Demek, kâinatın envaı insanı tanıyor değil; belki insanı bilen ve tanıyan, merhamet eden bir Zatın tanımasının ve bilmesinin delilleridir.
Ey insan! Aklını başına al. Hiç mümkün müdür ki, bütün enva-ı mahlûkatı sana müteveccihen muavenet ellerini uzattıran ve senin hâcetlerine lebbeyk dedirten Zat-ı Zülcelâl seni bilmesin, tanımasın, görmesin?
Madem seni biliyor, rahmetiyle bildiğini bildiriyor. Sen de Onu bil, hürmetle bildiğini bildir.
Sayfa 16 - Zehra yayınevi