Gönderi

282 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Hayat şimdi ve burada. Peki ben neredeyim?
Her nerede değilsem orada mutlu olacakmışım gibi gelir, Charles Baudelaire'in bu sözünü yıllar önce duyduğumda tam olarak beni yansıttığını biliyordum. Olduğum konum ne kadar iyi, dostlarım ne kadar candan, uzatılan yardım eli ne kadar içten olursa olsun hep bir eksiklik, bir tamamlanamamışlık hissi... Bir "sanki her şey daha farklı ve güzel olabilirdi" düşüncesi. Peşimden gelen ve yakamı bırakmayan pişmanlık hissi, ağlamak isteği, yalnızlaşma ihtiyacı... "Buradayım ve mutluyum" dedikçe, an'da kalmaya çalıştıkça geçmişe çekilmem... Geçmişin; yıldızlı bir gece kadar güzel, sıcacık bir güneş kadar iç ısıtan bir yanı varmış gibi duyulan bir özlem. Hâlbuki an'dayım ve geçmişte olduğumdan çok daha mutluyum ve fakat ah, insan nasıl da yaşadığı hayat her yönüyle içine sinsin, üstüne yakışsın istiyor! * Farklı bir hayatım var mı? Şu anki versiyonumdan daha iyi bir insan halim mevcut mu? Daha iyi bir evlat, kardeş, abla, öğretmen, sevgili, arkadaş, yoldaş... Daha çok alttan alan, daha çok yardım eden, daha çok seven, daha çok şükreden, tefekkür eden, daha merhametli, daha uyumlu; daha az sivri dilli olan, daha az kalp kıran, daha az kafaya takan?.. Bilmiyorum fakat keşke olsaydı. * Nora Seed; yaptığı hayat muhasebesinde hiçbir konuda dikiş tutturamadığına kanaat getirip intiharın eşiğine geliyor. Dan'le evlenememiş, babasının çok istediği yüzücülük eğitimine devam edememiş, abisi Joe ile Labirentler grubunu kuramamış, arkadaşı Izzy ile Avustralya'ya gidememiş, bir kediye bile sahip çıkamamış. Bunca başarısızlığın altından ancak kendisini ortadan kaldırarak başa çıkacağına kani olmuş ve belki de haklıymış. Ya da belki de kaçmaya çalıştığı kendi değil de baktığı yönmüş? Nora Seed aslında benmiş. Benim duygularımı paylaşmış, düştüğüm yerlerde tökezlemiş, ağladığım olaylara ağlamış, durduğum yerde soluklanmış. Aramızda tek bir fark olmuş, o intihar etme cesaretini gösterebilmiş ben ise hâlâ bakacağım yönü bulma telaşındaymışım. * Kitap öylesine arı bir dil, tertemiz bir üslup ile yazılmış ki bir çırpıda okunacak, okunurken müthiş keyif verecek türden bir şey. Matt Haig hakikaten de bu işin kitabını yazmış. Hayatınızı gözden geçirecek, çıkmazda olduğunuzu sandığınız günlerin aslında koyu bir karanlığa gark edilmediğini fark etmenize yarayacak, hayatı anlamak zorunda olmadığınızı, yalnızca yaşamanın yeterli olduğunu benimsemenize yardımcı olacak bir kitap. Okuyalım, sevdiklerimize okutalım ve tüm karanlıkların mutlaka bir gün aydınlığa kavuşacağını bir an olsun unutmayalım.
Gece Yarısı Kütüphanesi
Gece Yarısı KütüphanesiMatt Haig · Domingo Yayınevi · 202156,2bin okunma
·
36 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.