Zihniyet 'in temelini "değer yargıları oluşturur .
(Gaston Bouthoul1985:33)
Değerler vasıtası ile oluşan zihniyet kişilerin bir dünya görüşü, bir anlama sistemi elde etmelerini sağlar.
Örneğin, İslamiyet'le birlikte gelen ahiret inancı, Cennet cehennem'e iman ile kişi hesap vereceği bir dönemin varlığından haberdar olacak, dünyadaki davranışlarını buna göre ayarlayacaktır.
Davranışlarını ayarlaması ise yeni bir anlam sistemi çerçevesinde hayatını yeniden kuracağı anlamına gelmektedir.
Dinlerin insana kazandırdığı zihniyet ile "yeni bir dünya kurma vizyonu" arasında açık bir bağ vardır.
Kişi din sayesinde kazandığı bu yeni zihniyet ile bireysel ve toplumsal dünyasını yeniden şekillendirir.
Din, bütün bir toplumsal yapıyı tanımlayıcı, norm ve istikamet verici, kültürel anlamları toplumun hayatına aktarıcı bir işleve sahiptir.
Soyut değerler din sayesinde sistemli biçimde kurumsal bir niteliğe büründürülerek toplumsal hayatın ana yapısının belirlenmesi ve şekillendirilmesi sağlanır.
Gündelik hayat içindeki problemlerin çözümünden yaşanacak yeni durumların yapılandırılmasına kadar giden bir anlam-değer sisteminin kurulması ve "bu soyut anlam ve değerlerin toplumsal hayatın dokular içinde tecessum etmesi dinin çok önemli ve ilk başlarda fark edilmeyen işlevlerindendir.
İslamiyet açısından bakıldığında toplumun yeni zihniyet kazanmasında en önemli işlev "vahyindir".
İslam toplumunun temel değer kaynağı Kuran'dır.
Kur'an sayesinde İslam toplumunun değerleri oluşmuş ve şekillenmiştir.
Kurulan yeni İslam toplumunu fikren ve zihnen değiştiren değerler Kur'an ile bireylerin zihnine süreç içinde yerleşmiştir.
Peyderpey inen ayetler, Hz. Peygamberin Kur'an'ı hayatın merkezine alışı, bütün vakit namazlarında Kur'an'ın sürekli okunarak hatırda
tutulması yeni toplumsal yapının oluşmasında vahye temel
belirleyicilik özelliği kazandırmıştır.
Kur'an yeni toplumun adeta KALBİ olmuştur.