Gönderi

Dicle - Fırat nehirlerinin oluşturduğu taşkın havzaları, sıklıkla, bereketli hilal olarak anılır ve dünyadaki en eski kentsel kültürlerden bazılarının beşiğidir. Bunların ilki olan Obeyd ya da Ubeyt kültürü günümüzden önce 7000 yılında ortaya çıktı. Ne var ki, bereketli Hilal, Asya sisteminin hemen batısında uzanır ve Muson koşullarının zayıflayıp daha değişken bir hal almasının etkisi ile, nemli iklimden kuraklığa eğilimli bir iklime değişimin meydana geldiği günümüzde önce 5000’den sonra, erken o Obeyd kültürüne ait küçük çiftçi köyleri birleşerek daha geniş yerleşimler oluşturdu. Gitgide sertleşen iklim koşulları ile başa çıkmak için artık daha büyük ölçekli ve tümleşik sulama projelerine hem yerel düzeyde hem de devlet düzeyinde ihtiyaç vardı. Ur, bu dönemde ortaya çıkan ilk kentlerden biriydi, ama akad imparatorlugu’nun günümüzden önce yaklaşık 4340’ta giriştiği saldırı, bu girişimin ilk evresini sona erdirdi. O zaman da özellikle kurak bir iklim hüküm sürüyordu; bu iklim belki halihazırda Ur’u servetini büyük ölçüde vergilerden sağlamasına karşın zayıflatmış ve belki Akadları daha benzer şekilde etkileyerek bu saldırıya yönetmiş olabilirdi. Biliyoruz ki, Ur, daha küçük bir kent devleti olarak varlığını sürdürdü, ama günümüzden önce 4110’da ay tanrısının Nanna’nın tapınağı olarak büyük ziggurat inşa edilince yeniden canlandı. Ne var ki, günümüzden önce 3950’de Ur tekrar saldırıya uğradı ve bir daha asla toparlanamadı. Bu saldırıyı, bugünkü güney batı İranda bulunan Susa kenti çevresine yerleşmiş Elamlar düzenledi; bu halkın kendisi, kuraklık nedeniyle yüksek yaylalarda yaşamak gitgide zorlaşınca daha doğudan göç etmişti.
Sayfa 126 - SAYKitabı okudu
·
6 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.