Gönderi

112 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
İşleneceğini Herkesin Bildiği Bir Cinayetin Güncesi
Orjinal dilinde manası "İşleneceği duyurulmuş bir cinayetin güncesi" olan Kırmızı Pazartesi bir toplumun bir cinayetin işlenme sürecinde nasıl seyirci kaldığını ve cinayet kurbanının da basiretinün nasıl düğümlendiğini anlatıyor. Bunu Gabo 'dan okumanın sayesinde ve tabi ki İnci Kut' un harika çevirisi sayesinde bu kadar keyifli okuyabiliyoruz. Ülkemizde de bu Kırmız Pazartesi ismi çok ünlü ve olacağı zaten belli olan kötü olaylar için hiçbir tedbir alınmadığı durumlarda bir deyim gibi kullanılıyor. Sadece başlıkla değil içerikle de çok bizim toplumumuzla çok yakınlık lar buldum kitapta. Marquez okumak biraz Yaşar Kemal okumak gibi. Özellikle üslup olarak büyülü gerçekçi anlatım kullanmaları. Sonrasında bu kitap özelinde toplumda kadın bekareti üzerinden bir namus kavramının yaratılması ve bunun kutsanması ayrıca bu durumun sonuçların bir cinayete bile sebep olabilmesi. Toplumdaki bireylerin sert geleneklsr, töreler karşısında yapacak hiçbir şeylerinin olmaması ve bu törelerin kendilerine hep kurbanlar yaratması gibi benzerlikler var. Bu kitapta da toplumdaki bu namus kavramının kendine seçtiği kurbanları görüyoruz. Burada cinayetin bir kurbanı olduğu gibi cinayeti işleyenler de bir kurban aslında. Çünkü kız kardeşlerinin bekaretine elinden aldıklarını düşündükleri Santiago Nasar 'ı öldürmeleri gerekirdu namusu konusunu temize çıkarabilmleri ve başarı dik tutabilmeleri için Vicario kardeşlerin. Vicario kardeşlerin başka çareleri yoktur, bu işi halletmeleri gerekiyordur ama bunu içten içe aslında istemedikleri bize kitapta hissettirir. Birileri onları engellesin diye Santiago Nasar 'ı öldüreceklerini tüm kasabaya olay zincirlerinin içinde bir şekilde duyururlar. Zaten bu yüzden de herkesin işleneceğini bildiği bir cinayet halini alır. Anadolu insanını anımsatan bir başka durum da insanların bir şeylerin olacağını hissetmesi, içlerine doğması gibi kültürümüzde görebileceğimiz durumlar. Misal kitabın bir yerinde Anlatıcının kardeşi Margot 'un Santiago Nasar' ı evine çağırma konusunda ısrarını n sanki Santiago Nasar'ı öldüreceklerinin içine doğması gibi yorunlanıyıpr tabi Margot'un haberi yok ama bir şekilde bir güç ona bunu yaptırıyor. Sonra Bwyardo San Ramos düğünden sonra Angela Vicario 'yu babasının evine götürüp kapıyı çaldığında bunu duyan Angela' nın annesinin kapının çalınış şeklinden sanki kötü bir şeyler olacağını hissetmiş gibi veriliyor. Kitabın başlarında da Santiago Nasar'ın gördüğü rüyaların annesi tarafından yorumlaması ve sonuçları karşılaştırılıyor. Bir başka yerde Angela Vicario gelinlik giydiğinde onun hali çevresindekiler tarafından "evli kadın" siması geldi genç kız siması gitti yönünde yorumlanıyor. Bu gibi durumlar bizim toplumumuzun kültüründe de benzer şekilde kendine yer buluyor. Herkesin işleneceğini bildiği bir cinayet nasıl olur da engellenemez diye düşünmemek elde değil. Ancak olaylar öyle bir gelişiyor ki, Santiago Nasar'ın basireti öyle bir düğümleniyor ki Vicario kardeşlerin Santiago Nasar 'ı öldürmekten başka seçeneği kalmıyor. Marquez' in büyülü gerçekçi anlatımı içinde ise bunlarıı rahat bir okumayla indiriyoruz ve hiçbir durum hiçbir olay bizde soru işareti bırakmıyor. Cinayet yol açan bir sürü sebep var. Bu bri sürü ihtimallli olay bir araya geliyor cinayet ancak öyle işlenebiliyor. Bu kadar ihtimalin içinde bir aksaklık olsa belki de Santiago Nasar hayatta olacak ama öyle olmuyor. Kimileri Vicario kardeşlerin bunu yapamayacak kadar iyi olduklarını düşünüyor, kimleri onu uyarmak istiyor ama bir türlü haber ulaşmıyor, kimleri onu bulamıyor, kimleri onun içten içe ölmesini istediği için engelleyebilecekken engellemiyor, kimleri ise Vicario kardeşler onu öldürmeye gelirken adeta adeta onun kurtuluş yolunu kapatıyor. Peki Santiago Nasar ne yapıyor? O her şeyden habersiz mutlu bir şekilde dolşıyor aslında o gün öldürüleceğini bilmeden. Son dakikalarda öldürüleceğini öğrendiğinde şaşırıyor, anlam veremiyor. O dakikadan sonra basiretine bir düğüm daha atılıyor. Müstakbel nişanlısı nın evinden çıktığında nereye gideceğini bilemiyor. Herkes bir kurbanlık gibi ona bakıyor. Evinin yolunu şaşırıyor. En son evine doğru koşarken sonlara doğru yaklaşıyor zaten. Ama buraya kadar bile Pablo ve Pedro Vicxario ikizleri kendilerini bu cinayeti işlemekten kurtarmaları için kırk takla atıyorlar. En son onlar bile Cristo Bedoya 'yla, onu en yakın arkadaşı, ona haberi direkt verebilecek olan kişiyle onu öldürüceklerinin haberini yolluyor. Ancak Cristo Bedoya da bir türlü onu bulamıyor. Kitabı keyifli hale götüren bir başka durumda kitaptakü teknik. Cinayetin işlendiğüni baştan biliyoruz. Ancak üslup ve teknik öyle güzel bir uyum yakalıyor ki kitabı keyifli hale getiriyor. Olayı kşatptaki bir sürü karelerin gözünden görüyoruz ve olayın herhangi bri yerinde de o karakterler birlikte ortak bir durumun içinde de olabiliyor. He birinin gözünden anlatılan bu olaylar bizi zamanda. İleriye geriye götürebiliyor. Tüm bu anlatımla beraber her küçük detay bir yapboz parçası gibi birleşerek orataya büyük bri resmi çıkarıyor. Marquez tüm bu olanlara sorgu yargcının cinayet raporuna düştüğü bir notta n cevap veriyor aslında :Kader bizi görünmez kılar. Burda kader öyle bir işliyor ki Santiago Nasar hem görünmez oluyor hem göremez oluyor.
Kırmızı Pazartesi
Kırmızı Pazartesi
Gabriel Garcia Marquez
Gabriel Garcia Marquez
Kırmızı Pazartesi
Kırmızı PazartesiGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 202159 okunma
·
1 artı 1'leme
·
114 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.