samimi, içten, kısır altın gününe gelmişim sanki. Üç farklı sınıfsal yapıdan üç farklı erkeğin erkeklik hallerinin, mizahla sarmalanmış, akıcı ve eğlenceli bir şekilde anlatılmış, çokça güldüren, düşündüren hikâyesi. "İKTİDARSIZLAR". Taksici Nuri, medyatik Faruk Bollu ve kitabın anlatıcısı Bahtiyar. Hepsinin ortak noktası iktidar meselesi. Kapak resmi ateş edemeyen bir silahın eğik duruşu. Tek resim olayı resmen özetlemiş. Ne siyaset ne ekonomi ne spor, ülkenin en ünlü televizyoncusu Faruk’un merak ettiği tek bir soru vardır: "Nasıldı?" Hayatına girmiş tüm kadınlarla halvetini film şeridi gibi gözünün önünden geçirirken özgüveni yerle bir. Ya hepsi ona yalan söylediyse? Önüne gelen her kadınla aldattığı karısı bile yıllardır arkasından dalga geçiyorsa?.. Onu intiharın eşiğine getiren liste anket sorusu canından vazgeçmeye aday sırasına sokuyorsa zavallı Faruğu. Faruk ne yapsın? : Karısı Aslı'nın banyoda arkadaşı Nurselle konuşurken yıllardır mutluluk taklidi yaptığını ifade ederken konuşulanları duydu bile. Sonrasında zaten kendini intihar etme niyetiyle İstanbul Boğazı Köprüsüne atışı, çapkın taksici Nuriyle karşılaşması akabinde başına gelenleri anlatmasıyla macera hız kazanıyor. Bahtiyar yani anlatıcı da bir aldatma hikâyesi mağduru. Oğlu Furkan ve karısı tarafından evden iltica ettirilmiş. Altmışlı yaşlarda annesinin evine sığınmacı olarak yerleşmiş. Kadın erkek ilişkilerinin vahim, hazin ve matrak yönlerini açığa vuran tüm zamanların eşsiz anlatımı. İsteyip de anlatamadıklarınız, anlayamadıklarımız, aldatma ve aldanma hallerimiz büyük bir sürpriz niteliğinde İKTİDARSIZLARDA... Dikkat!!! İçeriğinde kabartma tozu olan neşe hadsafhada. "Kahkaha vanasını açıyor, eleştiri tetiğine basıyor." Murat Menteş Televizyonda üst üste götdüğüm bir yüz benim bir parçam, canımın içi haline geliyor. Çok seviyorum, kıyamıyorum ona. Bazı insanlar hem yalancıdır hem de sorsanız hep haklıdırlar. Kuşlar bizden şanslı. Sanırım bir serçe hiçbir zaman bir akbaba tarafından anlaşılmayı bekleyerek vakit kaybetmiyordur. Bulaşırsa canının yanacağını biliyordur. Biz insan denen mahlûklar, kim akbaba kim değil hiçbir zaman sıfatından anlamıyoruz ve bir sürü vakit kaybedip bir yığın üzüntü çekiyoruz. (Say. 120) Çıktım sokağa poyraz bir vuruyor böyle göğsüme göğsüme. Banyoluyum. Kalp krizi an meselesi. Neymiş her şeyi kadına bırakıp ceketi alıp çıkarlarmış! Kim ulan bunlar? Yazın çıktılar herhalde. Kışın çıkın bakalım erkekseniz! (Say. 41) Eskiden kültürfizikhareketleri der geçerdik, şimdi bel için ayrı, omuz için ayrı, basenler için ayrı, bacaklar için ayrı hareket var. Her yerin hareketi ayrı. Sonuç ne peki? Sonuç? Aletlerin kilo verdirdikleri filan yok. Söyleyeyim. Tek faydaları var. Yeni koca bulduruyorlar. Onun da neresi fayda? Mağduruz. Mağduruz ki ne mağduruz.(Say115)
İktidarsızlar
İktidarsızlarFatih Altınöz · Çınar Yayınları · 201761 okunma
·
46 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.