Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

271 syf.
8/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Video: youtu.be/qJWbNIiL-cA Türkiyem. Dilaver Cebeci'den okuduğum ilk kitap. Türkiyem, 271 sayfalık bir şiir kitabıdır. Kitapta; anne, aşk, at, baba, bozkır, çocuk, dağ, erkek, kadın, kahramanlık, kuş, öfke, ölüm, özlem, sevda, şehir, vatan ve yalnızlık gibi temalarda şiirler yer alıyor. Şiirlerdeki coşkunluk ve destansı ögeler oldukça dikkat çekici. Kitabın girişinde bulunan Cebeci'nin şiir dünyasına ilişkin yazılar kitabın anlaşılabilirliğini olumlu yönde etkiliyor. Kitaptan bazı alıntılar: Sabırsız lavlar dolaşırken kıvrımlarında beynimin Her cumbanın altında durup düşünüyorum (37). Sevgime denk öfkemi Emiyor kaldırımlar (41). Gün batıdan doğuya bir dualı er yürür Çölleri, orduları, surları yener yürür (42). Tanrı ona Türk demiş, önüne dursa dağlar Onları binek eyler, üstüne biner yürür (42). Bir sızı içimde keleplenirdi Kulağım adını duyduğu zaman (43). Kim bilir belki de sana doyarım Topraklar yağmura doyduğu zaman (43). Ruhum ruhunla kucaklaşırken Bedenim orada yıkılıp kalsa (44). Erguvan arzular doldu içime Katmerli güllerin aklıma düştü (45). Bakarken gözlerin pınar gibiydi Bengisu doldurup sunar gibiydi İçinde ateşler yanar gibiydi O diri hallerin aklıma düştü (45). Kimisi fidandır, kimisi çınar Yaralan hâlâ sızılar, kanar Mermere dokunsan ellerin yanar; Sarıldım bağrımı yaktım ağladım (47). Başımı önüme yıktım ağladım (47). Yanakta gamzesi sevda çukuru Görkemi ülkerce hem yüzü güzel (50). Sen bilmezsin Sitare Burada gündüzler çekip durduğumuz bir mercan tespih Geceler içinde uyuduğumuz birer siyah buluttu (61). Bu azgın kalabalıkta seni tam duyamıyorum Gözlerin mi daha sıcak gülüyor Yoksa dudakların mı anlayamıyorum (61). Seninle konuşurken Sitare Aklıma yıldızlar dökülüyor (62). Çadırla su arasında bir cılga var O cılgada narin ayak izlerin var Durgun suya düşüp kalmış gözlerin var (62). Sesin ılık bir bahar güneşi gibi Iğıl ığıl akıyor içime (65). Ve kim bilir kaç zamandan beridir kalbimi öğütlüyorum Durup durup ıssız yerlerde Güçlü ol ey kalbim, güçlü ol Daha çok işimiz var; diyorum (65). Asra yemin olsun ki hüsrandayım (66). Ve ağıtlar yükseliyormuş o güzel atların gittiği yerden (71). Kararım yok, durağım yok Hümeyra Şimdi yeryüzündeyim (76). Konuş benimle ey Hümeyra Burada kalmak istemiyorum (76). Yıldızlar uzakta kehkeşanlara sığınır Ben sana (78). Muhkem bir kale ol sarp yamaçlarda Kuşatıp cenk ile alayım seni (88). Sonsuzun ardında yine sonsuz var (89). Susadım, su diye içtim zamanı Bindim bir huzmeye geçtim zamanı (95). Rahmânsın, Rahîmsin, teksin, yücesin Türk’ü birbirine kırdırma yâ Rab! Al canını hemen şu münafığın, Onu muradına erdirme yâ Rab (101). Mezardan karanlık, rüyadan derin Eris kuyusuna düşmüş gözleri (103). Başlar kirpik uçlarımda eski bir savaş (105). Her bahar gönlümde çiçekler açar Sarılar giyinen güzde sen varsın (108). Tarar dururum saçlarını bir siyah boşluğun (123). Bir gün akıllı bir iş edeceğim Alıp başımı gideceğim (124). Çıkar gelirim o zorlu savaşlardan (130). Bir emin belde idi baş koyduğum dizlerin Yumunca gözlerimi masallara uçardım (136). Baş koymuşum Türkiye'min yoluna Düzlüğüne, yokuşuna ölürüm, Asırlardır kır atımı suladım. Irmağının akışına ölürüm (151). Deli sular, salkım-saçak söğütler, Kışlada kumandan, asker öğütler, Yaylalarda ata biner yiğitler, Bozkurt gibi bakışına ölürüm (151). Sevdalıyım, yangın yeri bu sinem Doksan yıldır çile çekmiş hep ninem. Pınarlardan su doldurur Eminem Mavi boncuk takışına ölürüm (151). Düğünüm, derneğim, halayım, barım, Toprağım, ekmeğim, namusum, arım, Kilimlerde çizgi çizgi efkârım, Heybelerin nakışına ölürüm (151). Umulmadık bir yönden çıkar gelirim (170). Bir zafer ulağı gibi uzaklardan Gel sızılı günlerime otur ne olur (174). Bu sessiz dünyama girecek misin Ellerini bana verecek misin (183). Şimdi bu müşkülüm görecek misin Ellerini bana verecek misin (183). Bu kısır toprağı sürecek misin Ellerini bana verecek misin (183). Sarı saçın omuzlardan aşağı İnce bele varışını seyrettim (185). Sana dert dökmeye yetmiyor bir gün Kâğıt bile mısralardan tedirgin Vakit gece, kalem hasta, göz yorgun Yazamadım, yazılmıyor Sultanım (186). Bir büyük kent güzelliğinde gözlerin Ve ellerin sevgi yorgunu En tatlı çağrıdır dudakların Saçların bitmeyen konu (199). Ellerim günahkâr, dizlerim günahkâr Bırakmıyorsun, sana tutsağım (203). Sana olan özleminden bu doğu topraklarının verimsizliği (207). Gün doğuyor gözlerim kan çanağı (209). Muhtacım, sana muhtacım Bir şeyler söyle beni inandır (213). Seni ellerinden, kollarından Seni en güzel yerlerinden Seni dudaklarından Öpmedim (214). Kahrolayım sevmedim ülküden başkasını Bir de seni çok seviyorum (220). Huzura şekil veriyor incecik parmakları (228). Henüz denizler yoktu ben seni severken (230). Eski toprak evlerin yerlerini telaşlı caddeler almış (232). Ne müzeyyen kitaplar karıştırdım sayfa sayfa (234). Bekleme, ağlama, beni çağırma Tükendi dermanım gelemiyorum (235). Anılar gözlerimde yıkık kentlere döndü (238). Bıçaklar tabancalar dururken Bir çift sözden ölecekti ikimizden birimiz (267). Hep böyle ışıklı mı kalacak gözlerin (268).
Türkiyem
TürkiyemDilaver Cebeci · Panama Yayıncılık · 2016270 okunma
··
659 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.