Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

226 syf.
9/10 puan verdi
·
3 günde okudu
"Gençliğin kıymeti ihtiyarlıkta bilinir."
"Oğlan doğuran övünsün, kız doğuran dövünsün" demişler, demişler de Hüseyin Ağa'nın iki oğlu var bir kere övünememiş, yaşamı boyunca bu iki evlat yüzünden bolca dövünmüş. İkisi de ne babalarını ne analarını bir eve sığdıramamış, onlara yüz çevirmiş iki oğul. Küçükken benim anam, benim babam diye paylaşamazken sevgilerini, büyüdüklerinde senin anan, senin baban diye evden eve itelemişler bu iki garibanı. "Bir baba dokuz oğlu besler, dokuz oğul bir babayı besleyemez” demişler, doğru demişler. Yüzünü yıkıp el açtığı oğulları görmezden gelmişler adamı "kokmuşa tuz, arsıza söz kâr etmemiş" çünkü. Hüseyin Ağa 80 yaşında ve bu yaşında çalışmak zorunda. Çünkü; "Babası oğluna bir bağ bağışlamış, oğlu babasına bir salkım üzüm vermemiş”. Anaları mezara girince babalarını hor görmüşler, "Tosbağa kabuğundan çıkmış da geri kabuğunu beğenmemiş." Gerçi hep Hüseyin Ağa'ya hak verir gibi kitap ama "el eli yıkar elde yüzü yıkarmış" Hüseyin Ağa evlat işinde sadece ellerini yıkamış, çocuklarının yüzüne bir damla su damlatmamış. Hüseyin Ağa gençliğinde eşekle yük taşıyan yiğit bir adammış, savaşa katılmış, vatanı müdafaa etmiş ama devlet tarafından "it yerine konmamış" Sözü sohbeti hoş bir adam ama yaşlılığı, parasızlığı, garibanlığı yüzünden itibar görmüyor. İtibar gördüğü zamanlar, başka kişilerin aracılığı ile yaptığı iyilikler sayesinde, bu da şu atasözüne çıkarıyor bizi "it ağacın gölgesinde yatar, sonra kendi gölgem diye böbürlenirmiş". "Yaşlılık kapıya konacak dert değil" o da bunun farkında ama verilen ömrü yaşamak zorunda, "yalnızlık Allah'a mahsus" diye düşünüp yanına bir "Can Şenliği" diliyor. "İsteyenin bir yüzü kara vermeyenin iki yüzü" diyerek de bir eşek istiyor bağın sahibinden. Kitabın adı buradan geliyor. Atasözleri ekleyip incelemeyi uzun tutmak isterdim ama böyle yaparsam kitabı komple anlatmam lazım :) Mesela gittiği köyden ayrılırken "Maymun diye getirdik sırıtmadan gitti" atasözünü eklemek isterdim veya "elin kocayanı koç olur bizim kocayan puşt olur" atasözünü de :d Atasözleri ve deyimler yönüyle zengin bir kitap, köy edebiyatının güzel örneklerinden. İnsan ömrünün son zamanlarını bazen yürek burkarak, bazen güldürerek bazen de öfkelendirerek Hüseyin Ağa'nın dilinden anlatıyor yazar.
Kübra
Kübra
ile ne okuyalım diye düşünüp bu kitabı seçtik iyi ki de seçtik. Çok beğendim, umarım sizler de tavsiyeme uyarak okur ve beğenirsiniz. Keyifli okumalar dilerim.
Can Şenliği
Can ŞenliğiAbbas Sayar · E Yayınları · 1974249 okunma
··
1 artı 1'leme
·
431 görüntüleme
Kübra okurunun profil resmi
Pluviofil
Pluviofil
iyiki okuduk 😊 köy edebiyatı okumayı seviyorum. Hüseyin Ağa 'nın yolculuğu güzeldi, deyimler ve atasözleri güzel yerinden yakaladın:) keyifli bir kitaptı, okurken çok güldüm, aslında konusu yalnız kalan bir adam ama köy olunca konusu samimiyet de dile dökülünce böyle güzel bir eser çıkmış ortaya :) nice okumalara inşallah beraber🌸 keyifliydi senle okumak
Pluviofil okurunun profil resmi
Köy edebiyatını aklıma düşüren sendin :)) Güzel bir yolculuktu eşlik ettiğin için teşekkür ederim 🌸 nice keyifli okumalara ☺️
3 sonraki yanıtı göster
☭ Özlem’ce ☭ okurunun profil resmi
Son dönemde okuduğum en başarılı inceleme olmuş. Elinize sağlık, atasözlerini de paragraflara cuk oturtmuşsunuz. Okusam mı diye düşündüğüm bi kitaptı. Bu incelemenin ardından okumamak olmaz.Hemen ekliyorum listeme. Köy edebiyatı demişken Fakir Baykurt romanları şiddetle tavsiyemdir. Özellikle Tırpan 🫶🫶
Pluviofil okurunun profil resmi
Güzel yorumunuz için teşekkür ederim. Mutlaka okumalısınız, eğer elinizde mevcut değilse PDF halini paylaşabilirim. Tırpan ilk okuduğum, edebi yönden zengin ilk kitabımdı, kütüphanemin en değerlisi o. Keyifli okumalar dilerim 💜🌸
2 sonraki yanıtı göster
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.