Gönderi

Neden Yazıyorsun?
bütün bunlar içindi gizli hüzün artıkları kalmıştı ayrılık salonundaki güvercinlerde manasız bir tango ciddiyeti dans mı ediyorlar fırça mı yiyorlar belli değil öyle suçlu bir işti tango arjantinde solcu gençler işkencedeyken maradonaydı 82'de kibrit kutusunun kapağı vasati kırk çöptü ve kırkının da tek tek kendine göre sorunları vardı... çözüm bekleyen ağır meseleleri de vardı yaprakların kuruyorlardı saatlerini kasım patlarına hemen ve şimdi müdahale gerekiyordu akarsulara ve ivedi bir gülümser kelimeydi yadırgayan türkçedeki yerini ama yinede yazmak lazımdı yazmasak olmazdı... sonra hiç aklına gelirmiydi örümceklerin sinirli bir iklime ağ'yacakları kendilerini ya da kuşak çatışması balıkların pul pul gerinir diye düşünürken biz meğer esnemeye bile takati kalmamış yorgun bir akdeniz... ucundan çeksen new york'a kadar götürebilirsin elektrikli vakumlu halı bile yıkayan sömürgeni işte böyle bir durumdu ve tedirginliğimiz siren miren istemiyordu telaşımızın gürültüsü yerindeydi ve küt diye akşam oluyordu biz ki öğle vaktiyiz daha rakıdan filan habersiz ve söylemeye gerek yok uzun çok uzun içmeler oldu mürakabe susamış peçetelere notlar düştük kalktık zeytinyağı lekesinden arta kalan şiircik kuşunu besledik gel gör ki üç gün yaşayabildi us pas içinde ama olsun yine de yazdık yazmasak olmazdı... nehirde (hiç tanımadığımız) bir tekne için (hiç binmediğimiz) bir şarkı (hiç duyulmamış) bestelemeyi istersin de hani nefesin yetmez nefsini güftelemeye işte bu yüzden yazdık yoksa hoşumuza mı gidiyor zannediyorsun smokin bulutlu bir gökyüzünden söz etmek bir kelebeğin kararsızlığını anlatmak tırtıl kılığında... ya da bir ateş böceğinin direnişini yalancı aydınlıklara... başka türlü olmuyor, başka türlerde nasıl oluyor bilmem ama yazmak lazımdı işte yazmasak olmazdı çünki! Yılmaz Erdoğan
·
78 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.