Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

408 syf.
6/10 puan verdi
Sabahattin Ali'nin öğretmen okulundan mezuniyeti sonrası Almanya'ya eğitim için gönderilmesiyle başlıyor hikaye. Burada geçirdiği süre boyunca siyasi, kültürel & sosyal birçok yeni şeyle karşılaşmış, 21 yaş itibariyle kaleminin de gücünün farkına vararak bazen hırsla bazen kibirle bazen de alayla yazmaya daha cesur devam etmiş. İlk olarak biyografi türünde bir kitap okuduğumda, bahsi geçen kişinin hayatının tam da ortasından başlanılarak bir şeylere giriş yapılması hoşuma gitmiyor bu kitaptaki gibi. Genele vurunca akıcı, hızla okunan bir kitap ama ben okumanızı önermiyorum. Sabahattin Ali kitaplarını okuyorsanız, az çok kulağınıza yazarın hayatından birkaç şey çalınmıştır. Eğer olmadıysa bundan sonrasını bu kitaba dair sürpriz bozan yorumumu görmemek adını okumayın. Yazmaya başladığı süreçte tanıştığı insanları, maruz kaldıklarını, uğraşlarını okurken ani geçişlerle sayfalar boyunca gelen her gördüğüne aşık olan çoğunlukla ret yiyen çapkın bir S. Ali anlatısı oldukça dikkatimi dağıttı bu kitapta. Adamın yapısı buymuş, biyografisini yazan ne yapsın dersen eğer, bunları aralara serpiştirerek de yapabilirmiş ne diye konudan konuya savurmuş ki anlatısını derim. (Çapkınlık hikayelerinden sonra bir önceki konuya devam etmesinden dolayı bu kanıya vardım.) Ah bir de başkalarına ısrarcı evlilik tekliflerinin anlatısı yerine eşi Aliye ile ilerleyişini de daha çok okumak isterdim. Yazar, S. Ali için herhangi bir şeyin taraftarı değildi; daha çok yanlış gördüklerinin muhalefetiydi diye bir iki yerde kısa açıklama yapmış olsa da yazdıkları tamamen bunun aksiydi. Ee, adam yapmış, O. Balcıgil de yazmış ne yapsaydı da denilebilir muhakkak. Düşüncesini yazmamalıydı bana göre. Çünkü kitabın genelinde iyisiyle kötüsüyle araştırıp hayatını kitaplaştırdığı biri için kitabına eklediği düşüncelerini gördüğümde tereddütlerini de okumuş gibi hissettim ara ara. Neyse daha da yazarım ama daha birkaç gün öncesi Sabahattin Ali'nin doğum günüydü, bugünse Yaşar Kemal'in ölüm yıldönümü... İki yazar da iyi doğmuş & iyi ki bize Türk Edebiyatı için onca güzel eser bırakmış. Kulağımda kalan şöyle bir bilgi de var paylaşmak istedim."Kuyucaklı Yusuf olmasaydı İnce Memed'i yazamazdım." demiş Yaşar Kemal.
Yeşil Mürekkep
Yeşil MürekkepOsman Balcıgil · Destek Yayınları · 20164,944 okunma
·
67 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.