Gönderi

160 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Merhamet zulmün merhemi olamaz.
Kitapta yaşanan olaylar İstanbul'da koşuşturmacalı ve modernleşmiş denebilecek bir hayat yaşayan gazeteci İbrahim tarafından anlatılıyor. İbrahim,Mardin'de doğup büyümüş. Gazetede Amerika'da öldürülen Mardinli bir gencin haberi dikkatini çekiyor. Daha sonra bu gencin onun çocukluk arkadaşı Hüseyin olduğunu farkediyor. Memleketine gidip onun cenazesina katılıyor. Ondan sonra da bu olayla ilgili kafasında soru işaretleri olduğu için tam olarak öğrenmeye çalışıyor. Hüseyin Safiye adında güzel ve zengin bir kızla nişanlıyken,mülteci kampında Meleknaz adlı bir kızla tanışmış. Kız Yezidi,Yezidilerin de şeytana taptığı söyleniyormuş. İnsanlar da kızın Hüseyin'e büyü yaptığını düşünüyorlarmış. Hüseyin ailesine bir şekil durumu kabul ettirip Meleknaz'ı ve yeni doğmuş kör bebeğini eve getiriyor. Bir gün kardeşi Aysel salata yaparken Meleknaz marul görüp çok korkuyor,o gün kızın Yezidi olduğunu anlıyorlar. İbrahim ertesi gün cenazede gördüğü çocukluk arkadaşı Mehmet'in babası Fuat ile konuşuyor. Yezidilerin asıl adının Ezidi olduğundan bahsediyor. Ezidileri şeytana tapıyor sanıyorlarmış fakat Ezidilerin başmeleği cennetten kovulduktan sonra yedi bin yıl ağlayan Melek Tavus'muş. Yine de şeytana taptıkları sanıldığı için tarih boyu zulüm görmüşler,yakın geçmişimizde de bu zulmü IŞİD uyguluyormuş. Fuat Amca da ona IŞİD'in onu yaşatmayacağını söylemiş fakat Hüseyin kaçan kızın peşine düşmüş. İbrahim Hüseyin'i bu denli etkileyen bu kızı çok merak etmiştir. Bu arada Angelina Jolie de Mardin'e İyi Niyet Elçisi olarak gönderilmiştir. İbrahim de kamplarda dolaşırken insanlara Meleknaz'ı sorarken Ezidilerin en bilgisi olan bir şeyhle ve Meleknaz'ın arkadaşı Zilan'la konuşma fırsatı bulur. Meleknaz'ın arkadaşı Zilan, başlarından geçen işkenceleri anlatır. Erkeklerin kafaları kesiliyormuş,kadınlar hatta daha çocuk yaşındaki kızlar bile tecavüze uğrayıp daha sonra köle pazarlarında alınıp satılıyormuş. Meleknaz,Zilan ve Zilan'ın sekiz yaşındaki kardeşi Nergis bu kadar zorlu günlerden sonra bir şekilde bir araya geliyorlar. Ezidi olan bir adam onları köle olarak alıyormuş gibi numara yapıyor fakat onları Türkiye'ye gönderiyor. Kızlar Türkiye'ye giderken binbir türlü zorluk çekiyorlar. Zaten Zilan'ın kardeşi Nergis bambaşka birisine dönmüş,adeta yaşayan bir ölüye. Meleknaz da hamile kalmış. Meleknaz bir dağda, ölmüş insan cesetlerinin yanında doğum yapmış. Daha sonra 4'ü beraber giderken Zilan bir sabah kardeşinin cansız bedenini uçurum kenarında bulmuş,onu gömmüş. Meleknaz'ın bebeğinin adını da Nergis koymuşlar. En sonunda mülteci kamplarına ulaşabilmisler. Hüseyin Meleknaz'ı ararken bir gün IŞİD'ciler onu vurur. Yaralı olarak kurtulur,abisi Amerika'nın daha güvenli olduğunu söyleyerek onu Amerika'ya götürür. Fakat Amerika'da İslam düşmanlarının Hüseyin'in müslüman olduğunu duyup onu öldüreceklerini hiç hesaba katmamıştır. İbrahim İstanbul'a döndüğünde Meleknaz dışı bir şey düşünemiyordur. Eninde sonunda Meleknaz'ı bulsa da yaşadıklarından dolayı duygusuzlaşmış Meleknaz ona "Merhamet, zulmün merhemi olmaz." der. İbrahim'le de bir daha görüşmez. Kitaptan gerçekten çok etkinlendim,Livaneli sade ama etkileyici bir üslupla kaleme almış. Tarih,din,mitoloji,felsefe ve Güneydoğu kültürünü harmanlayarak çok güzel bir yapıt ortaya koymuş. Ezidilerin gördüğü zulmü iliklerime kadar hissettim okurken.
Huzursuzluk
HuzursuzlukZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 2017100,5bin okunma
·
103 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.