Kierkegaard, varoluşçulukta başta gelen filozoflardan biri. Daha önce birçok düşüncemi dile getirmiştim. İnanç, iman, ahlak ve kendini gerçekleştirmeye önem veren biri. Onun için dinî inanç en tepe nokta; kendini gerçekleştirmede en üst seviye. Bazı noktalarda tabii ki katılmıyorum. Ne kendini gerçekleştirmede sadece dinî inancı savunurum ne de inancın olmadığı yere inanırım. Birçok dindarın kabul etmediği nice inançlılar varken diğer yandan da hiçbir şeye inanmıyorum diyenlerin körü körüne, değişmezcesine ve keskin bir şekilde inandığı ilkeleri olduğuna şahit oldum. Belki bir "Sentez"den bahsedebilirim kendi inandıklarım ve birey olma yolum için. Sentez! Basit duran ama oldukça zor hayatta kalabilen bir şeydir "Sentez". Benim felsefem şimdilik kenarda dursun. Kierkegaard inancın kökeninde yüce olan "aşk"ı görür. Aşkta bir ölümsüzlük ve kahramanlık görür; kendinde ise bunu göremez. Bu yüzden ayrılmıştır biricik Regine'sinden. Sevdiceğinden ayrılır ama onsuz da yapamıyor; Tanrı sevgisinde, imanda bulur onu. Övgüsünü de Hz. İbrahim ile anlatır. İbrahim'in oğlu İshak'ı kurban etmeye götürmesinde; sessizce ve susarak. Tüm estetik, etik ve ahlâkî kuralları hiçe sayan ama en yüce aşama olan o inancın doruğunda İbrahim'i birçok oluşturduğu problematalarla bile aklayan o hayranlığı karşısında titrerken siz, o ise korku ve inanç ikilemindeki kendi şaşkınlığı ve titremesini size yansıtmış olduğunu en nihayetinde anlarsınız. Kierkegaard demek, paradoksun kendisi de demektir aslında. Bir yandan Tanrı sevgisini yüceltirken diğer yanda Tanrı sevgisiyle yarışan aşkını serer ortaya. Bir yandan buyruklara olan inancı yüceleştirirken diğer yandan evlilik dışılığı, alçakgönülsüzlüğü ve düş-toplum uyumsuzluğu içeren düşüncelerini okuyoruz. Hegel'e reddiye çekerken felsefeyle dalga geçer; sonra Sokrates ile tekrar bambaşka bir çelişkiler yumağına yakalanırsınız onunla. Teslimiyet, trajik kahraman ve iman şövalyeleri, birtakım bireysel sıkıntılar, toplumsal yargılar, aldatılma ve kabullenme, dâhi ile delilik gibi birçok noktaya da değinmiştir Korku ve Titreme eserinde. Okuyun, okutun: ah, Kierkegaard!

Korku ve TitremeSoren Kierkegaard · Say Yayınları · 20171,745 okunma

·

70 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Rabia KAÇMAZ