Gönderi

60 syf.
7/10 puan verdi
Kafede oturmuş Kasım'ı beklerken sekiz on kişilik bir grup geldi. Masalar birleştirildi, çay kahve söylendi. İlgimi çeken bir sohbet başladı. Hem konuşmaları bulunduğum konumdan tam olarak anlayamadığım, hem de böyle gizlice dinlerken kendimi suçlu hissettiğim için izin isteyip bu topluluğa yaklaştım. İçlerinden bir adama herkes "hocam" diyordu. Birkaç dakika sonra anladım. Kafede yazar söyleşisi varmış. Yeni kitabı çıkan üç yazar yerlerine geçti. Ortadaki toplu masaya gelelim iki dakika olmamıştı. Ben de eski yerime geçip söyleşi düzenini aldım. Herkesin hocam dediği adam Faruk Duman. Ağzından çıkan her kelime bir ağırlığa, dinginliğe ve rahatlığa sahipti. Kendini tamamlamış bir insan olduğu her halinden belli oluyordu. Kasım'a mesaj attım. Burada söyleşi varmış, ben merak ettim. Sen de gel dinleyelim. Hocamın konuşması pek bir hoşuma gitti. Keşke biraz daha konuşsa, bir şeyler anlatsa dedim ama buna sebep olacak soru da bulamadım. Söyleşi bitti. Üst katta kitap imzalanıyordu. İçlerinden yalnız Faruk Bey'in kitabını merak etmiştim. Fakat üçünün de yan yana olduğu bir yerde sadece onun kitabını almaktan utanacaktım. Para meselesi de sıkıntı. Yukarı çıkınca kitapların çok ince olduğunu gördüm. Hem ayırcağım zaman, hem de ücret açısından kaldırabilirim gibi geldi. 320 lira mı ne ödedim. Açıkçası biraz koydu bana. Tek bir tane almadığıma pişman gibiydim. Fakat aralarında en genç olan yazarın kitabını aldığım için yaşadığı sevinçle karşılaşınca pişmanlığım geçti. Tamam dedim, değer. Faruk Bey'in halinden konuşmasından ona yazarlığı pekala çok yakıştırmıştım. Hayalimdeki yazar tiplemesini bire bir karşılıyordu. Dayımdan biliyorum hayatı yazarlık penceresinden yaşayanların üzerine sinen o yaşam tarzını. Kitabı okuyunca sezgilerimi kendime kanıtlamış oldum. Bu bir günce. Gün içinde insanı uyaran şeylerden bahseder elbet ve benim kafamdaki "gerçek" yazarları uyarmasını beklediğim bazı şeyler var. Doğa bunlardan biri. Çiçek isimleri, kuş isimleri özel bir yere sahip. Dört beş farklı konu birlikte ilerliyordu. Bu çok hoşuma gitti. Gündelik hayatı yaşamakta bulduğu güzel yönü aynı şekilde yazısında da hissettiriyordu Faruk Duman. Yine kaliteli yazar alameti olarak saydığım, hayata, anlama, edebiyata, sanata ya da insana dair olabilecek, herhangi bir esaslı konudan, kafasında halletmiş olmanın rahatlığıyla, herkes tarafından bilinen bir deyimmiş gibi hızlıca bahsedip geçme bolca vardı. Bir başka kitabını okuyacağım. Sevecekmişim gibi duruyor. Peşine takılıp sağda solda dinleyebileceğim, sevdiğim bir yazar olmasını çok isterim.
Todi Güncesi
Todi GüncesiFaruk Duman · Alakarga Sanat Yayınları · 20243 okunma
·
26 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.