Gönderi

SERENAD Yeşil pencerenden bir gül at bana, Işıklarla dolsun kalbimin içi. Geldim işte mevsim gibi kapına Gözlerimde bulut, saçlarımda çiğ Açılan bir gülsün sen yaprak yaprak, Ben aşkımla bahar getiririm sana, Tozlu yollarından geçtiğim uzak iklimden şarkılar getirdim sana. Şeffaf danlalarla titreyen, ağır Koncanın altında bükülmüş her sak Seninçin dallarıdan süzülen ıtır, Seninçin karanfil, yasemin, zambak.... Bir kuş sesi gelir dudaklarından; Gözlerin, gönlümde açan nergisler. Düşen öpüşlerdir dudaklarından Mor akasyalarda ürperen seher. Pencerenden bir gül attığın zaman ışıkla dolacak kalbimin içi Geçiyorum mevsim gibi kapından Gözlerimde bulut, saçlarımda çiğ PORTRE Bir bahara açık duran penceresinde Belki bir gün gelir geçmiş zamanı arar Diyerek bu portreyi çizdi sanatkâr, Bir oda içinin ışık ve gölgesinde. Verdi bir başka renk, başka biçim, hasından; Diledi ki bir ölümsüz ömür yaşasın, Geçsin geceleri kışın, günleri yazın, Süzgün gözlerini seyredip aynasından Severdi, ağlardı, güler ve hatırlardı Değişmeden önce sanatın fırçasında; Onun bu güzel'e gebe Rönesansında Günler birbirini güden hoş anılardı. Şimdi çerçevede mahpus yaşamaktadır, Alnında o yaman ölmezliğin zaferi; Uzak bir rüyada yüzer gibi gözleri, Artık ne gülmekte ne de ağlamaktadır HATIRA Dün, bir gölge gibi geçti yanımdan Oydu, bir bakışta tanıdım onu; Rüyalarıma tayf halinde konan, Peşime bir korku gibi düşen o. Bazı bir yapraktı, bazı bir rüzgar. Dolardı aydınlık olup, odama. Bahçemde süzülür giderdi bahar Sabahının fecri vururken cama. Ayakları kumda bırakmadan iz Yanıma geldiği hep gecelerdi; Sanki bir lahitten kalkar ve sessiz Uzak bir maziye dönüp giderdi. Bir avuç ışıktı incecik yüzü, Gözleri geceler gibi derindi; İçine başımın her an düştüğü Avuçları sudan daha serindi. Geçerken dün yoldan, ruhumu saran Bir gölge halinde ve ağır ağır; Tanıdım; o, yâdı hoş zamanlardan Seven ve yaşayan bir hatıradır. BAHAR ŞARKISI Titrek bir damladır aksi, sevincin Yüzünün sararmış yapraklarında; Ne zaman kederden taşarsa için Şarkılar taşırsın dudaklarında. İşlerken hülyanı sesten örgüler, Bir çini vazodan dökülen güller Gibi hayalinde şafaklar güler, Buruşmuş bir çiçek, parmaklarında. Gözlerin kararan yollarda üzgün Ve bir zambak kadar beyazdır yüzün Süzülüp akasya dallarında gün Erir damla damla ayaklarında. Sesin perde perde genişledikçe Solan gözlerinden yağarken gece, Sürür eteğini silik ve ince Bir gölge bahçenin uzaklarında. Sen böyle kederden taştığın akşam, Derim: dudağında şarkı ben olsam; Gözlerinde damla ve içinde gam, Eriyen renk olsam yanaklarında!
·
54 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.