Jules Verne, bilim, macera ve fanteziyi başarıyla birleştiren heyecan verici bir üsluba sahiptir. Agatha Christie'nin ardından en çok çevrilen yazar olması şaşırtıcıdır, özellikle de Fransa'da Hollywood filmleri aracılığıyla değil, kendi ülkesinde büyük bir üne sahiptir. Verne, sadece macera romanlarıyla değil, aynı zamanda şiirleri, tiyatro oyunları ve kurmaca dışı eserleriyle de ünlüdür. Ancak, eserleri İngilizce'ye çevrilirken genellikle kısaltılmış veya değiştirilmiştir. Bu çeviri sıkıntılarına rağmen, 20. yüzyılın sonlarına kadar etkisi devam etmiş ve Ray Bradbury ve Arthur C. Clarke gibi yazarları etkilemiştir. Verne, sinemada Georges Méliès'nin yönettiği "Le Voyage dans la Lune" ile tanınır, ancak hikayesi filmin gösterime girdiği tarihten önce insanları etkilemiş ve Ay seferine katılmak isteyenlerin mektuplarını çekmiştir. Yazarın kişisel hayatı çeşitli zorluklarla dolu olmuş, ancak üretkenliği etkilenmemiştir. Titiz bir araştırmacı olan Verne, eserlerinde bilimsel gerçeklere önem verirken, ahlaki mesajları da işler. Verne'in başarılı romanlarından biri "Seksen Günde Devri Alem"dir. Bu eserde, bilim ve teknolojiye ek olarak doğa yasalarının da zaferin bir parçası olduğu vurgulanır. "Dünyanın Merkezine Seyahat" ise Verne'in ilk önemli başarısıdır. Profesör Lidenbrock'un liderlik ettiği bu yolculuk, Verne'in sonraki eserlerinde de görülen anlatı stratejisinin belirleyicisidir. Denizler Altında Yirmi Bin Fersah, doğa, insan ve teknoloji arasındaki gerilimi inceler. Kaptan Nemo'nun özgürlük timsali olması, aynı zamanda karanlık bir iç dünyaya sahip olması, Verne'in eserlerindeki derinlikleri gösterir. Sonuç olarak, Jules Verne, eserlerinde bilimi, macerayı ve fanteziyi ustaca birleştirerek edebiyat dünyasında önemli bir yere sahiptir.

Dünyanın Merkezine YolculukJules Verne · Arunas Yayıncılık · 201010,3bin okunma

·

1 artı 1'leme

·

172 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

cemo