Gönderi

Giriş Yazımızda, felsefi etkinliğin doğaya dair sorulardan insanı değerlere dair değişimine değindik ve felsefe sözlüğünün dil açısından kökenine felsefe tarihçilerinin dönemlere ayırmasına, fizik ve kimya gibi bilimler de olan tanımı felsefede yapmanın zorluğu üzerinde durduk ve son olarak kısaca Felsefi düşüncenin özelliklerine değindik. FELSEFE NEDİR? SORUSUNA CEVAP VERMEK Hayat içerisinde insan bilinci için en önemli olgulardan biri kullanılan dil içerisinde yer bulan kelime, kavram,terimlerin anlamlarına vakıf olmaktır. Bu olgu felsefe etkinliği içinde geçerli. O sebeple, felsefe sözcüğünün etimoloji\kökenine değinelim. Köken - Etimoloji Felsefe sözcüğü Türkçeye; Arapça "Rumi bilgelik geleneği" anlamına gelen falsafa (فلسفة) sözcüğünden geçmiştir. Arapçaya ise Eski Yunancadaki "bilgelik sevgisi" anlamına gelen philosophía (φίλος, phílos: "sevmek"; ve σοφία, sophía: "bilgelik") sözcüğünden geçmiştir. Bu sözcük ise Eski Yunanca "bilgeliği seven" anlamına gelen philósophos (φίλος, phílos: "sevmek"; ve σοφός, sophós: "bilge") sözcüğünden türemiştir. Philosophía sözcüğünü "hikmet arayışı" olarak çeviren kaynaklar da bulunmaktadır. Felsefe etkinliği alt dallarından bir olan felsefe tarihçilerince dönemlere ayrılır. Bütünsel bakışa zarar verdiği de denmeyecek dönemlendirme kabaca söylersek -Pre-Sokratik -Klasik -Sokrates Sonrası - Orta Çağ - Modern- Çağdaş - Postmodern dönemler olduğu söylenebilir. Gerçekten eğer bir tartışma esnasında fizik kimya ekonomi sözcükleri geçse herkesin üç aşağı beş yukarı üzerinde anlaştığı somut bir kavram veya tanımlama ortaya çıkar şayet bir anlaşmazlık söz konusu olursa, herhangi bir ders kitabı ya da kapsamlı bir sözlüğe bakılarak sağlam bir bilgiye ulaşılır kimse de yapılan tanımın doğruluğundan pek şüphe etmez. iş felsefeye geldiğinde durum farklıdır. Hangi ekole hangi filozofa sorarsak soralım üzerinde anlaşılabilecek bir tanıma ulaşmak oldukça zordur. O yüzden klasik kişilerin uzmanlaşmaya dayanan bilim anlayışının belli disiplinleri tanımlama şeklinden ayrı bir yolu izleyerek, fizik veya biyoloji gibi bilimlere özel bir tanım yapmak yerine, felsefe etkinliğinin birkaç öne çıkan özelliğine değinmek Felsefe nedir sorusuna Işık tutabilir. Günümüzde felsefeyi "bilim" kesin bir bilim olarak adlandırmak mümkün değildir katı bilimcilik anlayışının telkinden sonra felsefe bilim bilgileri arasında sıkı bir ilişki kurulabilir. Öte yandan bir uzman tarafından alanına fizik kimya gibi bir bilimi tanımlamaya kalkışırsa,felsefe yapıyor demektir. Yine tek tek bilimlerin konu kavram tez ve kuramlarının araştırılması organize edilmesi felsefenin işidir. Yine tek tek bilimlerin konu kavram tez ve kuramlarının araştırılması organize edilmesi şemalandırılması da felsefenin işidir. Bu anlamda felsefe tümel bir bilimdir öğrencileri tarafından Aristo'nun ilk felsefeden söz eden eserleri doğayı inceleyenlerden sonraya konulduğundan metafizik fizikten sonra (meta ta physiko) kelime karşılığıdır. Aristotelesçi okul tarafından "doğanın ötesinde"manası yüklenerek vahiyden bağımsız teoloji anlamında kullanıldı. 19. y.y. kadar metafizik(doğa/ fizik ötesi) "bilimlerin kraliçesi" olarak önemini sürdürdü. Sofistler, doğal olarak verili olanla irade olarak oluşturulan arasında ayrıma gitti. Ayrım sonrası özel, politik yaşamdaki başarı mutluluk felsefi düşüncenin konuları arasına girdi. Sokrates ve öğrencileri de pratik sorunları (insana ait değerleri) Sokrates hedefi, -ahlaki hayatta gerçek bilgiye dayalı reform yapmaktı. Felsefi düşüncenin özeliklerine değinirsek ; Felsefe hayret etmektir. Ancak hayret etme, nesne ve olaylar karşısında şaşakalma değildir. Söz konusu olan naif olmayan bir hayrettir. Yoksa tarihteki nazi zulmü gibi deneyimleri tekrar etmek isteği merak değil, tarihten ders almamak olurdu. İnsan hayrete müpteladır. "Hayret sayesinde insanlar şimdi ve İlkin felsefe yapmaya başladılar esas olarak onlar açık güçlükler karşısında hayrete düştüler, sonra da adım adım ilerleyerek büyük problemleri keşfettiler Merak etmek : Sağlıklı bir düşüncenin en temel niteliği, merak içinde olmaktır. Merak eden insan sorgular ve cevap arar. Merak, zihni harekete geçirir ve yeni arayışlara kapı açar. Gerçeğe ulaşmak için filozof, merak ederek yola koyulur ve sorular sorar. Öznel olmak : Felsefi sistemler filozofların ürünü olduklarından dolayı birinin diğerinden daha üstün veya doğru olduğunu söylemek mümkün değildir. Felsebir metni okuduğunuzda bir filozofun gözünden bakıyorsunuzdur. Eleştirel olmak : Felsefe herhangi bir düşünceyi olduğu gibi kabul etmez ve dogmatik davranmaz. Düşünce ve görüşleri akıl süzgecinden geçirir. Temellendirilmiş olmak : Filozoflar öne sürdükleri görüşleri gerekçelendirmeye çalışırlar. Bu gerekçelendirme süreci düşüncenin epistemik güvenilirliğini ve kanıtlarını gözler önüne serer Bilim, deney ve gözleme dayalı kanıtları kullanırken felsefe, önermeleri temellendirme süreciyle doğruluk veya yanlışlıkları göstermeye çalışır. Sistemli, düzenli ve tutarlı olmak : Düşüncülerini dile getiren filozof kendine ait bir sistem inşa eder ve bir açıklama modeli oluşturur. Bu yapı içerisinde yer alan düşünceler birbirleriyle olan bağlantılı ve tutarlıdır. Sorgulayıcı olmak : Felsefe, eleştirel bir etkinliktir. Fe öne sürülen düşünce ve önermelerin doğruluğunu olduğu gibi kabul etmektense denetlemeyi ve akılsal olarak test etmeyi tercih eder. Filozof var olan cevapları yetersiz bulur, doğruluğundan şüphe eder; böylece yeni sorular ve cevaplara yönelir Filozof yerleşik kalıp ve Bu anlamda felsefe, bizzat kendi sistematiği ve ilkelerini de soruşturur.inançları aşmaya çalışıp hakikate yönelen kişi olarak sorgulayıcıdır. Refleksif olmak : Felsefenin kendi kendine yönelmesidir. Felsefe kendini konu edinerek sorgulamanın merkezine bizzat kendisini koyabilir. Bilim, “Bilim nedir?” diye sormazken, felsefe “Felsefe nedir?” sorusunu sorabilir. Temellendirilmiş olmak : Filozoflar öne sürdükleri görüşleri gerekçelendirmeye çalışırlar.Bu gerekçelendirme süreci, düşüncenin epistemik güvenilirliğini ve kanıtlarını gözler önüne serer. Bilim, deney ve gözleme dayalı kanıtları kullanırken felsefe, önermeleri temellendirme süreciyle doğruluk veya yanlışlıkları göstermeye çalışılır. Mantıksal olmak : Felsefe mantıksal akıl yürütmeye dayalı bir faaliyettir. Filozoflar düşüncelerini bu akıl yürütmeye dayalı olarak ifade eder ve diğer düşünceleri bu süzgeçten geçirirler. Kümülatif (yığılımlı) olmak : Felsefeciler benzer sorulara farklı yanıtlar vermiştir. Bu anlamda felsefi düşünce tarih boyunca birbirini etkileyen ve etkileşimle ilerleyen bir niteliğe sahiptir. Fakat bu ilerleme, bilimdeki gibi niceliksel bir birikim değildir. Varlığı bütün olarak incelemek : Felsefe var olanı bir bütün olarak ele alır. Bilim, varlık alanını parçalara ayırarak canlılığı biyoloji, element yapısını kimya, uzay-zaman hareketlerini fizik gibi bilim dalları özelinde incelerken felsefe böyle değildir; o tüm bu boyutlar göz önüne alarak nesnesine yönelir Evrensel olmak : Felsefi düşünce hem bulunduğu çağı yansıtır hem de tarih üstü olarak sonraki çağlarda da canlılığını korur. Felsefe bütün insanlığı ilgilendiren sorunlarla uğraştığı ve birçok uygarlığın ortak katkılarıyla geliştiği için evrensel bir nitelik taşır. Felsefe etkinliğinin, "nedir" sorusuna cevap bulmak bizi felsefî etkinliğin dğer bilimsel disiplinlerten farkına taşıdı. REFERANSLAR KAYNAKÇA 1 Sevan Nişanyan. felsefe. Nişanyan Sözlük. Erişim tarihi: 5 Ağustos 2022. 2 Cevizci, Ahmet, (Şubat 1999). Felsefe Sözlüğü (3 bas.). İstanbul: Paradigma Yayınları. s. 332. 3 Metafizik, Aristoteles 982 c 12. 4 Çilingir, Lokman, Niçin felsefe, Elis Yayınları,Eylül 2007
112 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.