Aldığım zevke direnmeye çalıştım ama ağzımdan kaçan
iniltiye engel olamadım.
"İşte böyle meleğim" diyerek teşvik etti beni. "Senin için nasıl sertleştiğimi hissediyor musun? Bana neler yaptığım hissediyor musun?"
"Beni seksle cezalandırma" diye söylendim, topuklarımı
yatağa bastırarak.
Bir anlık bir duraklamanın ardından boynumu emmeye
başladı, sanki beni giysilerimizin üstünden düzüyormuş gibi dalgalanıyordu vücudu. "Sana kızgın değilim ki meleğim."
"Her neyse. Aklımı başıma getirmek için cezalandırıyorsun.
besbelli."
"Sen de beni çıldırtıyorsun ama. Senin ne yaptığım fark ettiğimde ne oldu biliyor musun?"
Gözlerimi aralayarak öfkeyle baktım ona. "Ne?"
"Aletim kalktı."
Gözlerim kocaman açıldı.
"Çok zor bir durumda ve milletin içinde ." Mememi avuç
ladı ve sertleşmiş ucunu başparmağıyla okşadı. "insin diye beklerken çoktan bitmiş bir tartışmayı uzatmam gerekti. Bana kafa tutman beni tahrik ediyor Eva." Alçalıp hırıltıya dönüşen sesinden seks ve günah akıyordu. "Seni düzme isteği uyandırıyor bende. Hem de uzun uzun düzme isteği."
"Tanrım." Kalçam yukarı kalktı, boşalma ihtiyacıyla dolup
taşıyordum.
"Ve bunu yapamadığım için de" diye mırıldandı, "önce seni böyle getireceğim, sonra da bu iyiliğimin karşılığım ağzınla vermeni seyredeceğim."
Bir inilti kaçıverdi ağzımdan, ona o şekilde zevk verme dü
şüncesi ağzımı sulandırmıştı. Seviştiğimiz zamanlarda hep o bana ayak uyduruyordu. Gerçekten kendini bırakıp kendi zevkine odaklandığı tek zaman benim ona oral seks yaptığım zamandı. "İşte böyle" diye mırıldandı. ''Yarığını bana öyle sürtmeye devam et. Tanrım, nasıl seksi bir şeysin sen böyle."
"Gideon." Ellerim kasılan sırtının ve kalçasının her yerinde dolanıyor, bedenim kıvranarak onun bedenine sürtünü
yordu. Bir rahatlama duygusuyla üzerimdeki gerilim aktı
gitti ve ben upuzun bir iniltiyle boşaldım.
Ağzımı dudaklarıyla kapattı ve altında titrerken çıkardı
ğım sesleri içti kana kana. Saçlarına yapışarak öpüşüne karşılık verdim ben de.
Benimle birlikte yana yuvarlanarak altıma geçti ve uzanıp
pantolonunun düğmelerini koparırcasına açtı. "Hadi Eva."
Onun tadına bakma konusunda duyduğum heves, onun
bana bunu yaptırma konusundaki hevesinden daha az olmadığı için apar topar yatağın aşağısına doğru kaydım hemen.
iç çamaşırını indirdiği an aletini elime aldım ve dudaklarımı
geniş tepesinin üstünde gezdirmeye başladım.
inleyerek uzanıp bir yastık aldı Gideon ve başının altına
koydu. Göz göze geldik ve ben biraz daha derine aldım aletini.
"Evet" diye fısıldadı, sağ elinin parmakları saçlarıma dolanmıştı. "Hızla ve kuvvetle em; boşalmak istiyorum."
Kokusunu içime çekip yanan teninin ipeksi yumuşaklığını
dilimde hissettim. Sonra da dediğini yaptım.
iyice emerek gırtlağımın dibine kadar aldım onu, sonra da
başına kadar geri çekildim. Tekrar tekrar. Hızla ve kuvvetle emmekten başka bir şey düşünmüyordum, Gideon'ın orgazmı için en az onun kadar açgözlüydüm ve çıkardığı ahlaksız seslerle, çarşafları huzursuzca tırmalayışıyla iyice yoldan çıkıyordum. Kalçası inip kalkıyor, saçlarımın arasındaki eli hızımı ayarlıyordu.
"Ah, Tanrım!" Beni koyu ve ateşli gözlerle seyrediyordu.
"Beni emişine bayılıyorum. Sanki ne kadar emsen doyamıyor
gibisin."
Doyamıyordum. Asla doyabileceğimi de sanmıyordum.
Sayfa 105