İsmi sübhan virdin mi var?
Bahçelerde yurdun mu var?
Bencileyin derdin mi var?
Garip garip ötme bülbül
Ötme bülbül ötme bülbül
Derdi derde katma bülbül
Benim derdim bana yeter
Bir de sen dert etme bülbül.
Bilirim âşıksın güle
Gülün hâlinden kim bile.
Bahçedeki gonca güle
Dolaşıp söz atma bülbül.
Bilirim âşıksın verde,
Cünûnun var gâyet serde.
Şu sînemde olan derde
Bir de sen dert katma bülbül.
Yunus Emre
Herkes dertli der bülbülün sesine
Neden dertli acep
Belki de dertli oluşundadır sesinin güzelliği
Bülbül hayatın şairidir
Hakikati söylediğinden sesi güzel
İşiten her kim olur ise olsun
İster kafir ister putperest ister müslüman
İster sürüde çoban ister ekinde rençber ister tahta sultan ol
Bilmesede hisseder ki bülbül hakikati söyler
Sesi güzeldir
Her kim ki bir gönlü var
Bülbül ona güzel gelir
Güzelliğe sebep hakikatin sesi olması
Tıpki bülbül misali cümle şairlerde dost bahçesinin bülbülü
Hakikate davet eden bed sesler değil, bize hakkı söyleyen bülbüller gerek
Bülbül gibi söz ola cismi çıkara aradan
Hakikati şakıya
Hemi doğuya hemi batıya kendi sükut edip hakikati söyleye
İşte o vakit söz gümüş iken altın olur
Hakikat konuşanda benlik susar
Her devrin esması var her devirde başka şekilde tecelli eder hak sözü
Kimi devir olmuş felsefeciler kimi devir olmuş kelâmcılar vesile olmuşlar
Kelâm ile tebliğ en hızlı imiş amma sözün tesiri ok gibidir asırları aşar
Dillerde destan olur gönüllerde şiir
Kişi çıkar aradan hakikat kalır meydanda
Bülbül sesinin sahibi mi ki tam tersi vâki oldu
Hakikat geldi bülbülün ağzından çıkı verdi
Bu bülbüle şeref oldu
Öyle olmaya bülbülü kim bile kim tanıya
youtu.be/rDCY8F7Cj9Q?si=...
·
2 artı 1'leme
·
118 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.