Gönderi

492 syf.
·
Not rated
'The Book of M'
"Neden anılar, bedenin gölgesine saklanıyordu ki?"
The Book of M
The Book of M
Merhabalar... The Book of M, birkaç yıl önce sırf okumuş olmak için okuduğum, sonra da unuttuğum, mesajını, anlamını şimdi bir kez daha okuyunca kavradığım muhteşem kitap.. Birkaç yıl bile bir insanın düşüncelerine, benliğine nasıl etki ediyor. Aslında ertesi gün bile apayrı bir insan olacağımızı ya da gerilere ket vuracağımızı bilemeyiz. Bazı kitaplar okunmak, anlaşılmak için zamanını bekliyor gerçekten. İyi ki tekrar okumuşum, iyi ki tekrar üzerinde düşünmüşüm; çünkü bana kendimce çok şey kattı. Bizi biz yapan iyi de olsa, kötü de olsa, can da acıtsa, sevinçle tebessüm etmemize vesile de olsa anılarımız..Gerçekten bizi biz yapan şey anılarımız. Ve onlar olmadan içi boş bir kabuktan fazlası değiliz...İpini koparmış bir uçurtmadan farksızız... Kitabın konusuna gelirsek.. Doğa üstü bir felaketin hüküm sürdüğü bir dünyada geçen
The Book of M
The Book of M
, sevdiklerini kurtarabilmek için herşeyini feda etmek zorunda kalan bir grup insanın hikayesini konu ediniyor. Bir akşamüstü, Hindistan'da akıllara durgunluk veren bir olay yaşanır. Sıradan bir adam gölgesini kaybeder ve bu olay tüm dünyaya yayılır. Gölgelerini ve hafızalarını kaybedenler yeni güçlere kavuşsalar da ciddi bir bedel ödemek zorundadırlar. Bütün hatıralarını kaybetmek... Ory ve karısı Max ormanın derinliklerinde terk edilmiş bir otele sığınarak ( Nedense aklımda
Stephen King
Stephen King
in,
Medyum
Medyum
adlı romanındaki otel canlandı sürekli.) şimdiye kadar Unutuş'tan kaçmayı başarmışlardır. Ama birgün beklenmedik bir olay tüm planlarını altüst eder. Hafif distopik esintilerin ve gerilimin dozunun yüksek olduğu bu kitabı sevdim ve beğendim kişisel yorumum olarak bunu söyleyebilirim. Yazarın çok sürükleyici açık bir anlatımı var, üstelik ilk kitabı olmasına rağmen kalemini güçlü buldum ben. Hafıza ile ilgili detayları çok yönlü bir çalışmayla işlemiş. Kitap da kendi içerisinde birçok duyguyu barındırıyor. Kaybetme korkusu, macera, heyecan, aşk, gizem, umut...Bir hatıranın söze dökülemeyecek kadar benliğimizin en ücra köşesinde yer etmesinin en özel şey olduğu da sarsıcı bir şekilde aktarılmış. Kitapta farklı zamanlarda ve kişilerden kesitler mevcut. Ne olacak, olaylar nasıl ilerleyecek bu kadar çok karakter birbirine nasıl bağlanacak derken sonunda insanı afallatacak bir biçimde birbirine bağlandı. O kadar özgün bir konusu ve anlatımı vardı ki kendime kıza kıza okudum. Gerçi kitabın şimdi anlaşılmaya ihtiyacı varmış azizim :)) İnsanlar birer birer gölgelerini kaybediyorlar ve herşeyi unutmaya başlıyorlar. Bütün kavramları, imgeleri, yaşama dair herşeyi, kimliklerini, sevgilerini, yemek yemeyi, en basit rutinleri bile..Mesela bir kapı, kapının bile ne olduğunu unutuyorlar ve kapı duvarlara, duvarlar gökyüzüne dönüşüyor gözlerinde. Amaçsız bir şekilde her şeyi unutarak, en küçük bir şeyi bile hatırlamaktan yoksun olmak korkunç olmalı. Unutmanın bile ne olduğunu unutuyorlar adeta.. Kitabın aurası beni o kadar içine çekti ki uzun süre etkisinde kalacağımdan eminim. Sanki kitapta yaşananları birebir yaşamış gibi içselleştirdim. Birde yağmalamadan kurtarabildikleri kitaplar için mücadele vermeleri beni asıl etkileyen kısımdı. Bu keşmekeşin son bulması için kitaplara sığınmaları, kitaplardan bir ipucu bulma çabaları gerçekten akıl sınırlarını zorluyor. Zaten kitap başlı başına akıl sınırlarını zorlayan bir kitaptı. Bazı şeyleri unutmak isteriz, hiç yaşanmamış olmasını dileriz ama en olumsuz bir duygunun bile bir faydası vardır belki.. Kitaplar için mücadele etmelerini çok etkileyici bulduğum, elimden hiç düşüremediğim, gerek konusuyla, gerek gerçek hayattan kesitleriyle sevdiğim bir kitap olan
Kitap Hırsızı
Kitap Hırsızı
kitabındaki kitap aşkına benzettim ve biraz da
Markus Zusak
Markus Zusak
havası hissettim yer yer, ama güzel bir histi. Çünkü o kitabın bana hissettirdiklerini hâlâ unutamıyorum. Markus Zusak'ın da kalemine sağlık... Kitabın kilit noktası Hindistan'da gölgesini ilk kaybeden kişi Hemu Joshi. İlk başta bu olayı halk ve medya karnavallaştırsa da sonunda insanların gölgelerini, hafızalarını kaybetmeleri büyük bir kaosa, yağmacılığa, kargaşaya ve savaşa neden oluyor. Kitap gerçekten çok aktifti. Ory, Max, Naz, Rojan, Malik, Ursula, Paul, İmmanuel, Marion, Vienna, Zachary, Doktor Zadeh, Marie...hepsinin mücadelesine hayran kaldım. Hindistan'ın kadim güçleri ve savaşçıları tarafından oluşan bir sihir ve hafızasıyla ünlü bir fil. Hafızasını trafik kazasında kaybetmiş bir adamla bütünleştirilip kitabın sonu gerçekten insanı afallatacak şekilde bağlanmış.. Kimi okurlar kitabı beğenmese de ben severek okudum. Tavsiye ederim, keyifli güzel okumalar dilerim. Kitaplarla kalın... "Herkes öldüğü zaman bedenini kaybetmekten korkar. Ama bedenin hiçbir değeri yok. Beden hiçbir şeyi hatırlamaz."
The Book of M
The Book of M
"Kitapların da gölgeleri var."
The Book of M
The Book of M
"En kötü tarafı ne biliyor musun? Bir şeyi unutmaktansa, onu unuttuğunu hatırlamak. Bir şeyi unutmak ve sonra onu unuttuğunu da unutmak daha iyi. Belki iyi demek doğru değil, daha hoş."
The Book of M
The Book of M
"Bir hatıranın beyinden silinmesi ile kalpten silinmesi arasında fark var. Anılar senin için ve olduğun kişi için ne kadar fazla anlam ifade ederse, kalp de unutmakta o kadar zorlanıyor."
The Book of M
The Book of M
The Book of M
The Book of MPeng Shepherd · William Morrow · 20182,493 okunma
·
2 plus 1
·
232 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.