Gönderi

Bu yaşta, bu sende, geçirdiğin ilk ve son Mart… Bir sonrakine hepsi değişmiş olacak. Zor geliyor, biliyorum.Karar vermek, adım atmak,olan bitenle başa çıkmak.(olmayan ve bir türlü bitmeyenler dahil) Yalnız hissediyorsun kendini,ayrı düşmüş,eksik kalmış,uzaydan gelmiş gibi. Eskimiş duygular,Kendine söylediğin ve inanıyormuş gibi yaptığın yalanlar… Gözün bulutlara takılıyor,güneşle arana sonsuzluk kadar yakın bir mesafe giriyor. Yalnızlık bazen zor geliyor. (bazen mi?) Hemen çözmek zorunda değilsin,bekleyebilir. ‘Yolunda gitmeyenler’ listesi yaparsın. ‘Çözülecekler listesi’ ‘yarım kalanlar defteri.’ ‘Eksik bırakılmış işler’ ‘Yıllardır söyleyemediklerim’ ‘içimde kalanlar…’ Listeye yazar, saklarsın. Zihninden mürekkebe akar,oradan kağıda.. Biraz dağılır,dinlenir,kurur. Sonra oturur. Bekleyebilir her şey biraz daha bekleyebilir. Son gücünü toplayıp listelerin başına oturana dek…Her şey bekleyebilir. O yüzden acele etme. Bu an,bu koşullarda, bu olanlarla çözülmek zorunda değil. Bugüne iyice yerleş. Gereklilikten alışkanlığa,oradan özgürlüğe… Bir yolculuğa çıkalım. Havanın kokusunu alıyor musun? Mis gibi.. Bu yaşta, bu sende, bu senle geçirdiğin ilk ve son Mart… Bir sonrakine hepsi değişmiş olacak. Biraz yürüyelim,gel rüzgar alsın götürsün içimizdeki tozları. Sıkışan yerleri açsın, düğümlenen sözleri, donuk bakışları.. Alsın götürsün bulutları. Saçlarımıza geçmişimize ve geçmemişlerimize yağmur yağsın. Gel tut elimi,yürüyelim. Yağmur güneşi bulana dek… Yürüyelim. Yapılacaklar Çözülecekler Küsülecekler… Yarına kalsın. Gün doğana dek yürüyeceğiz. Yalnız değilsin. Hiçbirimiz yalnız değiliz… -Sahra Hazal Kaleli
·
37 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.