Gönderi
·
Not rated
“#JodiPıcoult #IşığınİkiYüzü
Dünyadaki bazı acılar hiç de fiziksel değildi. “
“Başkasının tabağına sizden çok yemeği var mı diye bakılmaz, yeterince yemeği var mı diye bakılır. “
Selammmm
Jodi Picoult kalemini sevdiğim bir yazar. Asla kendini tekrar etmeyen ve hep konuşulması gereken konuları, üzerinde durulması gereken noktaları bulup bir şekilde karşımıza çıkarıyor.
Okunmak için rafta bekleyen kitaplardandı ve nihayet sıra geldi...
Kitaplarında güncel konuları ele alan yazar, onları dokunaklı ve gerçek kılıyor .. Sizi gerçekten DÜŞÜNDÜNMEYE sevk ediyor.
Yazar Jodi Picoult tartışmalara yabancı değil ve bu kez bir kadının kürtaj hakkı gibi tartışmalı sorununu işliyor kitabında.
Hamile bir kadın ve doğmamış bir çocuk eşit haklara mı sahiptir
İyi ebeveyn olmak nedir ve doğru her zaman tek midir
Artık şu doğmama ve doğurmama hakkını ciddi bir şekilde konuşalım mı
Bir kadın üreme sağlığı hizmetleri kliniğinde geçen hikaye, kliniktekilere ateş eden ve onları rehin tutan, silahlı bir adamın hikayesi ile başlar konu.
Geniş karakter kadrosu ve bu karakterlerin klinikte bulunma hikâyelerini ,günün başlangıcına kadar geriye doğru ilerler. Buna klinik personeli, profesyonel yaşam insanları, çaresiz silahlı adamın hikayesi ve klinik müşterileride dahildir.
Dışarıda, Hugh McElroy, 15 yaşındaki kızı Wren’in teyzesi, kız kardeşi ile kliniğin içinde olduğunu keşfettiği için alarma geçen polis rehine müzakerecisi.
Picoult, üreme haklarının bu kışkırtıcı konusundaki etkileyici araştırma becerilerini sergileyerek inanılmaz derecede dengeli bir yaklaşım benimsiyor. .
İnsanların konuyla ilgili duygularının yoğunluğunu, hem profesyonel hem de bir kadının seçme hakkını koruyanları yakalar ve argümanlarda pazarlayan yanlış bilgileri ortaya çıkarır.
Bu kitabı sevmeye çalıştım, gerçekten sevdim ama vaaz gibi ve sıkıcı buldum.
Okuyalım ve Okumaya Teşvik Edelim.
·
55 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.