Merhaba 1k ailesi! Bugün sizlere Ahmet ÜMİT'İN Bir Aşk Masalı adlı eserini yorumlayacağım... Ahmet ÜMİT, namı değer Başkomiser Nevzat; eserlerinde hep bu karakter vardır, ve bu benim düşüncem tabi ki, bildiğimiz Polisiye türünden de farklı yazar, okurken oradaymışsınız gibi hissettirir. Fakat bu sefer durum farklı, roman ile değil, masal incelemesi ile karşınızdayım. Küçükken hep masallar okur, masalların o büyülü dünyasında olurduk, ya da orada bulunan bir masal kahramanı olmayı çok isterdik. Ben pek masal okumayı sevmezdim, hâla da öyleyim; bize çok şey öğretseler de, galiba o güzel dünyayı, o mutluluğu gerçek hayatta yakalayamadığım için olabilir. O zaman herkesin masal gibi güzel hayatı olsun diyerek bu lakırdıyı burada sonlandırıyorum. :)) Evet... Gelelim değerli masal kitabımıza... Arka kapak yazısında "Asla sevdiğin insanın gardiyanı olma..." yazmış, doğru demiş, biz sevdiğimiz zaman karşımızdaki insanlar kendimizi bir kutunun içine hapsediyoruz. Ya da ona ulaştık derken sadece kendimizi mahkûm ediyoruz. Kitap, beş ülkenin ismini zikrederek başlıyor: Buz Ülkesi, Kum Ülkesi, Su Ülkesi, Rüzgar Ülkesi ve Dağ Ülkesi.. Burada yaşayan beş prens... Bir gün bu beş prens aynı rüyayı görürler, rüyalarında gördükleri kız o kadar güzelmiş ki, onları bulup saraylarına getirip onları prenses yapmakmış... Gel zaman git zaman sonra bu prensler, rüyalarındaki güzeller güzeli sevgililerini bulmak üzere yola düşmüşler, kâh yorulmuşlar, kâh zorlu yollardan geçmişler, fakat aradıkları sevgilileri bulamamışlar. Uzuun süren arayıştan sonra bir hancı karşılamış onları, rüyalarında gördükleri kentleri inşaa ederlerse aradıkları sevgilinin onlara geleceğini söylemiş, tabi bu fikri uygun bulan prensler başlamışlar inşaata, aradıkları sevgiliyi bulmak isterlerken aslında mahkûm olan kendileri olmuş... Değerli bir eserdi, okuyun okutturun lütfen, kitapla kalın..

Bir Aşk MasalıAhmet Ümit · Yapı Kredi Yayınları · 20228,1bin okunma

·

52 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.