Bedri Rahmi Eyüboğlu' nun Karadut adlı şiirini ve hikayesini duymayan yoktur herhalde. Bedri Rahmi ile üniversite yıllarında tanıştığı Eren Hanım, ailelerin karşı çıkmasına rağmen evlenirler. Eren Hanım hamile olduğunu öğrendiği zaman, Bedri Rahmi'nin de askerlik celbi gelir. Askerden geldiğinde, oğlu bir buçuk yaşına gelmiştir. Bedri Rahmi, üniversitenin heykel bölümü hocasını ziyarete gittiği zaman Mari Germekyan ile tanışır. Eşi Eren Hanım ile birbirlerini çok sevseler de; Mari ' nin etkisinden kurtulamaz. Bu ilişkinin sonunun olmadığını, imkansızlığını her ikisi de çok iyi biliyordur ama ayrı da kalamazlar. Bu aşkın tek iyi yönü, çok güzel resimler, heykeller, şiirler ortaya çıkması. Eren Hanım sabırla eşinin kendisine dönmesini bekler. Mari'nin yakalanmış olduğu amansız hastalıktan dolayı vefatı, Bedri Rahmi'yi derinden etkiler. Yanında yine Eren Hanım vardır. Bir gün gitmiş oldukları mekanda, arkadaşları Bedri Rahmi'den şiir okumasını isterler ve Bedri Rahmi en olmaması gereken şiiri okur... Gerçek hayattan esinlenerek yazılmış Karadut kitabını iki kardeş birlikte yazmışlar. Tabi yazmadan önce, Eyüboğlu ailesinden ve Mari'nin ailesinden gerekli izinleri alarak. ‘’Çizmezse yok olacak bir adamla, yontmazsa yaşamasının bir ehemmiyeti kalmayacak bir kadının karşılaşmasının bir anlamı var mıydı acaba?’’ Karadutum, çatal karam, çingenem/ Nar tanem, nur tanem, bir tanem/ Ağaç isem dalımsın salkım saçak/ Petek isem balımsın a gülüm / Günahımsın, vebalimsin... Çizmezse yok olacak bir adamla, yontmazsa yaşamasının bir ehemmiyeti kalmayacak bir kadının karşılaşmasının bir anlamı var mıydı acaba? Biraz daha oturursa buradan bir daha hiç kalkamayacağını, buzdan bir heykel olarak bankadaki daimi yerini alacağını düşündü. " Mutluluk bir resim gibidir Mari. Onun tadına varabilmek için biraz uzaklaşman gerekir! Çok yakındaysan, her şeyi iyi göremezsin. " İnsan kendine ne kadar uzak olabilirse o kadar uzağım sana. İnsan kendine ne kadar yakın olabilirse o kadar yakınım sana. Mesafeler ne ki... Bedri'nin bir yanı ölürken bir yanı delicesine bir yaşama sevdası ile doluvermişti. Dışarıdan bakılınca aldatılan kadındı ve gitmesi gerekiyordu. Bazen göründüğü gibi olmuyordu hakikat, hele söz konusu insansa.

KaradutMüjgan Tekin · A7 Kitap · 202024 okunma

·

18 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Güler Düzgün