Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

·
Puan vermedi
“Aziz Bey Hadisesi”, Ayfer Tunç’un insanın doğası gereği yaptığı hatalar ve zaaflarla birlikte ömrünü heba eden karakterler üzerinden anlattığı hikâyelerden biridir. Yapısal açıdan farklı bir novelladır aynı zamanda. Kitap, hikâyenin kahramanı Aziz Bey’in ölümüyle başlıyor. “Bu Aziz Bey kimdir? Bir hadiseye konu olabilecek kadar ne yaşamış olabilir ki?” diyorsanız spoiler vermeden biraz açalım: Aziz Bey’in ölümünün devamında okuru bekleyen, onun yaşam öyküsüdür. Onu, o hazin sona sürükleyen rüzgârın nerelerden ve hangi şiddetle estiğini, hayatın Aziz Bey’i nelerle sınadığını ve onun o yıkılmaz karakterinin neleri ve kimleri yakıp yıktığını okuyorsunuz. Aşkının ardından ailesini ve ülkesini terk edip giden vurdumduymaz bir genç, Beyrut’ta zorluklar içindeki aciz biri, dedesinden kalma tamburu sayesinde Tamburi Aziz Bey olarak ihtişamla geçirdiği yılların parlattığı bencil ve kibirli bir adam... Kocasını seven ama ona ulaşamayan ürkek, çekingen bir eş Vuslat... Hikâyenin sonu başta verilmiş olsa da o sona nasıl gelindiğini merak ediyor ve ipuçlarını yakalamaya çalışırken sayfalar akıp gidiyor. Bu arada Aziz Bey’e de sık sık öfkelenip ara sıra da üzülüyorsunuz. Yalın bir dil ve akıcı üslubuyla sizi alıp götürüyor. Özellikle de Aziz Bey’in tamburu eline alıp da söylediği şarkıların birkaç dizelik sözleri ayrı bir hareket katmış kitaba. Benim gibi Türk sanat müziği sevenler için o şarkı eşliğinde bir kahve olmazsa olmaz Okumaktan keyif aldım. Kesinlikle tavsiye ederim. “Bilmiyordu ki vücudun ruha ihanet etmediği anlar pek azdır. Ne çok ister insan büyük kederlerin ardından ölüp gitmeyi de başaramaz. Ruh, başına kara bir hale takarak göğe yükselmek için çırpınır ama vücut dünyalıdır; yer, içer, yaşar.”
Aziz Bey Hadisesi
Aziz Bey HadisesiAyfer Tunç · Can Yayınları · 202210,5bin okunma
·
20 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.