Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

"Aşkım... Dayanamayacağım..." Sesi o kadar gırtlaktan geliyordu ki kendi bile zor anlıyordu ama Amelia biliyordu. Ne demek istediğini anlamıştı. Colin bunu onun dokunuşlarında hissetmiş, bakışlarında görmüştü. "Yap," dedi Amelia, nefesinin sıcaklığı Colin'in ıslak te- nine vururken. Eli Colin'in erkekliğini sımsıkı sardı ve ileri geri hareket ederek onu zirveye taşıdı. Buna devam ederken parmaklarını tüylerin arasına sokarak testislerini kavradı. Omurgasındaki gerilim son derece belirginleşirken, Colin bir küfür savurdu. "Seni sele boğacağım... lanet olsun..." Amelia'mn dudakları sıcak ve aç bir emişle iyice şişmiş olan başın üzerine kapandı. Colin'in ciğerleri kasılıyor, gözleri kararıyor, parmakları genç kadının başının üzerinde geriliyordu. Colin sadece içgüdüleriyle hareket ediyordu; kalçası ileri geri gidip geliyor, erkekliği genç kadının dilinin üzerinde ka- yıyor, her seferinde gırtlağının arkasına çarpıp geri geliyordu. Amelia'nın eli onun daha derine girmesini engelliyordu. Amelia zevkle inliyor, sesinin titreşimi Colin'in erkekliğine yayılıyor ve orgazmını teşvik ediyordu. Colin boşalırken homurdandı ve parmaklarını Amelia'nın saçlarına gömdü; sıvısının her dalga hareketinde erkekliği sertçe seğiriyordu. Kalbinin deli gibi atışı, sert ve sık nefesler arasında daha önce hiç yaşamadığı şekilde boşalırken, Amelia'nın baştan çıkarıcı iniltilerini ve yutkunmalarını duyuyordu. Son ve uzun bir emişten sonra Amelia onu bıraktığında, dudakları sıvıyla parlaklaşmış ve kadınsı bir gülümsemeyle kıvrılmıştı. Colin sersemlemiş bir halde ona bakarken, alkolle yıkanmış, orgazmla yoğunlaşmış bir sisin arasında düşünceleri dağılıp gitmişti. Ancak kalbinde hiç olmadığı kadar canlıydı.Seksin ona olan aşkını hafifleteceğini ve daha dayanıhr kılacağını mı düşünmüştü? Oysa şimdi Amelia'yı her zamankin- den daha çok seviyor, onun dışında hiçbir şeyi umursamıyordu. Onu kaybetmek mi? Asla. Genç kadını sırtüstü yatması için iterken kendisi de aşağı kaydı. Bacaklarını avuçlarıyla ayırarak yüzünü kadınlığının nemli, kaygan, parıldayan cennetine gömdü. Colin etli dudak- ları ikiye ayırarak klitorisini yaladı. "Colin!" diye çığlık attı Amelia, şaşkın ve mahcup bir zevkle irkilerek. Colin dudaklarını geri çekmeden gülümsedi ve başını çe- virerek dilini minik yarığın içine soktu. Tadı nefesini kesmiş, onu bağımlı hale getirmişti. "Hayır... Lütfen." Amelia'nın sesinde Colin'i başını kaldırmaya zorlayan bir panik vardı. Sevgilisine baktı ve gözlerindeki vahşi pırıltıları gördü. "Sorun ne?" diye sordu. "Lütfen. Dur." Colin genç kadının yanaklarındaki kızarıklığı ve ellerinin altında titreyen bacakları hissederek kaşlarını çattı. Amelia son derece tahrik olmuştu ama yine de onu durduruyordu. "Neden?" "Düşünemiyorum..." Mantık. Bilinçli düşünce. Amelia bunu istiyordu. Colin'e zevk vermek ona kendini güçlü hissettirmişti. Tersiyse gücünü elinden alıyordu. "Çok fazla düşünüyorsun," dedi Colin. "Kendini bırak. Başka hiçbir şeyi ve hiç kimseyi umursamadan beni yatağına alan kadını serbest bırak." Amelia kıpırdandı. "Çok fa-fazla şey istiyorsun...""Evet," diye hırladı Colin. "Her şeyini istiyorum. Her par- çanı..." Ve yüzünü tekrar Amelia'nın bacaklarının arasma gömdü; dudakları ve diliyle ona zevk veriyor, onu yiyor, içiyor, ilkel kadın kokusunu ciğerlerinin derinine çekiyordu. Onun için hissettiği açlığı tırmanıyor, erkekliğini az önce boşalmamış gibi tekrar sertleştiriyordu. Colin'in altında kıvranan ve tırnaklarını omuzlarına geçiren Amelia, saf kadın şehvetiyle boğuklaşmış sesiyle yalvarıyor, merhamet dileniyordu. Dik bir uçurumun kenarındaydı ve Colin onu itip kendisine fırsat vermiyor ve geri çekilmesine fırsat tanımıyordu. Dili işkence eder gibi zevk veriyor, titreşip saldırıyor, genç kadını giderek daha yükseklere taşıyordu. Dudakları klitorisinin üzerinde daireler çiziyor, çekiştiriyor, emiyordu. Ve çıkardığı sesler. Islak şapırtılar, zevkli homurtular, ihtiyaç iniltileri, Amelia'mn daha ateşli ve ıslak olmasını sağlıyordu. Gür siyah saçlar bacaklarının içini gıdıklıyor, dikkatini odaklıyordu ve sonunda farkında olduğu tek şey, rahmindeki kasılmalar ve kalçalarının çaresizce yuvarlanması oldu. Colin onu tepki vermeye zorluyor, bilinci olmayan bir arzu, ihtiyaç ve şehvet yaratığına dönüştürüyordu. "Hayır... hayır... hayır..." diye inliyor, parmakları buklele- rine gömülüp başını daha yakına çekmesine rağmen direnmeye çabalıyordu. Kendisini bir daha terk edemesin diye. Colin elleriyle sevgilisinin kalçalarını kavrayarak havaya kaldırdı ve açıyı değiştirerek bacaklarını iyice açılmaya zorladı. Dilini kasılıp gevşeyen yarığa sertçe ve hızla sokup çıkarırken, sonunda Amelia'nın şiddetle zirveye ulaşmasını, kollarının ağırbir şekilde yere sarkmasını, tırnaklarının halıya gömülmesini sağladı. "Colin!" Amelia yıkılmış, mahvolmuştu. Ama Colin'in onunla işi bitmemişti. Sevgilisinin soluklanmasına izin vermeden üze- rine çıkıp içine girdi ve kalın, sıcak erkekliğini sonuna kadar derinliklerine itti. "Evet." Colin homurdanarak kollarını sevgilisinin omuz- larının altına soktu ve onu olduğu yere mıhlayarak olanca gücüyle ileri atıldı. "Tanrım... bu çok güzel." Kalçalarını iyice bastırıp sonuna kadar içine girdi ve her santimini hissetmesini sağladı. Amelia nefes nefese kıvranarak büyük bir iştahla tesli- miyeti kabullendi, erkeğinin amansız gidip gelişlerini şişmiş dokularının titreyen sıcaklığıyla karşıladı. Colin bir eliyle genç kadınm boğazını, diğeriyle kalçasını yakalayarak onu hare- ketsiz bıraktı. Ona sahip oluyordu. Kendisine ait olduğunu kamthyordu. "Benimsin," diye hırladı, hiç acele etmeden içine girip çı- karkep. Kızarmış ve terden ıslanmış yüzünde bir şey vardı. Yarı acı, yarı zevk. Son derece yalın ve odaklı. Yoğun. Gözleri ateşle parlıyordu. Yakışıklı yüzü gerilmişti. İç yakacak, yürek sızla- tacak kadar erotikti. Colin onunla sevişiyordu. Yaşıyordu ve kollarında, için- deydi. Aşk ve arzu kelimeleri fısıldıyor, sonsuza dek kaybettiğini sandığı hayalleri gerçek kılıyordu. Gerilim tekrar yükseldi ve kaslarını gerip Colin'in erkekliği boyunca dalgalanmasına neden oldu. Colin homurdanarak bir küfür savurdu. Amelia onun kemerinin bacaklarının arasmasürtündüğünü hissetti, çizmelerinin halıya gömüldüğünü duydu ve ikisinin de hâlâ kısmen giyinik olduğunu o zaman anladı. Görüntüleri zihninde belirince -kendisi önü açılmış sabahlığı ve yukarı kalkmış geceliğiyle, Colin çizmeleri ve sadece güzel erkekliğini ortaya çıkaracak kadar aşağı çekilmiş pantolonuyla, yerde birleşirlerken bir kez daha orgazma ulaştı. "İşte," diye inledi Colin. Yüzünde vahşi bir zevk gülüm- semesiyle güçlü ve kendinden emin bir şekilde gidip geliyor, Amelia'nın zevkini neredeyse onu öldüreceğini düşüneceği nok- taya kadar uzatıyordu. Duygu dayanılmaz bir şekilde teninde yayıliyordu. Amelia iniltiler arasında gevşeyerek yığılıp kaldığında, Colin kendi zevkine odaklandı ve siyah saçlı başını geri atarak, boynunu iyice gererek, sertleşmiş erkekliğini sokup çıkarmaya devam etti. Amelia bacaklarını Colin'in beline dolamış, ellerini behne koymuş halde daha önce onun yaptığı gibi izliyor, sevgilisini içine daha çok bastırıyordu. Colin'in yüzü daha da gerildi ve tutuşu sertleşti. Amelia doruğun yaklaştığını, Colin'i bir yumruk gibi kaptığını, ciğer- lerini zorladığım hissetti. Colin'in omuzları gerilip titremeye, boğazından kesik hırıltılar dökülmeye başladı ve sonunda sıcak Sıvısı tekrarlanan dalgalar halinde genç kadının içine aktı. "Yüce Tanrım," diye inledi Colin, kasıklarını sevgilisinin şişmiş, iyice hassaslaşmış klitorisine sürtüp onu bir kez daha zirveye taşırken. Amelia'nın vücuduna kemiklerini, kalbini ve ruhunu eriten zevk dalgaları yayılıyor, onları tek vücut, tek ruh yapıyordu.
Sayfa 275
·
99 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.